Sayıları yüzbinleri bulan öğrenci ve öğretmenler, eğitim sisteminin reforme edilmesi amacıyla Şili'de başkenti kuşattı.

Şili'nin başkenti Santiago'da gerçekleşen barışçıl yürüyüşü polisin engellemek istemesi üzerine, göstericiler ve polis arasında çatışma çıktı.

Üzerlerine cop ve gaz bombasıyla saldıran polislere, eylemciler taş atarak cevap verdi. Çıkan çatışmalarda yaklaşık 50 kişinin gözaltına alındığı kaydediliyor.

Öğrenciler, mali olarak desteklenmeyen ve eşitsiz olarak niteledikleri Şili'deki eğitim sistemini reforme etmek istiyor. Özel ve devlet okulları arasında katı bir şekilde ikiye bölünmüş olan sistem, öğrenciler tarafından 'eğitimsel apartheid' olarak tanımlanıyor.

Öğrenciler, devletin merkezi olarak bütün eğitim sistemini kontrol altına alarak özel okulların kapanmasını ve eğitime dönük devlet harcamalarını artırmasını istiyor. Ayrıca yoksul öğrencilerin, eğitim dönemlerinde devlet tarafından desteklenmesi gerektiği ifade ediliyor.

HÜKUMETTEN BİR KARŞILIK GELMİŞ DEĞİL

Şili'de 4.ayına giren öğrenci hareketinin başını çektiği protestolara karşılık hükumet kanadından öğrenciler açısından tatmin edeci bir adım atılmış değil.

Dört aydır artarak devam eden öğrenci gösterilerinin ardından devlet başkanı Sebastian Pinera, eğitim reformu sözü vermiş ve eğitim alanına 4 milyar dolarlık ek kaynak ayrılacağını açıklamıştı.Ancak Pinera, eğitim alanının tümüyle devlet kontrolüne alınmasını ve ücretsiz eğitim taleplerini sert bir şekilde reddediyor. Reform sözü veren Başkan Piniera, öğrenci gösterilerinin ortaya çıktığı dönemde "herkes ücretsiz eğitim ve sağlık hizmeti istiyor ama birilerinin onlara hiçbir şeyin bedava olmadığını, birilerinin bunların bedelini ödediğini anlatması lazım" demişti. Öğrenci hareketi ise devlet başkanının söz verdiği reformların yeterli olmayacağını, 1973 ile 1990 arasında yaşanan askeri yönetim sırasında kurulmuş eğitim sistemini düzeltemeyeceğini savunuyorlar.

HEDEF HÜKUMET DEĞİL NEOLİBERAL DÜZEN

Öğrenci hareketinin liderlerinden Camila Vallejo, insanların eğitim alanında yaşanan krizin diktatörlük döneminde yerleştirilen modelin krizi olduğunu anladıklarını söylüyor.

Vallejo bu sebeple, sürdürdükleri hareketin şu anki hükümete karşı bir tepki değil neo-liberal modele bir itiraz olduğunu belirtiyor. (ETHA)