Onur Yıldırım / Demokrat Haber

Bandista, 1 Mayıs 2009’da sokakta kendisini gösterdikten sonra hızla büyüyen bir hayran kitlesi yakaladı… Bandista; sadece konser alanlarında değil eylemlerde direnişlerde ve sokak gösterilerinde emekçilerin, ezilenlerin yanında olan alternatif müzik grubu. Onlar direnişteki İSKİ işçileri dayanışma konserinde, TEKEL işçisinin direniş çadırlarında mücadelenin bir parçası. Avrupa Sosyal Forumu’nda koordinatör, Rock-A festivalinde gönüllü olarak çalışan Tayfa Bandista onlar… Ve tüm şarkılarında senin hikayeni anlatıyorlar.

Bandista, ülkemizde köklü bir geleneği olan devrimci müziğe, yeni bir ses ve soluk kazandırdı. ‘Direnmedikçe güneş doğmayacak, dans etmedikçe devrim olmayacak' sloganı ile kulaklarda yepyeni bir ses oldular. Öz'den biçime alternatif ilişkiler öneren, yarattıkları eserlerin fikri mülkiyeti dahi kabul etmeyen, anonimden yana olan bir grup…

Keyifli okumalar…

- Nasıl başladı bu yolculuk ? 
- Yolculuk iyi bir imge, menzil kaygısız ya da menzili yegâneleştirmeden, ama yolda ve yürüyüşte olma haliyle daha da anlamlı. Yolculuğumuz hep sürüyordu, ancak 2006 yılında Bandista adlı bir kompartımana doluştuk. Bu bir ihtiyacın neticesiydi. Müzikal ve politik bir eylemliliğe ihtiyaç duyduk. Bildiğimiz, parçası olduğumuz, dinlediğimiz hikâyeleri form ve tür bağımsız bir biçimde anlatma ihtiyacıydı bu. Bir eylem bandosu vücuda getirmek için sohbet etmeye başladık ve 2008 yılında Rock-A festivalinde bir sahne performansıyla bunu dost ve yoldaşlarımıza duyurduk.

- Bandista'nın kelime anlamı nedir?
- Bandista bizim için sohbetlerimiz arasında band, bandit, zapatista, sandinistler, bando İstanbul etiketleri dahilinde türemiş bir isimdi. Sonrasında İtalyanca’da bir bandodaki tek bir müzisyenin bandista olarak adlandırıldığını öğrendik. Evet, tam da bu... Bandistayız koca bir direniş bandosunda onlarca ses içinde bir ses çıkartıyoruz. 

- Bir manifetonuz var mı?
- Manifestasyon manifestomuz olabilir, görünür ve gösterir olmak, hikâyelerimizi, direnişi ve mevcudiyetimizi sesimiz nasıl çıkıyorsa, elimizden neyle geliyorsa ortaya koymak mesela. Ve geri kalanı, yani temel metinler ve hususlara dair yaklaşımlarımızın özetleri de illa ki okunmak isteniyorsa websitemizden (www.tayfabandista.org) yahut çeşitli yayınlardan takip edilebilir. Web sitemize hazır girmişken tüm üretimlerimiz de oradan indirilebilir, kopyalanabilir, çoğaltılıp dağıtılabilir.

BİRLİKTE MANA BULAN BİR MÜZİK

- Müziğinizi nasıl tarif ediyorsunuz?
- Tür bağımsız yahut geçişli bir müzik yapıyoruz. Geniş bir kaynaktan besleniyor ve aralarında hiyerarşik bir tercih yapmıyoruz. Buna "ista" dedik günün sonunda bir isim vermemiz gerekirse diye. Gerisi basit. Basit bir müzik yapmaya çalışıyoruz. Herkesin yeniden icra edebileceği yahut formunu değiştirebiliceği bir müzik. Avamda ısrar eden bir müzik, ajitatif, duygular dünyasını sömürmeyen, yürüyüşte, dansta, sloganda ve elbette hikâyesinde birlikte mana bulan bir müzik. En azından muradımız ve yığınağımız bu yönde. 

- Müzik marketlerde CD'leriniz bulunmuyor. Şarkılarınız bedava indirilebiliyor. Hatta bir konserinizde kendi yaptığınız CD'leri dağıtmışsınız. Bir yandan tüm toplumsal mücadelelere destek vermek için ücretsiz konserler yapıyorsunuz. Peki geçiminizi nasıl sağlıyorsunuz?
- Güvencesiz bir çalışan geçimini nasıl sağlıyor? Mesela hasta olursa nasıl doktora gidiyor? Bizim durumuz da bunun aynı, dayanışma ilişkilerine inanıyoruz ve her birimiz için temel ihtiyaçların ulaşılabilir olduğu bir dünya için mücadele ediyoruz ve mücadelemizi diğer mücadelelerle bir araya getirmekten beis duymuyoruz. Üretimin ve kolektifin devamlılığı için de sürdürülebilir bir modeli inşa etmeye çalışıyoruz ki bu hususun ayrıntılarını da metinlerimizde sıklıkla dile getirdik. Bu modelin bazı gereklilikleri var ve bu ilkeler çerçevesinde bir ekonomi yaratıyoruz. Evet müzik marketlerde CD'lerimiz yok, lakin şimdiye kadar 10.000 kopya kadar CD üretip dağıttık. Bir kısmını konser girişlerinde bir kısmını eylemlerde, bir kısmını dayanışma amaçlı. Yine CD, rozet vs. gibi anı ve dayanışma malzemelerini de üretip aracısız alanlarımıza ulaştırıp asgari bir gelir yaratmaya çalışıyoruz.

- Toplumsal muhalefetin sesini yükseltmek için emek veriyorsunuz. Marşlarınızda sol, sosyalist, muhalif söylemler var. Bir yerlere, sisteme mesaj gönderiyorusunuz. Peki sizin müziğinize 'Devrimci kültürün içini boşaltıyorlar. Barlarda konserle bu işler olmaz' gibilerinden eleştiriler geliyor mu?
- Hayır Bandista'ya doğrudan böyle bir eleştiri gelmedi, ancak bu tür eleştiriler mümkün ve dillendirilmesi içinden konuşulan 'pozisyon' itibariyle oldukça haklı da olabilir. Ancak bizim pozisyonumuz o pozisyon değil. Hiç bir yerden ithal edilmedik. Mücadelelerin içinden geliyor ve devrimci bir hayat sürmeye çalışıyoruz. Neyin ne olduğu bizim için oldukça aşikâr ve yaptığımız her şey bizzat üzerine tartışılmış, konuşulmuş, uzlaşılmış tercihler ve eylemlerdir. Mekân konserleri en güzel tenefüs anlarımız, dostlarımız ve yoldaşlarımızla buluşmamızı sağlayan anlar ve deneyimlerdir. Hep birlikte bir nefes alır ve sokağa döneriz. 

SIFATLARLA İŞİMİZ YOK

- Bazı internet sözlüklerinde Bandista için şunları söylüyorlar: 'Yerli Gogol Bordello', 'Manu Chao’dan etkilenen bir grup', 'Hafiften Boikot'a benziyorlar'... Sizin için 'Grup Yorum'dan sonra gelen en iyi muhalif grup' diyenler de var. Bu benzetmelere ilişkin görüşleriniz neler?
- Evet bu grupların her biri evimizde, okulumuzda, işyerlerimizde dinlediğimiz gruplar ve dahası da var; bazıları arkadaşlarımız, bazılarıyla fikir alışverişi yapıyoruz ya da bizzat kendi aramızda oturup tartışıyoruz. Bandista en başından beri bir kolaj grubu olduğunu belirtmişti. Ne kulağımızdaki seslere ne geçmişimize ne de sürmekte olduğumuz hayata ve âlemimizin diğer bileşenlerine haksızlık edebiliriz. En iyi, yeni, mükemmel, dahi, yaratıcı vs sıfatlarla işimiz yok. Sesimize nerede ihtiyaç varsa ve bizim sesimizin neye ihtiyacı varsa onu eylemeye, o olmaya, orası olmaya çalışıyoruz. Söküyoruz, takıyoruz, bazen olduğu gibi bırakıyoruz ve günün sonunda bir icrayı gerçekleştiriyor ve anonim alana bırakıyoruz; başka başka bandistalar bunların alsın, söksün taksın ve yeniden ama başka bir şey icra etsin diye. 

- 1 Mayıs 2009'da alanda olduğunuzu ve orada gaz bombalarının altında mini bir konser verdiğinizi duymuştum. O günü paylaşabilir misiniz?
- Bu kez bayram hediyesi vermek için alana inmiştik. "De te Fabula Narratur"u alana ulaştırmak ve âlemine kavuşturmaktı muradımız. Taksim'e çıkmak için geçtiğimiz senelerde yediğimiz gazın yanında 2009 devede kulak kalır ancak. Mecidiyeköy'de oldukça uzun süre kitlemizle çaldık, marş söyledik ve yolun açılması için polis barikatının önünde direndik. 

HER YERDEYİZ, HER YERİZ! 

- Tarzınız ve gösterdiğiniz refleksler farklı. Grev çadırlarında, eylemde, direnişlerde, Bandista hep sokaklarda... Siz müzisyen misiniz yoksa eylemci misiniz?
- Böyle bir ayrıma gerek yok. Müzisyeniz, eylemciyiz, her yerdeyiz, her yeriz! 

- 'Direnmedikce güneş doğmayacak, dans etmedikce devrim olmayacak' diyorsunuz. Ambleminizde de yer alan 'De ta fabula narratur' (senin hikayeni anlatıyorlar) Kapital'den alıntı bir söz ve belki de bu ve benzeri ezber dışı sözler eylemler kattınız müziğe ve topluma. Bandista'ya ezber bozan diyebilir miyiz?
- Ezberi tazeleyen diyelim. Açık ya da örtük bir biçimde ezberin bizzat kendisini de değerlendirme dışında tutmadan elbette. Zira muhalefet - mukavemet âlemi içinde tarih, bellek, vaka, emek şiarıyla hikâyeler anlatmaya çalışıyoruz. Bu âlemin tarihinde daha onlarca söz, eylem, tavır ve mağlubiyet ve galibiyetler var; hatırlamaya ve hatırlatmaya çalışıyoruz. Ve yine bu âlemle yeni tanışan biri için meşrebimizce bir "hoşgeldin" diyebiliyorsak ne mutlu bize…


"Ne yanlış ne de yalnızsın, tek başına kurtuluş yok ve işte senin hikâyeni anlatıyorlar; farklı farklı direnişler, sesler içinde"

Şarkılar ve bilgiler için:
http://www.tayfabandista.org
http://www.myspace.com/bandistaz