Barış Akademisyenleri, İstanbul, Ankara, Kocaeli, İzmir, Antalya ve Diyarbakır’da eş zamanlı basın açıklaması yaptı.

“Bu Suça Ortak Olmayacağız” başlıklı bildiriyi imzalayan ve Kanun Hükmünde Kararnameler (KHK) ile üniversitedeki görevlerinden ihraç edilen Barış Akademisyenleri’nin açıklamasında, "OHAL KHK'ları kaldırılmalı, OHAL Komisyonu lağvedilmeli" denildi.

 İstanbul’daki basın açıklaması İstanbul Valiliği önünde yapıldı.

KHK ile ihraç edilen akademisyenler, “Biz barış akademisyenleri ve kamu görevinden men dilmiş eğitim ve bilim emekçileriyiz” diyerek, KHK’lar ile ellerinden alınan haklarının geri verilmesini, kendilerine yönelik uygulamaların son bulması gerektiğini dile getirdi.

İdari soruşturmalar ve KHK’lar ile ihraç edildiklerini hatırlatan akademisyenler, “Seyahat özgürlüğümüzden, adil yargılamadan, sosyal güvencelerimizden yoksun bırakıldık. Tazminatlarımız verilmedi, miras hakkına el konulan bile oldu” dedi.

OHAL Komisyonu'nda hâlâ değerlendirilmeyi bekleyen 33 bin dosyanın hatırlatıldığı açıklamada alınan hukuksuz kararların devam ettiği ve var olan davaların da yıllarca sürdüğü belirtildi.

Birçok akademisyenin beraat etmesine rağmen görevine iade edilmediğini veya elinden alınmış haklarının geri verilmediği vurgulanan açıklamanın tüm imzacıları adına şu talepler dile getirildi;

Talepler:

“Bu suça ortak olmayacağız!” bildirisinin imzacısı olup KHK ile ihraç edilen, sözleşmesi yenilenmeyen, sözleşmesi feshedilen, istifa etmek ya da emekliye ayrılmak zorunda kalan tüm imzacıların talepleri halinde ihraç edildikleri kurumlardaki görevlerine geri dönebilmeleri gerektiğini belirten akademisyenler, diğer taleplerini ise şöyle sıraladı:

– Araştırma görevlisiyken ihraç edilenlerin güvenceli bir kadroda işe dönüşü sağlanmalıdır. Öğrenimini sürdürenler öğrenim gördükleri kurumlarda görevlendirilmeli, doktorasını bitirenler doktor öğretim görevlisi olarak atanmalıdır. Doçentlik ve profesörlük koşullarını yerine getirdiği halde kadro ataması askıya alınan Barış Akademisyenleri hak kazandıkları kadrolarıyla göreve dönmelidir.

– İşe alımda güvenlik ve arşiv soruşturması şartı, Anayasa’nın 20. Maddesi’nde güvence altına alınan “özel hayata saygı” hakkına müdahaledir. Buna derhal son verilmelidir.

– KHK’larla ihraç edilen barış akademisyenlerinin ve kamu emekçilerinin yurttaşlık haklarına yapılan tüm saldırılar ortadan kaldırılmalıdır. Pasaportları derhal geri verilmeli, bütün hak kayıpları tazmin edilmelidir.

– Hukuk devleti olmanın gereği yerine getirilmeli, OHAL KHK’ları kaldırılmalı, OHAL Komisyonu lağvedilmelidir. Taraf olunan uluslararası antlaşmalara ve hukuk kurallarına uyularak toplumsal barışın önü açılmalıdır. Barış talebimizin arkasındayız. Barış sözümüzü çoğaltacağız. Gasp edilen haklarımız için diğer kamu emekçileriyle birlikte mücadeleyi sürdüreceğiz.”