Norveç Helsinki Komitesi İnanç Özgürlüğü Girişimi, İstanbul Kadıköy’deki Ayia Triada Rum Ortodoks Kilisesi’ne yönelik saldırıyı kınayarak yetkilileri ibadet yerlerini ve inançla ilgili mekanları korumak için önlem almaya davet etti.

Türkiye’de herkes için düşünce, vicdan, din veya inanç özgürlüğünün korunmasını ve iyileştirilmesini hedefleyen çalışmalar yürüten Norveç Helsinki Komitesi İnanç Özgürlüğü Girişimi, 9 Haziran’da Ayia Triada Rum Kilisesi’ne yapılan saldırıyı kınadığı açıklamasında, din veya inanç özgürlüğü hakkının ibadet yerlerinin güvenliğinin sağlanmasını da gerektirdiğini vurguladı.

İbadet yerlerinin halka açık olmalarından ötürü, saldırıya açık konumda olduğuna dikkat çeken Girişim açıklamasında, “Bu mekanların hedef alınması, fiziki olarak verilen zararın çok ötesinde, o ibadet yerini kullanan kişiler veya onların dindaşları üzerinde de etkili olmakta, tüm topluluğa korku salma amacı taşımaktadır.

Bu nedenle, yetkilileri ibadet yerlerini ve inançla veya dinle ilgili mekanları, mezarlıkları korumak için gerekli tedbirleri almaya çağırıyoruz” ifadelerine yer verdi.

Konuya ilişkin olarak Birleşmiş Milletler İnanç Özgürlüğü Özel Raportörü’nün ifadelerine atıfta bulunulan açıklamada, “İbadet yerlerine yönelik saldırılar sadece bir kişinin değil, o ibadet yerine bağlı tüm topluluğun inanç özgürlüğünü ihlal etmektedir” denildi.

“TEHDİT VE SALDIRILAR CEZASIZLIKLA SONUÇLANMAMALI”

İbadet yerlerine yönelik tehdit ve saldırıların cezasızlıkla sonuçlandığına da dikkat çeken Girişim açıklamasında şu ifadelere yer verdi:

“Gerçekleşen çok sayıda saldırı ve tehdidin etkili bir şekilde soruşturulmaması, sorumlularının bulunup cezalandırılmaması ve bu tür saldırılara ilişkin birbirini tekrar eden kalıpların irdelenmemesi kaygı verici olmaya devam etmektedir.”

Birçok saldırı veya tehdit üçüncü şahıslar tarafından gerçekleştirilse de, nihai olarak ibadet yerlerini koruma yükümlülüğü devlete aittir.

Ayia Triada Rum Ortodoks Kilisesi’ne yönelik saldırı etkin bir şekilde soruşturulmalı, cezasızlıkla sonuçlanmamalıdır.

İbadet yerleri ve din veya inanç açısından önemli sayılan mekanlara yönelik olarak geçmişte gerçekleştirilmiş tehdit veya saldırılar etkin bir şekilde soruşturulmalıdır.”