Mısır Çarşısı'nda meydana gelen patlamayla ilgili sosyolog Pınar Selek'in yargılandığı davada Selek hakkında beraat kararı verildi.

İstanbul 15. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen dava öncesi Çağlayan'daki İstanbul Adalet Sarayı önünde yapılan açıklamaya Pınar Selek'in babası aynı zamanda avukatı Alp Selek, CHP Genel Başkan Yardımcısı Sezgin Tanrıkulu ve Fransa'dan gelen akademisyenler katıldı. "Pınar için adalet için" sloganları atılırken, Hala Tanığız Platformu adına basın açıklaması okundu.

Platform adına yapılan basın açıklamasında, "Bilindiği gibi 16 yıldır 12. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen dava, özel yetkili mahkemeler kaldırıldığı için, 15. Ağır Ceza Mahkemesi'nde yeni bir mahkeme heyeti önünde görülmeye başlandı. Mahkeme yeni ama bu dava çok eski. O kadar ki biz ona yeni Türkiye'nin eski lekesi adını veriyoruz. İstanbul 15. Ağır Ceza Mahkemesi'nde 2 hafta önce görülen davada Cumhuriyet Savcısı Pınar Selek hakkında gerekçesiz müebbet talebini yineledi. Gerekçesiz sıfatını özellikle vurguluyoruz. Zira ilk günden bugüne davada yeni hiçbir delil yok. Onun yerine hukuksuzluğun boyutuna ve davanın siyasi yönüne kanıt olarak sıralanan 3 beraat var. Tanık olduğumuz bu zulüm karşısında 4. kez adaleti arıyoruz. Yılmadan nihai beraate kadar bu davanın takipçisiyiz. Çünkü biz daha Pınar'la bu şehirde gülüp şarkı söyleyeceğiz" denildi.

DAVANIN GEÇMİŞİ

İstanbul 12. Ağır Ceza Mahkemesi, Eminönü'ndeki Mısır Çarşısı'nda 1998'de 7 kişinin öldüğü, 127 kişinin yaralandığı patlamaya ilişkin davada, "patlamaya bombanın mı yoksa LPG'nin mi neden olduğunun kesin tespitinin yapılamadığı" gerekçesiyle Pınar Selek hakkında beraat kararı vermişti.

YARGITAY BERAATİ BOZMUŞ, MÜEBBET İSTEMİŞTİ

Yargıtay 9. Ceza Dairesi, Selek'in ''sosyolojik araştırma yapma'' adı altında silahlı terör örgütü üyeleri ile irtibata geçtiği, örgütün amacı doğrultusunda bombayı yerleştirdiğinin anlaşıldığını belirterek, beraat kararını bozmuştu. Daire, eylemin, örgütün ülke genelindeki organik bütünlüğü ve toplumdaki etkinliği de nazara alındığında suç tarihinde yürürlükte bulunan 765 sayılı TCK'nın 125. maddesinde tanımlanan devlet güvenliğine karşı suçu oluşturduğuna hükmederek, Selek'in 125. madde kapsamında ağırlaştırılmış müebbet hapisle cezalandırılmasını istemişti.

Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'nın dairenin bu kararına itiraz etmesi üzerine dosya, Yargıtay Ceza Genel Kurulu'na gelmişti. Başsavcılık itiraz başvurusunda, patlamanın nedeninin tam olarak tespit edilemediği öne sürülerek, bu nedenle İstanbul 12. Ağır Ceza Mahkemesi'nin beraat kararının yerinde olduğu savunulmuştu. Başsavcılığın itirazını reddeden Yargıtay Ceza Genel Kurulu, 2010 yılında 9. Daire'nin bozma kararının yerinde olduğuna hükmetmişti.

YEREL MAHKEME BERAAT KARARINDA DİRENMİŞTİ

Bunun üzerine dosyayı tekrar görüşen İstanbul 12. Ağır Ceza Mahkemesi, 9 Şubat 2011 tarihli duruşmada, Yargıtay 9. Ceza Dairesi'nin, sosyolog Pınar Selek ile Abdulmecit Öztürk hakkında verilen beraat kararının bozulması yönündeki kararına karşı direnme kararı almış, diğer sanıklar Kadriye Fikret Sevgi, Heval Öztürk ve Maşallah Yağan açısından ise bozma ilamına uyulmasını kararlaştırmıştı. Mahkeme, 22 Kasım 2012'deki duruşmada ise Pınar Selek ve Abdulmecit Öztürk hakkındaki beraat kararında direnmekten vazgeçmişti.

2013'TE MÜEBBET HAPİS ÇIKTI

İstanbul 12. Ağır Ceza Mahkemesi, 24 Ocak 2013'te görülen son duruşmada, tutuksuz yargılanan sosyolog Pınar Selek'in ''Devletin hakimiyeti altındaki toprakların bir kısmını devlet idaresinden ayırmaya matuf eylemde bulunmak'' suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapisle cezalandırılmasına karar vermişti.

Heyet, Selek hakkında yakalama kararı da çıkarmıştı. Selek hakkında beraat kararı verilmesi yönünde oy kullanan Mahkeme Heyeti Başkanı Vedat Yılmazabdurrahmanoğlu, karara muhalif kalmıştı.

YARGITAY YİNE GERİ GÖNDERDİ

Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı ise 2 Ocak 2014'te hazırladığı tebliğnamede, Selek hakkındaki hapis cezasının onanmasını istemişti. Yargıtay 9. Ceza Dairesi ise 11 Haziran 2014'te dosyayı usul yönünden bozarak, yerel mahkemeye göndermişti.

İstanbul 12. Ağır Ceza Mahkemesi'nin yeni yasayla kapatılması üzerine dava dosyası, İstanbul 15. Ağır Ceza Mahkemesi'ne gelmiş ve bu mahkemenin ilk duruşmasında, Selek ile ilgili verilen yakama emri kararının kaldırılmasına hükmedilmişti.

(Cumhuriyet, Dünya Bülteni)