Hükümeti eleştirdiği için hedef gösterilen, hakkında dava açılan ve Kültür Bakanlığı tarafından Nâzım Oratoryosu’nun Antalya programından eserlerinin çıkarılmasına tepki gösteren dünyaca ünlü piyanist Fazıl Say'a Devlet Korosu tarafından kınama gönderilmesinin ardından bir de özür dilemesi istendi.

Cumhuriyet gazetesinde konuya ilişkin "Özür dilerim" başlıklı bir köşe yazısı kaleme alan Fazıl Say, Devlet Korosu şefinden özür dilemesi 'gerektiğini' söyleyerek "Sansürü onlar yaptı ama ben özür dilerim" ifadesine yer verdi.

Say'ın "özür dilerim" başlıklı yazısı şöyle:

"Devlet Korosu bana bir kınama yollamıştı, yetmemiş şimdi de ihtarname yollamışlar sağ olsunlar, zahmet etmişler dostlarım...
Özür dilemem gerekiyormuş Devlet Korosu’nun şefinden...
Yoksa...

***

O zaman başlayalım özürlerimize;
Mesele hatırlarsanız, Nâzım Oratoryosu’nun Antalya’da programdan çıkarılması ile başladı. Yani “sansür” ile...
Sansürü onlar yaptı ama ben özür dilerim.
Sonra ben bir iki makale yazdım, sorular sordum ve dayanışma bekledim, özür dilerim.
Konu Carmina Burana’nın içeriğine de gelmişti.
Carmina Burana’dan özür dilerim.
Cumhuriyet gazetesinde yayımlanan makalelerimdeki cümleler de sorun oluşturmuş;
“Carmina gazisi dostlarım”...
“...şefin değnek sallaması yetmez keşke dayanışma gösterse”...
“...memur sanatçı arkadaşım”... gibi hakaret ve küfür dolu cümleler kurmuşum yazılarımda, özür dilerim.
Şimdi;
Bu yazılarımın ardından bu koro tarafından bana “kınama yazısı” yollandı ve 3 bin 500 web sitesinde haberleri çıktı bu “kınama” yazısının;
“Fazıl Say’a meslektaşlarından veto” diye...
Bu kınama yazısını onlar yolladığı için, ben özür dilerim..
Koro ve şefleri, bu yazıda “Fazıl Say ile bir daha çalışmama kararı” aldığını açıkladı,
ben özür dilerim.

Devlet korosu beni “kınadığı” için özür dilerim.
Devlet korosu benimle “bir daha çalışmama kararı” aldığı için özür dilerim.
Bana ihtarname yolladılar bugün, özür dilememi bekliyorlarmış, özür dilerim,
bana ihtarname yollandığı için de özür dilerim, özür dilemem gerektiği için de özür dilerim...
“Nâzım Oratoryosu”nu bestelediğim için özür dilerim.
“Nâzım Oratoryosu”nda Devlet Korosu ile çalışmış olduğum için özür dilerim.
Olduğum için özür dilerim.
Bu koronun üyelerinden biri Serenad Bağcan idi.
Serenad Bağcan benimle olan çalışmalarında çok başarılı oldu, özür dilerim, İlk Şarkılar ve Yeni Şarkılar CD’leri herkes tarafından dinlendi, özür dilerim.

Serenad Hanım Nâzım Oratoryosu’nun yeni solisti oldu, koronun şefinden ve tüm diğer “çok değerli sanatçılarından” özür dilerim.
Serenad Hanım her yerde konserler veriyor ve bu tuhaflıklara dayanamayıp korodan 6 aylığına izin istemiş, ayrılmış, özür dilerim.
Devlet Korosu böyle olduğu için, kendim koro kurdum, Nâzım Hikmet Korosu’nu kurduğum için de özür dilerim.
Bu koronun fevkalade demokratik bir yapılanması ve kendi kendine yetecek bir faaliyet listesi oluşuyor, özür dilerim.
Koro kurduğum için özür dilerim, kuramasaydım da özür dilerim.
Affedin.
Özür dilerim.
Özür dilerim..."