Halkların Demokratik Partisi (HDP), Adana'da on binlerce kişinin ve Eş Genel Başkanlar Selahattin Demirtaş ile Figen Yüksekdağ'ın katılımıyla miting düzenledi. Demirtaş, Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan'a seslenerek, "Dolduramıyorsunuz artık meydanları, ne sen ne küçüğün. Meydanlar sana sırtına dönmüş. Geçtiğiniz her yerde halk size sırtını dönmüş" dedi ve AKP'nin hilelerine karşı gençlere sandık güvenliği için çağrıda bulundu.

Demirtaş'ın açıklamalarından satırbaşları şöyle:

"Eğer önümüze seçim barajlarıyla engel koyacaklarını ve bu halkları durduracaklarını sananlar varsa bu meydana baksınlar, bir kez daha Adana meydanındaki sele baksınlar sele. Bu seldir barajı yıkacak olan, bu seldir engelleri aşacak olan."

BU ÜLKEYİ VAR EDEN SİZSİNİZ

"Yeni yaşamı nasıl öreceğimizi, inşa edeceğimizi ülkenin dört köşesinde anlatyoruz. Öylesine bir acı kapladı ki ülkemizi, öylesine kara bulutlar Türkiye'nin üzerinde dönüyor ki; ayrıştırıcı, kutuplaştırıcı bu dil, yürekleri öylesine yaralamış ki, insanlar kimlik, inanç ve mezheplerinden dolayı meydanlarda yuhalatılıp hor görülmüş ki, herkesin artık bir yarası var. Edirne'de, Samsun'da, Artvin'de, Ardahan'da, Kars'ta, Hakkari'de, Van'da, Muş'ta, Adana'da, Antalya'da, Mersin'de kime dokunsanız, yüreğinde yara var. İşte o yürek yaralarının merhemini bulduk; HDP. HDP, halkların acısının dermanı olacak çareyi ortaya koyuyor. Sizler Adana'nın ırgatları, emekçileri, yoksulları, karın tokluğuna bile çalışacak iş bulamayanlar; artık çare var. Çaresiz değilsiniz. Köle gibi çalışmak zorunda değilsiniz. Halktan, emeçiden yana, yani sizden yana bir parti var. Siz artık bu ülke siyasetinin merkezine gelmelisiniz. Siz Çukurova'da ekip biçmezseniz, Bursa'da olduğu gibi üretimi durdurursanız, sarayında zevk-i sefa içinde olanlar yiyecek ekmek bulamazlar. Bu ülkeyi var eden sizsiniz."

1800 TL ASGARİ ÜCRET ÖNERDİK, ALAY ETTİLER

"Asgari ücret için 1800 TL önerdik, ancak hükümet bizimle alay etti. Bunları hak etmiyormuşsunuz gibi meydanlarda bizi, sizi yuhalatıyorlar. Asıl yuhalatılması gerekenler domuz gibi bu memleketin kanını emenler, hırsızlık yapanlardır."

DEVLETİ KULUNUZ KÖLENİZ YAPACAĞIZ

"Kenan Evren'in darbe anayasasını onunla birlikte tarihe gömeceğiz. Bu, ülkemizde barış demektir. Bütün ekonomik sorunları, yoksulluğu çözmek için kalıcı barışa ihtiyacımız var, onu da HDP olarak halkımıza güvence olarak veriyoruz. Merak etmeyin; bu ülkenin evlatlarının birbirini vuracağı ortamı yaratmalarına asla izin vermeyeceğiz. Adana'da, her yerde Kürt, Türk, Arap, Alevi, Sünni olarak, kimliğinizden korkmadan, devletten korkmadan yaşayacaksınız. Devlet sizin kulunuz köleniz olsun istiyoruz. Devleti sizin kulunuz köleniz yapacak anayasayı inşa edeceğiz."

"HDP bu ülke için tehditmiş güya. Biz 8 yıldır parlamentodayız. Zannediyorlar ki, ilk defa gireceğiz! Daha güçlü geleceğiz diye korkuyorlar. Onların saltanatına son vereceğiz diye korkuyorlar. Ama size bir sır vereyim; korkmakta haklılar, AKP'nin yapıp ettiklerinin hesabını soracağız, onların saltanatına son vereceğiz" diye konuştu.

SAVCILARA SESLENDİ

(İsim vermeden, AKP Genel Başkan Yardımcısı ve Siirt Milletvekili Adayı Yasin Aktay'ın "Suriye'ye silah gönderdik" itirafına değinerek); "Hiçbir cesur savcı yok mu? 'Kimlere teslim ettiniz o silahı', 'Bütçenin hangi kalemine gönderdiniz', 'Parlamentoya haber verdiniz mi' diye soracak savcı yok mu? Suriye'yi karıştıran silahları bunlar gönderdi. İktidardan düşerlerse bunun, Roboski'nin, Gezi'nin hesabı sorulacak. Para kutularının hesabı sorulacak. Bu yüzden çılgına dönmüşler. Ödleri kopuyor. HDP'yi baraj altında bırakmak için her türlü imkanı kullanıyorlar.

TİTANİC'İ DE Mİ İZLEMEDİNİZ?

"AKP çılgınca HDP'yi baraj altında bırakmaya çalışıyor. Bunlar aslında hep birlikte içinde bulunduğumuz gemiyi batırmak istiyorlar. Bizler gemideki yoksullarız. Geminin üst katındaki zenginler, güvertede keyif çatanlar zannediyorlar ki, sadece geminin altındakiler gider. Üstteki keyif çatanlar da beraber gider. Bunlar hiç Titanic'i de mi izlemedi? Bir daha izlesinler."

ARTIK HALK SİZE KANMIYOR, GÜLÜYOR

"(Cumhurbaşkanı Erdoğan'ı işaret ederek) Madem tarafsızsın, bir defacık AKP'yi yuhalat meydanlarda. Bir defa da AKP'nin çirkinliklerini yuhalat meydanlarda, inanalım. Çık, Cumhurbaşanı olarak de ki, 'Ey halkımız! Bu AKP Roboski'de 34 kişiyi katletti, üstüne genelkurmay başkanına teşekkür etti', de. Dolduramıyorsunuz artık meydanları, ne sen ne küçüğün. Meydanlar sana sırtına dönmüş. Geçtiğiniz her yerde halk size sırtını dönmüş. Size kredi veren halkı aptal yerine koymaya kalktınız. 13 yıl içinde yeni anayasa sözü verdiniz, yapmadınız. 'Kürt sorununu çözeceğiz' dediniz, 'Kürt yoktur'a geldiniz. Alevilerle alay edip meydanlarda yuhalatacak hale geldiniz. Ermeni, Kıbrıs, Avrupa Birliği sorunu... 'Komşularla sıfır sorun' dediniz, bakın ne hale geldi ülke. 'Yol yaptık ha yol yaptık' diye geziyorsunuz. Millet anladı ki, yollar orada da , yolsuzluklar da burada. Saklayamıyorsunuz artık. Artık halkı kandıramıyorsunuz. (Erdoğan'ı kastederek) Kendi almış eline sazını, Ahmet Davutoğlu'na da tokmağı yüklemiş, meydan meydan gezdiriyor. Merak etme Ahmet Hoca, seni de bu zulümden kurtaracağız 7 Haziran'da. Senin çektiğin zulmü kimse çekmedi! Söz, seni kurtaracağız. Onu başkan yaptırmayacağız, seni başbakan yaptıramayacağız. Bu komedi dans ikilisine Türkiye kahkahalar ile gülüyor. Ama gidişlerinden gülüyor. 7 Haziran'da hep birlikte arkalarından el sallayacağız."

SANDIK GÜVENLİĞİ İÇİN ÇAĞRI

"Her bir oyunuz çok kıymetli. Hangi parti oy verirse versin, sandığa atılmış her oy birbiriyle eşit değerdedir. Her oyu korumamız lazım. Gençler, kadın arkadaşlar... Sizler özellikle sandık gözlemcisi, müşahidi olarak parti teşkilatlarında görev almalısınız. sandığa oy atmak kadar oyu sandıktan çıkarmak da önemlidir. sandık sonucuyla seçim kazanılır. Hırsızın huyudur huyu! Her yerde çalar. Dikkatli olacaksınız. Tedbirli, disiplinli olunmalı, provokasyonlara gelmeden... AKP'li, CHP'li demeden herkesin yüreğine dokunacağız. Kardeşliği, barışı kazanacağız; bu seçimin en büyük kazananı halklar olacak. Önümüzdeki üç hafta boyunca adaylarımızın etrafında kenetlenmenizi istiyorum. Onlarla birlikte gece gündüz, coşkudan neşeden hiçbir şey kaybetmeden büyük çalışma yürütmelisiniz."

Demirtaş, konuşmasını "7 Haziran'dan sonra Türkiye özgürlük şarkılarıyla inlesin inşallah" diye bitirdi.