AKP ve MHP’nin hazırladığı, kamuoyunda “ittifak düzenlemesi” olarak bilinen yasa teklifi Anayasa Komisyonundan geçti. HDP’nin yüzde 10 barajının düşürülmesi, eşbaşkanlık sisteminin siyasi partilerin il ve ilçe teşkilatları düzeyinde de yasal güvenceye alınması önerileri AKP milletvekillerinin oy çoğunluğuyla reddedildi. 

HDP’nin önerileri üzerine söz alan Anayasa Komisyonu Üyesi Erol Dora, şunları söyledi:

Anti-demokratik ve anti-çoğulcu iki uygulamanın mevzuatımızdan çıkarılması ve konuyla ilgili düzenlemelerin daha makul ve demokratik ölçütlere uygun hale getirilmesini öneriyoruz.

Birincisi, günlerdir burada altını çizdiğimiz yüzde 10’luk ülke geneli seçim barajı uygulamasıdır. Burada uzun uzun tekrarlar yapmak istemiyorum. Çeşitli konuşmalarımızda gerek ben ve gerekse diğer birçok arkadaşımız bu baraj meselesinin ülkemizin siyasi yapısında, seçmen iradesinin temsilinde ne gibi çarpıklıklara, adaletsizliklere ve haksızlıklara yol açtığını detaylarıyla ve dilimiz döndüğünce ifade etmeye çalıştık. Kaldı ki, yüzde 10 gibi bir seçim barajının halk iradesinin, millet iradesinin parlamentoya yansımasını ne derece baltalayan, sekteye uğratan bir engel olduğunu anlatmamıza dahi gerek olmadığını düşünüyorum. Bu çerçevede vermiş olduğumuz önerge ile bu seçim barajı garabetinin ortadan kaldırılmasını talep ediyoruz.

İkinci olarak, en az yüksek seçim barajı kadar ülkemizde demokratik siyasetin gelişmesine engel olan, halk iradesinin, seçmen iradesinin parlamenter temsile yansımasını büyük oranda sınırlayan bir diğer çarpık ve çağın gerisinde uygulama ise “siyasi partilerin seçimlere girme yeterliliğini düzenleyen” ilgili kanuni düzenlemedir. Mevcut kanuna göre bir siyasi partinin seçimlere katılabilmesi için ülkenin yarısından fazla ilde yani en az 41 ilde teşkilatının bulunması zorunluluğu vardır. Şimdi bu uygulama muazzam derecede demokrasi karşıtı bir muhtevaya sahiptir. En az seçim barajı kadar anti-demokratiktir. Ve en az seçim barajı kadar yurttaş iradesine saygısızdır.

Siyasi partilerin ülke yönetimine talip olmak, farklı toplumsal kesimlerin temsiliyetini sağlamak, temsil ettikleri yurttaşların taleplerini parlamentoda dile getirmek, çözümler geliştirmek için seçimlere girebilmeleri önünde Türkiye’dekine benzer antidemokratik bir uygulamayı Avrupa ülkelerinde görmek mümkün değildir. 

Dolayısıyla bizler de, eğer ülkemizde millet iradesinin, yurttaş iradesinin, seçmen iradesinin doğru, adil ve hakkaniyet ölçüleri içerisinde temsil edilmesini arzuluyor isek, ülkemizde çoğulcu bir demokrasiyi mümkün kılmak istiyorsak bu ve benzeri engelleyici hükümleri bir an önce mevzuatımızdan çıkarmalıyız. 

EŞ BAŞKANLIK YASAL GÜVENCEYE ALINSIN

2 Mart 2014 tarihli Temel Hak ve Hürriyetlerin Geliştirilmesi Amacıyla Çeşitli Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun kapsamında, Siyasi Partiler Kanunu nun 15 inci maddesini değiştiren 2 inci maddesi gereğince, “siyasi partiler, tüzüklerinde yer almak ve iki kişiden fazla olmamak kaydıyla eş genel başkanlık sistemini uygulayabilirler. Ayrıca, yine bu maddeye göre, eş genel başkanlar, kanunda genel başkanlar için öngörülen hükümlere tabidir” biçiminde bir düzenleme mevzuatımızda yerini almıştı. Siyasi partiler kanununda yapılan değişiklikle Eş genel başkanlığa ilişkin kabul edilen bu düzenlemenin, ülkemizde demokratik siyasetin gelişimi, parti içi demokrasinin ilerlemesi ve kadın erkek fırsat eşitliğinin siyasete aktif katılım noktasında ön açıcı bir rol oynadığı yadsınamaz bir gerçekliktir. 

Diğer taraftan 2014 yılında gerçekleştirilen bu yasal düzenlemenin sadece parti genel başkanlığı düzeyinde sınırlı kalması, siyasi partilerin il ve ilçe teşkilatları düzeyinde, yani il başkanlıkları ve ilçe başkanlıkları düzeyinde henüz bir yasal güvenceye kavuşturulmamış olması büyük bir eksiklik ve önemli bir eleştiri noktasıdır. 

Eş genel başkanlık kurumunun temel amacı, parti içerisinde en etkin makamlardan biri olan genel başkanlığın, sadece erkeklerin hâkimiyeti altında olmasını engellemek ve siyasi partilerde kadın–erkek fırsat eşitliğini en üst düzeyde sağlayabilmektir. Bir diğer çok önemli husus ise eş başkanlık uygulaması parti içi demokrasinin güçlendirilmesi bakımından da çok önemli bir işlev görmektedir.

Bu bahisle, son derece meşru, demokratik ve kadın erkek fırsat eşitliğini siyaset zemininde güçlendiren bir sistemi partilerin il ve ilçe teşkilatları düzeyinde uygulamalarının henüz bir yasal güvenceye kavuşturulmamış olması hepimiz açısından önemli bir eksikliktir. İnsanlığın ve dolayısıyla aynı zamanda Türkiye toplumun da yarısını oluşturan kadınların siyasette aktif rol almalarının önünü sonuna kadar açmak bu parlamentonun asli görevlerinden birisidir.