MERSİN - Roboski Katliamı’yla ilgili Başbakan Erdoğan’a ‘telefonda sivil de olsa vurun emrini verdin mi” sorusunu yönelten BDP Eşbaşkanı Selahattin Demirtaş, “biz bu katliamdan sorumlu olduğunuzu biliyoruz. Hesabını sormayan namerttir. Biz, seni ve tüm sorumluları 34 kez müebbete mahkum edeceğiz” diye konuştu. Maraş anmasının engellenmesine dönük de, 34 yıl önce katliam yapan zihniyetle bugün Maraş'a gitmeyi engelleyen iktidar aynı zihniyete sahiptir" dedi.

BDP Mersin İl Örgütü Olağanüstü Kongresi’ni 33 Düğün Salonu’nda çok sayıda kişinin katılımıyla gerçekleştirdi.

Kongreye aralarında BDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, BDP Mersin Milletvekili Ertuğrul Kürkçü’nün de olduğu binlerce kişi katıldı.

“KÜRTLER KARDEŞ DEĞİL, EŞİTLİK İSTİYOR”

BDP Mersin Milletvekili Ertuğrul Kürkçü, Kürt halkı ile birlikte yürümekten gurur duyduğunu ifade etti. "Kürt özgürlük mücadelesine karşı Tayyip'in önünde iki seçenek vardır. Biri uzlaşmak, diğeri savaşmak. Savaşmak uzlaşmaktan daha ucuz geldi. Biz demokratik bir cumhuriyet ve özerk bir Kürdistan istiyoruz. Kürtlerin istediği çok açık. Kürtler kendilerine kardeş değil, eşitlik istiyorlar. Kürtlerin özgür olduğunu ve bayraklarının diğer halkların bayraklarının yanında dalgalandığını çok yakında göreceğiz” diye konuştu.

“KATLİAM YAPMAK SERBEST PROTESTO ETMEK YASAK”

Kürkçü'nün konuşması ardından BDP Eşbaşkanı Selahattin Demirtaş söz aldı. Kongre katılımcılarını selamlayan Demirtaş, Mersin ve benzer şehirlerde olağan kongre gerçekleştiremediklerine dikkat çekti. Bunun nedenin de "ahlaksızca" ve "hukuksuz" bir şekilde yapılan siyasi operasyonlar olduğunu söyleyen Demirtaş, "Bugün Maraş Katliamı'nın yıldönümü. Bu katliamda yaşamını yitirenleri andığımız ve katliamları lanetlediğimizi bir kez daha söylüyoruz. Türkiye'de her zaman olduğu gibi katliam yapmak serbest. Linç yapmak serbest ama katliamı anmak ve protesto etmek yasak. Çünkü devlet suçlunun ortaya çıkmasını istemiyor. 34 yıl önce katliam yapan zihniyetle bugün Maraş'a gitmeyi engelleyen iktidar aynı zihniyete sahiptir" dedi.

‘BU KADAR FIRILDAKLIK OLUR MU?’

AKP hükümetinin yargı ve polis gücünü elinde bulundurduğunu ifade eden Demirtaş, AKP'nin yasaları hiçe sayarak, BDP'lileri tutukladığını söyledi. Savcı ve hakimlere de seslenen Demirtaş, yargı gücünün AKP'nin yöneticisi olmaktan vazgeçmesini istedi. Tutuklama kararı çıkaran savcılara seslenen Demirtaş, "Eğer hukuk fakültesinde hukukun zerresini öğrendiyseniz, görevinizden istifa etmelisiniz. Yargılamaya devam ederseniz, siz yargıç değil, AKP il başkanı olursunuz. Onurlu, namuslu davranmaya davet ediyorum, istifa edin. Gelin AKP'de siyaset yapın" dedi. Demirtaş, "AKP ve Gülen Cemaati ortak çete operasyonları ile BDP'lilere karşı tutuklama operasyonu yapıyor. AKP Genel Başkan Vekili, 'operasyonlar gerçekleştirmeseydik, Amed Tahrir Meydanı gibi olurdu' şeklinde konuşuyor. Tahrir Meydanı kötü bir şey mi? Neden korkuyorsunuz? Hepiniz Mısır'da ve Tahrir'de direnenlere destek vermediniz mi? Madem Tahrir Meydanı zalimlere karşı direniş meydanıdır. Neden Amed'in Tahrir Meydanı olmasından bu kadar korkuyorsunuz? Bu kadar fırıldaklık olur mu? Kürdistan'ın her yeri Tahrir Meydanı'dır. Tahrir'de direnenler Kürdistan'ı örnek aldı" dedi.

‘GİZLİ CEMAAT ÇEKİRDEK ÖRGÜTLERİ VAR’

"Hepimiz Türk değiliz ve aynı inanca sahip değiliz" diyen Demirtaş, "Tek olmayacağız. Tekçilik faşizmdir. Birlik olalım ama tekçilik olmaz. Başbakan Erdoğan, 'tek devlet ve tek dil' diyor. 'Anadilde Kürtçe eğitim olmaz' diyor. Kürt ve Alevi Kemal de aynısını söylüyor. 'Türkçülükten vazgeçilmez' diyor. BDP tekçi zihniyetlerini deşifre ediyor. Deşifre ettiği için de tutuklamalarla karşı karşıya kalıyor. Üçü de bu tutuklamalara onay veriyor. Bazı savcıların BDP'lilerin dosyalarını koltuklarının altına koyup, Ankara'da siyasetçilerle görüşüp, BDP'liler için tutuklama kararı aldığını biliyoruz" dedi.

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın, "Derin devlet temizlenmedi" sözlerine atıfta bulunan Demirtaş, "Derin devlet temizlenmedi çünkü başı sensin" şeklinde cevap verdi. Türkiye'de tüm şehirlerde "Gizli cemaat çekirdek örgütlerinin" olduğunu söyleyen Demirtaş, "Bu hücrelerde valinin, medyadan sorumlu kişilerin ve akademisyenlerin bulunduğunu ve bunların BDP'lilere yönelik tutuklama kararlarını aldığını biliyoruz. O şehirde kim atanacak, kim tutuklanacak ona bu gizli örgüt karar veriyor" diye konuştu.

‘TELEFONDA SİVİL DE OLSA VURUN EMRİNİ VERDİN Mİ?’

Demirtaş, AKP'nin 10 yıllık iktidarı döneminde siyasi operasyon ve katliamlara imza attığını söyledi. Demirtaş, Başbakan'a seslenerek, "Sen telefonda aralarında sivil de olsa onları vurun diyerek askeri yetkililerle beraber vurun emrini verdin mi? Buna cevap vermediğin gibi çıkıp, katliam yapana ödül verdin. Biz de bunun hesabını soracağız" şeklinde konuştu. Başbakan'ın Roboski Katliamının üzerinden bir yıl geçmesine rağmen sorumluları ortaya çıkarmadığına ve aksine olayı farklı bir yere çektiğini söyleyen Demirtaş, "Sen, Genelkurmay Başkanı'nı, Kara Kuvvetleri Komutanı'nı katliamından sorumlu tutmadın. Ama biz bu katliamdan sorumlu olduğunuzu biliyoruz. Bu katliamın hesabını senden soracağız. Hesabını sormayan namerttir. Biz, seni ve tüm sorumluları 34 kez müebbete mahkum edeceğiz. Roboski'de katledilen 34 kişiden birkaçı veya tamamı gerilla olsaydı, yine bu katliam olmaz mıydı?" diye sordu. Roj TV'nin Roboski ile ilgili görüntülerini yayınlarken, sunucunun ağladığını eleştiren Başbakan'a, "Biz bu katliam karşısında insan olduğumuz için ağlarız" diye yanıt verdi.