7 Haziran sonrası HDP'lilerin ekranlarda ve gazetelerde az yer bulmasına ilişkin HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, “AKP içinden bir Başbakan yardımcısı, medya patronlarını ve genel yayın yönetmenlerini hem kendisi direkt, hem de aracılar vasıtasıyla tehdit etti” dedi.

Cumhuriyet gazetesine konuşan HDP Genel Başkanı Selahattin Demirtaş'ın açıklamalarını Murat Sabuncu Demirtaş'ın açıklamalarını köşesine taşıdı.

Sabuncu’nun Cumhuriyet’te “Başbakan yardımcısı medya patronlarını tehdit etti” başlığıyla (21 Ekim 2015) yayınlanan yazısı şöyle:

HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş ile görüşmek için İstanbul’da Florya’daki milletvekilleri misafirhanesindeyiz. On gün sonra seçim var ama gündem “acılar”. “Seçim havası yok, yas havası var” diye başlıyoruz konuşmaya. Sohbetin ağırlığı da bu yönde oluyor. Detayları, özellikle seçim sonrası için “AKP ile de CHP ile de koalisyon görüşmesi yaparız” kısmını Mahmut Lıcalı’nın haberinden okuyacaksınız.

Ben Demirtaş ile konuştuğumuz bir diğer konuyu; “1 Kasım seçimleri sürecindeHDP’ye gazete ve televizyonlarda ambargo uygulanmasını” yazacağım.
“7 Haziran sonrası ne siz ne diğer HDP’liler ekranlarda ve gazetelerde yerbulabildiler, bunu neye bağlıyorsunuz” diye soruyorum. Konuşulacak bir iddiada bulunuyor: “AKP içinden bir Başbakan yardımcısı, medya patronlarını ve genel yayın yönetmenlerini hem kendisi direkt, hem de aracılar vasıtasıyla tehdit etti.”
Şöyle bir gözümün önünden geçiriyorum medya gruplarını. Zaten havuz medyası kapalı, Cemaat medyası “sansür nedeniyle” yer verse de pek etkisi olmuyor demek ki tehdit edilen “merkez medya”.

Demirtaş isim vermiyor. Ama durumdan da çok şikâyetçi değil. “Aslında iyi oluyor biliyor musunuz... İktidar kimi medya gruplarının HDP’yi parlatmasıyla oylarımızı artırdığımızı iddia ediyordu. Şimdi çoğu yer bize kapalı. Yine başarılı olacağız, bakalım ne diyecekler?”

Konu tabii geçen seçimlerden önce CNNTürk’te Ahmet Hakan ile yaptığı söyleşideki “saz çalmasına da” geliyor: “Bunu büyüttüler, dillerine doladılar. Bakın biz bir realiteyiz... 1 Kasım seçimlerinden sonra; saz çalmasak da demek HDP’nin realitesi varmış, mevzu saz değilmiş diyecekler... Bunu göstereceğiz.”

Son olarak PKK’lilerin mezarlıklarının devlet tarafından bombalanmasını konuşuyoruz Demirtaş ile... “Mezarlıkların bombalanması bunların cibiliyetlerinigösteriyor. IŞİD’vari bir uygulama. İslamın başına tarihte birkaç defa felaketler geldi... Türkiye’de ise İslamın başına gelen en büyük felaket AKP’dir... Hırsızlık, yalan, cenaze sürüklemek, mezarlık bombalamak... Hepsi İslama aykırı...”

Demirtaş ile söyleşinin ardından kısa bir yürüyüş yapıyoruz. Bir grup genç onu görünce gülerek yanına geliyor. Özellikle gençler arasında “medyasızlığa rağmen” hâlâ popüler...