İşçi Sağlığı ve İş Güvenliği (İSİG) Meclisi, 2018 yılı İstanbul iş cinayetleri raporunu açıkladı. Yüzde 38’ini ulusal ve yerel basından; yüzde 62’sini ise işçilerin mesai arkadaşları, aileleri, iş güvenliği uzmanları, işyeri hekimleri ve sendikalardan alınan bilgiler doğrultusunda oluşturulan raporda 2018’de İstanbul’da en az 226 işçinin iş cinayetlerinde yaşamını yitirdiği belirtildi.

‘İŞ CİNAYETLERİNİN YÜZDE 4’Ü KADIN’

İstanbul’da iş cinayetlerinde ölen işçilerin yüzde 4’ünün kadın, yüzde 96’sının erkek olduğu, ancak kadın işçi ölümleri yeterince bilinmediği veya “iş cinayeti” kapsamında görülmediği kaydedildi. Raporda, “Kadın işçi ölümleri daha çok trafik kazası, kalp krizi-ecel deniyor ya da erkek şiddeti içinde bu yönü görülmüyor. Diğer yandan kadınların kayıt dışı çalışma oranının yüksekliği de alanı görünmez kılıyor. İş cinayetlerinde ölen işçilerin 5’te birini ise 18-27 yaş aralığındaki genç işçiler oluşturuyor” denildi.

‘GÖÇMEN İŞÇİLERİNİN YÜZDE 22’Sİ İSTANBUL’DA’

Raporda, iş cinayetlerinde ölen göçmen/mülteci işçilerin geldikleri ülkelere göre, 8 Afganistanlı, 4 Suriyeli, 4 Türkmenistanlı, 3 Pakistanlı, 2 Azerbaycanlı, 1 Özbekistanlı, 1 Rusyalı ve 1 Ukraynalı işçinin yaşamını yitirdiği Türkiye’de, ölen göçmen işçilerin ise yüzde 22’sinin İstanbul’da yaşadığı belirtildi.

İŞ CİNAYETLERİNİN İLÇELERE GÖRE DAĞILIMI

İş cinayetlerinin ilçelere göre dağılımı ise şu şekilde belirtildi: “16 ölüm Tuzla’da; 14’er ölüm Kadıköy ve Pendik’te; 13 ölüm Ümraniye’de; 11 ölüm Kartal’da; 10’ar ölüm Arnavutköy, Eyüp ve Maltepe’de; 9 ölüm Silivri’de; 8 ölüm Çekmeköy’de; 7’şer ölüm Başakşehir, Beşiktaş ve Beylikdüzü’de; 6’şar ölüm Sancaktepe ve Sarıyer’de; 5’er ölüm Beykoz, Esenyurt, Küçükçekmece ve Şişli’de; 4’er ölüm Ataşehir, Avcılar, Bağcılar, Fatih, Sultanbeyli, Üsküdar ve Zeytinburnu’da; 3 ölüm Bahçelievler’de; 2’şer ölüm Büyükçekmece, Çatalca, Kağıthane, Sultangazi ve Şile’de 1’er ölüm ise Bakırköy, Bayrampaşa, Beyoğlu, Esenler ve Gaziosmanpaşa’da gerçekleşti. 2018 yılında İstanbul’da tespit edebildiğimiz sendikalı sadece bir işçi ölümü var.”

Farklı çalışma koşulları ya da statüler ayrımı gözetmeden örgütlenmek gerektiğinin ifade edildiği raporda, “İş cinayetleri olmak üzere işçi sağlığı iş güvenliği sorunlarına karşı ortak bir refleks gösterilmelidir. Mülteci/göçmen işçiler ile ilgili acilen bir çalışma başlatmalı, teorik bir çerçevede pratik örgütlenmeye çevirmeliyiz. İşçi sağlığı ve iş güvenliği mücadelesi, işçi sınıfının kendi eseri olacaktır” ifadeleri kullanıldı.