Büyük Birlik Partisi (BBP) Genel Başkanı Mustafa Destici, sabah saatlerinde Diyarbakır’a geldi. Diyarbakır Valisi Vali Ali İhsan Su’yu ziyaret eden Destici daha sonra afetzedelerin kaldığı çadır kente gitti.

Destici, ziyaretlerinin ardından depremde yıkılan ve 89 kişinin yaşamını yitirdiği Galeria Sitesi’ndeki çalışmaları izledi, gazetecilerin sorularını cevapladı.

GLADYO DÖNEMİNİN TÜRKİYE’SİNİN FOTOĞRAFLARI’

Hürriyet’in haberine göre Mustafa Destici, Bursa'da Amedspor'a yönelik saldırılara ve tribünde açılan pankartlara ilişkin, “Derin devletin işbaşında olduğu dönemlerin fotoğrafları ve simgeleridir. Bunlar Bursaspor veya bu ülkedeki herhangi bir takımın taraftarının kendi aklıyla planladığı işler değil. Dolayısıyla da bizim asıl dikkat etmemiz gereken mesele budur. Belli ki bazı çevreler yine Türkiye’yi karıştırmak ve birtakım provokatif hadiseler istemektedir. Esas görmemiz gereken bu. Türkiye ne gladyo dönemlerine ne de benzer dönemlere dönemez. Türkiye kadim bir devlettir. Bu devlet Kürdüyle, Türküyle, Çerkeziyle, Boşnağıyla, Alevisi ve Sünnisiyle Türkiye Cumhuriyeti Devletidir. Dolaysıyla bunu bileceğiz. Herkes bu anlamda eşit yurttaştır. Kim Türkiye Cumhuriyeti’nin kadim geleneğine veya hukuk devleti olma statüsüne saldırıyorsa ya da bunların dışında yeni arayışlar içine giriyorsa buna müsaade edilmez. Tüm Bursa halkına itham etmeleri de yanlıştır. Kimler bu pankartları ve sloganları attırmışsa devletimiz gereken soruşturmaları da başlatmıştır. Hukuk önünde hesap verecektir” dedi.

‘AĞIR VEBALİ OLUR’

İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener’in Altılı Masa'yı terk etmesinin ardından CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun Türkiye İşçi Partisi’nin ziyaret ettiğini anımsatan Destici, şu iddialarda bulundu:

"Bir önceki seçimde HDP ile ittifak yaparak Meclis’te temsil imkanı bulmuş partiler. Kılıçdaroğlu, dün akşam da adaylığı açıklandıktan sonra bundan sonra daha rahat bir şekilde HDP ile görüşeceğini ve onların da desteğini almak için büyük bir çaba sarf edeceğini hatta orayı ziyaret edeceğini tahmin ediyorum. Yerel seçimlerde de resmi olmazsa bile fiili olarak çok açık bir şekilde HDP, CHP ve Millet İttifakı’nı oluşturan partiler iş birliği yaptılar. O masaya baktığımız zaman CHP’nin HDP ile görüşme gibi bir problemi yok. Diğer partilerin de böyle bir problemi yok, geriye iki parti kalıyor. Bunların da sessiz kalmaları destek anlamına geliyor. Başta ülkücüler ve ulusalcılar olmak üzere buna göre tavır almaları gerekiyor. Terörle mücadele bir devlet meselesidir. Bunun hiçbir gerekçesi olamaz. PKK’nın uzantısı HDP’nin içerisinde olduğu ya da desteklediği bir cumhurbaşkanı adayı desteklenemez, bir ittifak desteklenemez. Bunun ağır vebali olur. Bu anaların ve babaların ahları da en çok da kahraman şehitlerimizin geride bıraktığı annelerin ve babalarının ahları da onlara mutlaka vurur. Hem bu dünyada hem de öbür dünyada çok ağır bedel ödemek zorunda kalırlar. Açıklanan metinde iki belediye başkanının cumhurbaşkanı yardımcısı olması muallaklığı var. Seçilecek cumhurbaşkanı, uygun gördüğü tarihte tanımlanmış görevlerle atar, diyor. Dolayısıyla bu uydurma gerekçe oldu. Kılıf uyduruldu, milletimiz bunu görüyor. Maalesef açıklanan metine bakıldığında nereden bakarsan tutarsızlık nerden bakarsan ilkesizlik diyebileceğimiz şeyler var. Masaya noter masası denilmişti, şimdi ise pazarlık masasına döndü.”