KCK Yürütme Konseyi Üyesi Zübeyir Aydar, “Son günlerde özellikle Dicle Üniversitesindeki olaylardan sonra “BDP içindeki Alevi klik bu olayları kışkırtıyor” diye çok sayıda beyanatlar verildi. Bir kısım iktidar sözcüleri de “PKK içindeki Alevi kanat barışı istemiyor, süreci sabote edebilirler” gibi argümanlarla ortaya çıkmaya başladılar” diyerek “bu tür yayınları Alevi cemaatine saygısızlık ve hakaret edici” bulduğunu dile getirdi.

Başbakan’ın danışmanı ve Star yazarı Yalçın Akdoğan ‘PKK içindeki kanatlar ve riskler’ başlıklı yazısında “Türkiye’nin bölgesel etkinliğini kırmak isteyen bir kısım ülke ve odaklar ile AK Parti’yi zayıflatmak isteyen güçlerin başka ‘terör örgütleri’ni aktive edebileceği veya PKK içindeki kanatları yönlendirmeye çalışabileceği konuşulmaya başladı” diyerek bu konuda bazı iddialar ortaya atmıştı.

“BÖYLE BİR TARTIŞMA, KÖTÜ NİYETLİ”

KCK Yürütme Konseyi Üyesi Zübeyir Aydar, twitter hesabı üzerinden yaptığı açıklamada şöyle dedi:

“Newroz’dan sonra CHP ye yakın bazı çevreler “Aleviler bu sürecin neresinde, Aleviler dıştalanıyor” gibi maksatlı bir tartışma çıkardılar.

Son günlerde de özellikle Dicle Üniversitesindeki olaylardan sonra da “BDP içindeki Alevi klik bu olayları kışkırtıyor” diye çok sayıda beyanatlar verildi.

Bir kısım iktidar sözcüleri de “PKK içindeki Alevi kanat barışı istemiyor, süreci sabote edebilirler” gibi argümanlarla ortaya çıkmaya başladılar.

Bu konuda Başkan Apo dahil çok sayıda yöneticimiz geniş açıklamalarda bulunarak, bu tip söylemlere gerekli cevabı verdiler.

Dün IMC Tv’de katıldığım bir programda da ( ilgili haber burada >>> ) bu konuyu yeterince açtığımı düşünüyorum.

Ancak halen böyle bir tartışma, kötü niyetli olarak ve bilinçli bir şekilde yürütülüyor.

O açıdan bir kez daha bazı şeyleri belirtme gereği duyuyorum.

1-Bu parti, bu örgüt, bu hareket, sol, sosyalist, demokrat ve modern bir örgütlemedir.

En üst yönetiminden sempatizanına kadar, içinde her inanç ve toplumun her kesimden insanlar vardır. Kimse kimsenin etnik kökenine ve inancına göre muamele görmemektedir. Herkes eşittir, herkes yoldaştır ve herkes hevaldır.

2-Çözüm sürecinde yalnızca Kürt kimliği değil, bu güne kadar ötekileştirilmiş her etnik ve dinsel kimliğin de özgür olması, kendisini özgürce ifade etmesi, özgürce yaşaması-yaşatması ve kendisini kurumlaştırması hedefimizdir.

Bu çerçevede Alevi inancına mensup insanlarımızın haklı ve meşru taleplerinin eksiksiz karşılanması gerekir. Bu talepler hareket olarak aynı zamanda bizim de taleplerimizdir. Bu çerçevede 10 gün önce gerçekleştirilen Avrupa Alevi Birlikleri Konfederasyonunun 4. Genel Kurulu sonuç bildirgesindeki 12 maddelik taleplerin altına ben de imzamı koyuyorum.

3-Ne PKK de, ne BDP de, ne de Kürdistan Özgürlük Hareketinin şu veya bu örgütlemesinde farklı kanatlar yoktur. Hele hele dini inanç temelli bir gruplaşmadan bahsetmek bu hareketi hiç bilmemektir. Bunu iddia edenler en hafif deyimle ya cahildirler, ya da karanlıktırlar.

Bu çerçevede bazı arkadaşlarımızın adını vererek yapılan yayınları hareketi bölme amaçlı karanlık ve kötü niyetli bulduğumuzu belirtiyorum.

Aynı şekilde bu tür yayınları, Alevi kitlemize ve bir bütün olarak Alevi cemaatine saygısızlık ve hakaret edici bulduğumuzu, bu tür girişim ve söylemlerin karşısında sonuna kadar duracağımızı bir kez daha belirtiyorum.” (Deniz Güneş / Demokrat Haber)