Sanatçı Ferhat Tunç'un 40. yıl konserleri, Almanya’nın Duisburg kentinde başladı.

Sanatçı Ferhat Tunç, 40. yıl konserlerinin ilkini Duisburg’da gerçekleştirdi. Dün akşam 'Duisburg Rheinhausen-Halle’yi dolduranlar, sanatçının 40 yıllık tarihine tanıklık etti.

Konserde, Tunç'un eski ve yeni eserlerini dinlendi, hayatından önemli kesitler içeren 'Tarih Bize İyi Davranmadı' belgeseli izlendi.

Konseri Avrupa’da yaşayan birçok eski HDP’li milletvekili ile Avrupa Alevi Birlikleri Konfederasyonu Eşit Başkanı (AABK) Başkanı Hüseyin Mat da izledi.

Belgesel gösteriminin ardından sahneye çıkan Ferhat Tunç, özel orkestrası eşliğinde eserlerini dinleyicilerle birlikte seslendirdi.

Ana dili Kırmançki “Bıko” adlı eseri seslendirerek programını başlatan sanatçı, “Memleketim”, “Ma Çhi Di”, “Vurgunum Hasretine”, “Adı Özgürlük Olan”, “Vuruldu”, “Bir Şehir” ve daha birçok eserini de seslendirdi.

'ERDOĞAN'IN ÜLKESİNDE HER ŞEY YASAK!'

Tunç, 40. yıl konserlerini neden sürgünde yaptığına dair mesajlar da verdi.

Ölüm orucunda olan Grup Yorum üyelerini selamlayan Tunç, "Siz Erdoğan’ın Nazım Hikmet ve Sabahattin Ali için yaptığı güzellemelere bakmayın. Muhalif sanatçılar için ülkeyi cehenneme dönüştürdü. Erdoğan’ın iktidarında sanatçılar hapiste, sürgünde, ölüm orucunda! Konserler yasak, şarkı sözleri yasak! Nefes almak yasak" dedi.

'GRUP YORUM HEPİMİZ İÇİN DİRENİYOR'

"Ülke tarihinde bir ilk yaşanıyor ve sanatçılar yasaklara karşı bedenlerini ölüme yatırmış durumda" diyen Tunç, şunları ekledi:

"Grup Yorum üyesi arkadaşlarımız faşizme karşı hepimiz için direniyor. Buradan onlara selam olsun, diyorum. Elazığ cezaevinde söyledikleri türkülerden dolayı tutuklu bulunan Yılmaz Çelik ve Şenol Akdağ arkadaşlarımıza da selam olsun!"

Sanatçı, salonda büyük bir coşkuyla karşılanan konuşmasını şöyle sürdürdü:

“Değerli arkadaşlar, sanat hayatımın 40. yılını sürgünde karşılıyorum. Son iki yılda hakkımda açılan davaların sayısı, akıl almaz bir şekilde arttı. Doğrusu mahkemelerde savunma üstüne savunma yapmaktan yorulmuştum. Evimin kapısında zorla ifadeye götüren polisleri görmek, artık bir işkence halini almıştı. Cezaevine girmekten yana en küçük bir tereddüt ve korkum olmadı hiçbir zaman. Hakkımda açılan davaların sonuçlanmasıyla birlikte yıllarca hapiste kalmak, kendime ve en önemlisi de sesimin karşılık bulduğu milyonlara, yani siz değerli halkımıza haksızlık olur, diye düşündüm."

BULDAN VE TEMELLİ'DEN MESAJ

Konserin ikinci bölümünde, HDP eş genel başkanları Pervin Buldan ve Sezai Temelli’nin konsere gönderdiği mesajları okundu.

Buldan, "Sevgili Ferhat Tunç, biliyoruz, zor koşullarda da olsa sürgünde de olsa, konserlerinizi, mücadelenizi büyük bir kararlılıkla ve cesaretle sürdürüyorsunuz" şeklinde başladığı mesajında, "40 yıldır amansız sürdürdüğünüz bu mücadelenizden ve onurlu sanatçı duruşunuzdan dolayı Sizi bir kez daha kutluyor ve başarılar diliyorum" dedi.

"Ağır faşizm koşullarını hep birlikte yaşıyoruz" diyen Buldan, şunları kaydetti:

"Hep birlikte umutla, cesaretle, inatla, kararlılıkla yol almaya, özgür yarınlara yürümeye devam edeceğiz. Hep birlikte başaracağız. Bu duygu ve düşüncelerle sizi ve sizin şahsınızda tüm halkımızı selamlıyor, özgür günlerde buluşma sözü veriyoruz. Hızır hepimizin yardımcısı olsun!"

Temelli de "Ferhat Tunç, zulmün kol gezdiği, faili belli cinayetlerin olağanlaştığı, insanların kaybedildiği, çocukların katledildiği, özgürlüklerin bastırıldığı bir ülkede sokaklarda halkının yanında yer aldı" dedi.

Temelli, mesajının devamında şöyle dedi:

"40 yıllık sanat hayatı boyunca ezilenlerin, işçinin, emekçinin, toplumsal muhalefetin sesi olan Ferhat Tunç bedelini ne yazık ki yargılanarak, sürgünde yaşayarak ödemek zorunda bırakıldı. Tıpkı binlerce mücadele arkadaşımız, yoldaşımız gibi. Ancak sürgünde, zindanlarda olan yoldaşlarımız bilmeliler ki, birlikte verdiğimiz mücadeleyle bu zor zamanları aşacağız.

Sevgili Ferhat, güneşin, ateşin, suyun, dağın, taşın kutsal sayıldığı, Dersim topraklarında tekrar buluşacağımız ve Seyid Rıza Meydanı'nda özgürlük halayına duracağımız günlerin çok yakın olduğu inancıyla 40. sanat yılını kutlarım."

Ardından sanatçının sanat hayatının 30. yıl İzmir konserine ait Selahattin Demirtaş ve Sırrı Süreyya Önder’in yaptıkları konuşmalar ekrana yansıtıldı. Konser, Mikail Aslan ve genç yeteneklerden Ali İnsan ile birlikte söylediği eserlerle son buldu.

Demokrat Haber/Almanya