Tuzla Tersaneler Bölgesi'nde bulunan Ada Tersanesi'nde yapımı devam eden bir gemide geçtiğimiz günlerde meydana gelen patlamada 2 işçinin hayatı kaybetmesi 6 işçinin de yaralanmasının ardından polis 7 kişiyi gözaltına almıştı.
Gözaltına alınanlardan 3'ü savcılıkça serbest bırakılırken 4'ü tutuklanma talebiyle mahkemeye sevk edildi. Dün görülen duruşmada Genel Müdür Murat Erzaim ile İş Güvenliği Mühendisi Turkay Aslan tutuklanarak cezaevine gönderildi.
Öte yandan Norveç için araştırma gemisi olarak inşa edilen gemide meydana gelen patlamanın ardından dün de Limter-İş sendikası üyeleri Tuzla Tersaneler Bölgesi'ndeki Ada Denizcilik tersanesi önünde basın açıklaması yaptı. Limter-İş sendikası Genel Başkanı Kamber Saygılı iş cinayetlerinin artarak devam ettiğini belirterek 'Sorumlular hesap vermelidir' dedi.
BASINA AÇIKLAMA YAPTI, İŞTEN ATILDI
Tuzla tersaneler bölgesinde 5 Nisan'da meydana gelen ve iki işçinin hayatını kaybettiği iş cinayetinin ardından, gazetecilere açıklama yapan Turan Güler (41) adlı işçi işten atıldı.
Patlamanın şiddeti ile kulağında sorun olan Güler'e, dün iş yerine gittiğinde işine son verildiği bildirildi. İki çocuğu olan Turan Güler'in beş aydır Ada tersanesinde taşçılık yaptığı öğrenildi.
İşten atılmasına ilişkin açıklama yapan Turan Güler, şöyle konuştu: "Kaza meydana geldikten sonra iş paydos oldu. Zaten çalışacak durumda değildik. Arkadaşlarımızın cesetleri parçalanıp etrafa saçılmıştı. Ben dışarıya çıktığımda basın bana soru sordu, ben de cevapladım. Pazartesi patlamadan dolayı kulağımda sorun oldu ben de rapor aldım doktora gittim. Pazartesi geldiğimde Hakan isimli başmühendis ile Tarkan isimli müdür gazeteye verdiğim demeci kastederek seninle bu şekilde çalışamayız diyerek işime son verdiler."
Güler'in işten çıkarılmasına tepki gösteren Limter-İş Sendikası da "Çalışma Bakanı'na soruyoruz: Bu memlekette Çalışma Bakanı var mı? Varsan ses ver" dedi.
Aynı tersanede yine aynı gerekçe ile Murat Ateşoğlu adlı işçi de işten çıkarılmıştı.
GEMİ MÜHENDİSLERİ GÜNAH KEÇİSİ Mİ?
Bu arada yaşanan gelişmelerden sonra Gemi Mühendisleri de kendilerinin günah keçisi yapıldığını iddia etti. Gemi Mühendisleri Odası tarafından yapılan açıklamada şunlar dile getirildi:
Bugün tersaneler artık eski tersaneler değildir. Ancak bu yapılması gereken iyileştirmelerin bittiği anlamına gelmemektedir. Tersanelerde iş güvenliği açısından geliştirilmesi gereken noktalar mevcuttur. Yönetim dahil çalışanların iş güvenliği konusunda bilinçlendirilmesi ve iş güvenliği kültürünün özümsenmesini sağlayacak eğitimler artarak devam etmelidir. Denetleme ve raporlama mekanizmalarında sektörü ve dünyadaki uygulamaları bilen Gemi Mühendisleri Odası'nın bu konularda aktif rol üstlenmesinin oldukça önemli olduğunu düşünüyoruz.
Geçtiğimiz hafta bir tersanede yaşanan kaza sonucu maalesef iki canımızı daha kaybettik. Acımız, üzüntümüz büyüktür. Lakin yaşanan her kaza sonrası görsel ve yazılı medyada izlediğimiz ve bizi hayrete düşüren, pek çoğunun da gerçeklerle ilgisi olmayan açıklamalarla yaratılan kamuoyu vicdanı; biz çalışanların tutuklanmasıyla rahatlatılmaya çalışılmaktadır. Henüz herhangi bir teknik rapor bile yayınlanmamışken, kaçma şüphesi olmamasına ve (deliller kaza sonrası hemen toplandığı için) karartılacak delil kalmamasına rağmen, sırf yazılı ve görsel basında tutuklamalardan bahsedilsin diye, özgürlüklerimiz elimizden alınarak, tutuklu olarak yargılanmamıza hüküm verilmesini artık kabul etmiyoruz! Bizler bu olaylarda günah keçisi değiliz, olamayız. Pek çoğumuz, daha geçen hafta kaybettiğimiz mesai arkadaşlarımızla aynı ortamlarda çalışıyoruz... Aynı riskler altındayız. Yargılanmama gibi bir talebimiz de yok, olamaz da! Yargılamalar yapılsın, gerçekler ortaya çıkartılsın, varsa sorumlular cezalandırılsın...isteğimiz budur. Ancak bu yapılırken suçları kesinleşmemiş insanların akşam haberlerinde geçecek yirmi saniyelik bir haber uğruna haftalarca cezaevinde tutulması, en azından bizim için kabul edilebilir bir durum değildir. Halen tutuklu bulunan ve eğer itiraz kabul edilmezse, belki de haftalarca tutuklu kalacak olan biri mühendis iki arkadaşımızın özgürlüklerine kavuşarak tutuksuz olarak yargılanmalarını istiyoruz.
