Cezaevindeki oğlunu ziyaret etmek amacıyla 24 Ocak’ta Batman’dan İstanbul’a gelen ve aynı gün akrabalarıyla görüştükten sonra bir daha kendisinden haber alınamayan 10 çocuk babası Mehmet Bal (58) 18 gündür kayıp.

Ağabeyini aramaya devam ettiklerini söyleyen Bal’ın kardeşi Mehmet Şirin Bal, bulunması için polise ve savcılığa başvurduklarını ancak 18 gündür ne savcılıktan ne de polisten sağlıklı bilgi alamadıklarını söyledi.

Emniyete her gittiklerinde polisin kendilerine “Bekleyin sizi arayacağız” dediğini belirten Bal, geçen hafta savcı ile görüştüklerini savcının kendileri ile ilgilenmediğini, alaycı bir dille yaklaştığını öne sürdü.

Savcıya, Bursa Uludağ’da kaybolan iki kişinin çok çabuk bulunduğunu, ağabeyinin 18 gündür neden bulunamadığını sorduğunu anlatan Bal, “Bu soruyu sorduktan sonra savcının bize ‘O başka bu başka’ yanıtı verdi. Biz de ‘Sonuçta o da kayıp bu da kayıp. Niye 15 gündür bulunamıyor’ dedik.

 Savcı da bize ‘Önümde bir sürü işim var, sadece siz değilsiniz’ deyip bizi başından savdı” diye konuştu.

‘BİR İNSAN TESPİH Mİ Kİ KAYBOLSUN!’

Kardeşinin kimseyle bir husumeti olmadığını, İstanbul’u da iyi bildiğini söyleyen Bal, “Türkiye’nin her yerini bilen, gezen biri nasıl olur da kaybolur? Ya insan nasıl kaybolur, tespih mi ki elden düşsün kaybolsun! Devlet isterse iki saatte bulur. Kardeşime ne oldu onu biz de bilmiyoruz. Devletin elinde mi değil mi bilmiyoruz. Nerede olursa olsun bulunmasını istiyoruz” dedi.  

‘EN UFAK BİR FİKRİMİZ YOK’

MA’dan Erdoğan Alamyut’un haberine göre, babasının Diyarbakır’da çalıştığını belirten Bal’ın oğlu Nihat Bal, daha önce birileri tarafından tehdit edilmediğini, kimseyle husumeti olmadığını dile getirdi.

Nihat Bal,  “Babam her kış bizi ziyaret etmek için İstanbul’a gelirdi. 24 Ocak tarihinde de bizleri ziyaret etmek için İstanbul’a geldi. Ben ve iki kardeşim İstanbul’da yaşıyoruz, bir kardeşim cezaevinde, iki kardeşim de yıllar önce PKK’ye katıldı. Daha önce cezaevinde bulunan kardeşimden dolayı birkaç defa evimize polis baskın düzenledi. Babam gözaltına alındı. Birkaç sefer de diğer kardeşlerimden kaynaklı babam ifadeye çağırıldı. Babama ne olduğuna dair bir fikrimiz yok. Bir sonuca varamıyoruz. Aklı başında ve sağlıklıydı. Kaybolması için bir neden de yok. Hani dersin hafızası iyi değil evi bulamadı bu da değil” dedi.

‘BİZE BİLGİ VERMİYORLAR’

Babası ile ilgili her türlü ihtimali düşündüklerini aktaran Nihat Bal, girişimleri hakkında şunları anlattı:

“Babamı devlet götürmüşse niye çıkarmıyor. Babamla ne işleri olabilir. Devletin elinde de olabilir bir yerde düşmüş de olabilir. Biz kendimiz bir arama çalışması yapamıyoruz. Emniyete gittik, savcılığa başvurduk. Bizi kayıp şahıslar bürosuna yönlendirdiler. Bir memur bize ‘Arama ve soruşturma sürdüğü için bilgi veremiyoruz’ dedi. Biz de tanıdıklarımız vasıtasıyla soruyoruz. Ama hiçbir şey bulamadık. Bu iş ancak teknik takiple çözülebilir. Telefon görüşmeleri, MOBESE kameraları incelenebilir. Bu çağda İstanbul’da kameranın görmediği bir sokak yoktur. Telefon ve kamera ile her türlü sonuca varılabilir ama nedense bulunamıyor.”

‘SAVCI DAHA ÇOK KARDEŞLERİMİ SORDU’

Savcı ile yaptığı görüşmeyi aktaran Bal, şöyle dedi:

“Savcı ile de görüştük. Savcının umursamaz bir tavrı vardı. Birkaç soru sordu, araştırmalara devam ettiğini söyledi. Ailem, babam ve kardeşlerim hakkında bazı sorular sordu. İki kardeşimin PKK’ye katıldığını söyleyince ‘Babanız da katılmış olamaz mı, katılmış olma ihtimali yok mu?’ diye sordu. Ben de ‘Bu yaşta böyle bir adam neden katılsın, böyle bir düşüncesi olsaydı neden İstanbul gelsin ki’ dedim. Bu ve benzeri sorularda ısrar ediyordu. İşte ‘Kardeşlerin hakkında ne düşünüyorsun. Baban ne düşünüyordu’ gibi sorular sordu. Bundan ötürü yapıcı gelmedi bana.”

‘GİTMEDİĞİMİZ YER KALMADI’

Hastanelere, karakollara, sınır karakollarına kadar her yere sorduklarını belirten Bal’ın amcaoğlu Abdulselam Bal ise gittikleri her yerde olumsuz cevap aldıklarını, karakolda alaycı bir tavırla karşılaştıkları için kuzeninin devlet tarafından alınabileceğini düşündüklerini ifade etti. Savcılığa gittiklerini dile getiren Bal, savcılıktan net bir cevap alamadıkları için defalarca açıklama yaptıklarını, birçok STÖ’nün konu üzerine eğildiğini, ancak sonuç olmadığını aktardı.

Bu ülkenin bir yurttaşı olduğunu dile getirerek, savcının kendilerine Uludağ’da kaybolan dağcılar için “O başka bu başka” demesine tepkili olduklarını ifade eden Bal, “Konuya ilişkin ne bir şahidimiz var ne de bir görgü tanığı. Hiçbir şey yok elimizde. Kuzenimi sadece devletten istiyoruz, bu bizim hakkımızdır” dedi.

‘BİZE NEDEN BİLGİ VERİLMİYOR?’

Konuya ilişkin soruşturma yürütüldüğünü, ancak soruşturmanın ne şekilde sürdüğünü bilmediklerini kaydeden Bal, “Konuya ilişkin hiçbir yetkili kuzenimin en son görüldüğü yerde incelemede bulunmadı. Kendi çabamızla çevreye soruşturduk, hiçbir esnafın güvenlik kameralarının incelenmediğini öğrendik. Telefonu var sinyalinden bulabilirler. Kafamızda bir çelişki var. En son Kadıköy’e gideceğini söylemiş ama Kadıköy’de tanıdığı kimse yok. Devlet Mehmet Bal’ı nedense bulamıyor. Oğlu Gayrettepe polis karakoluna gidiyor kapıdan içeri alınmıyor. Telefonla karakolu arıyoruz ‘Konuya ilişkin bilgi almaya geleceğiz’ diyoruz bize ‘Gelseniz de sizi kapıdan kovarız’ diyorlar. Bir soruşturma yürütülüyorsa soruşturmanın ne aşamada olduğuna ilişkin bize neden bilgi verilmiyor” diye sordu.  

Kaynak: Mezopotamya Ajansı