HDP İzmir Milletvekili Ertuğrul Kürkçü, Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu’nun Hollanda uçuşunun iptaline ilişkin değerlendirmelerde bulundu.

Yaşananları “Danışıklı dövüş” olarak değerlendiren Kürkçü, “AKP’nin Türkiye’de bulamadığı kutuplaşmayı Avrupa’dan ithal etmeyi başardığını” savundu.

 Kürkçü, “Hükümet, 16 Nisan’a kadar bunun tadını çıkarma konusunda hükümet ısrarlı” yorumunda bulundu.

‘DANIŞIKLI DÖVÜŞ YAPILIYOR’

Nergis Demirkaya’nın Gazete Duvar’daki haberine göre, Avrupa ülkeleriyle artan gerilime dikkat çeken Kürkçü, “Avrupa’nın sağcıları ile Türkiye’nin sağcıları kendi arkalarındaki muhafazakâr tahkimatı sağlamlaştırmak için bu referandum sürecini manipülatif şekilde değerlendiriyor” dedi.

 “AKP’nin Türkiye’de bulamadığı kutuplaşmayı Avrupa’dan ithal etmeyi başardığını” savunan Kürkçü, ‘danışıklı bir dövüş yapıldığını, yaşananların her iki tarafın stratejik değil taktik çıkarlarıyla ilgili olduğunu’ söyledi.

’16 NİSAN’A KADAR TADINI ÇIKARMAK İSTİYORLAR’

Hollanda’nın kararı sonrası Cumhurbaşkanı’nın ilk değerlendirmesinde 16 Nisan sonrasını işaret etmesini de ‘eğlenceli’ bulduğunu söyleyen Kürkçü şöyle devam etti:

“Cumhurbaşkanının topa girip 16 Nisan sonrası için yaptırım vaat etmesini çok eğlenceli buldum. Devlet kendinin rencide edildiğine dair bir düşünceye sahipse pekâla bunun gereklerini yerine getirebilir. 16 Nisan’a kadar bunun tadını çıkarma konusunda hükümet ısrarlıdır. Karşılıklı olarak iki taraf iç politikası için faydalanmaya çalışacaktır.”

‘SEÇMEN ÜZERİNDE ETKİSİ SINIRLI OLUR’

Kürkçü, bu durumun seçmen üzerinde nasıl etkisi olabileceğiyle ilgili de şunları söyledi:

“Bu Türkiye’deki seçmen davranışını kökten veya kayda değer şekilde değiştirmeyecek bir gerilim. Bir miktar milli gurur gibi kavramlarla hareket eden seçmenin kararını pekiştirebilir ama kararsız seçmen üzerinde etkisi olmaz. Referanduma kadar suni dış gerilimler, güvenlikle ilgisi olmayan zorbalık fotoğraflarıyla yüzde 40’larda seyreden evet oylarından yüzde 50 sonuç çıkartmaya dönük çabalamaya devam edecektir. Avrupa’da olan biteni referandumdan iç gerilimlerden ve hükümetin tıkanmışlığından ayrı düşünemeyiz. Değeri de bu kadardır. Yurttaşları birinci derece ilgilendiren milli bir meseleyle karşı karşıya değiliz.”