Depremin 15. gününde depremzedelerin ihtiyaçları sorunları devam ediyor. Emek Partisi (EMEP) Genel Başkanı Ercüment Akdeniz, Hatay'ın İskenderun ilçesinde çadır alanlarını ziyaret etti.
Demokratik kitle örgütleri, Rum Ortodoks Kilisesi ve depremzede işçilerle görüştü.
Mustafa Kemal mahallesindeki çadır alanlarını ziyaret eden Akdeniz, Hacı Bektaş Veli Kültür Merkezi Cemevi ve Dayanışma Gönüllüleri ile görüştü.
İskenderun Cemevi Başkanı Halil Özkan gelen yardımları koordineli bir şekilde dağıtmaya çalıştıklarını aktararak "Çeşitli illerden, yurt dışından canlarımız dayanışma malzemeleri gönderdi. Artık en büyük sorun kalıcı barınma. Bunu artık devletin çözmesi gerekiyor" dedi.
EĞİTİM SEN: ÖĞRETMENLER DE ÖĞRENCİLER DE PSİKOLOJİK OLARAK EĞİTİME HAZIR DEĞİL
KESK Koordinasyon Merkezi ziyaretinde sendika temsilcileri, kamu emekçilerinin izlenim ve sorunlarını aktardı.
Eğitim-Sen İskenderun Şube Başkanı Mustafa Ünsal, il genelinde binlerce öğretmen ve öğrencinin hayatını kaybettiğini belirterek eğitimin normale dönmesinin zor olacağını ifade etti. Ünsal, "384 öğretmen yaşamını yitirdi. Çok sayıda öğrencimiz hayatını kaybetti. Normale dönmek lazım ama öğrenciler de öğretmenler de psikolojik olarak eğitime hazır değil" diye konuştu.
BTS İstanbul 1 Nolu Şube'den Tugay Kartal, "Depremde iletişim ve ulaşımın, demiryollarının, limanların hayati önem taşıdığını bir kez daha gördük. Yaşanması muhtemel İstanbul depremi için de Sirkeci ve Haydarpaşa hayati önem taşıyacak. Hızlıca buralar için adım atılması gerekiyor" dedi.
AKDENİZ: KALICI BARINMA ALANLARINA İHTİYAÇ VAR
TMMOB gönüllüleri ile de görüşen Akdeniz genel değerlendirmesinde şu ifadeleri kullandı:
"Her günün ayrı bir hikayesi var deprem ve afet günlerinde. İskenderun'da gördüğümüz manzara çok ciddi bir barınma sorunu var. Çadırlar yetişmiş değil devlet halen tüm imkanlarını seferber etmiş değil. Kalıcı konteyner, kalıcı barınma alanlarına ihtiyaç var. Salgın tehlikesi var. Mustafa Kemal mahallesinde bunu gördük doktorlar bize bunu söylediler. Özellikle ishal ve mide kramplarında artış var. Bu da hijyenik malzemelere ve temiz suya ulaşımla ilgili."
"YOKSULLAR KENDİ KADERİNE BIRAKILMIŞ DURUMDA"
Ev eşyalarının taşınması süreciyle ilgili tehlikelere dikkat çeken Akdeniz, "Şunu söylemek lazım. İnsanlar can derdini de yok sayarak yoksul oldukları için çökme riski olan binalara giriyorlar. Bu binalardan eşyalarını çıkartmaya çalışıyorlar. Onların da yanında devletin herhangi bir imkanı yok. Yoksullar kendi kaderlerine bırakılmış durumda" diye konuştu.
Halkı en çok ayakta tutan şeyin dayanışma olduğunun altını çizen Akdeniz, "Halkın dayanışmasını maksimum seviyeye yükseltmek lazım. Son olarak da bu kentlerin halk odaklı yeniden inşaası için de emek ve meslek örgütlerinin zaman kaybetmeden bilim insanları ile birlikte hızlıca toplantılar yapması gerekiyor" dedi.
Kaynak: Evrensel
