Cıwan Türko, Rojava'nın Kobani kantonundaki direnişte IŞİD’e karşı savaşmak için YPG ve YPJ saflarında yer alan yüzlerce genç arasında dikkat çeken isimlerden biri.

Türko, halkların devrimci dayanışması doğrultusunda Kobani’ye geldiğini belirtiyor. Gezi ruhu ile Kobani direnişinde onurlu bir yaşam için yerini aldığını ifade eden Türko, “Rojava halk devrimi bizim için bir örnektir. Bize devrimin anahtarı verildi” diyor.

DİHA'dan İsmail Keskin'in haberine göre; emekçi bir ailenin çocuğu olan Cıwan Türko, sisteme karşı durduğunu ve gün geçtikçe “vahşi kapitalizm”in Türkiye’de zulmünün arttığını düşünüyor.

Kapitalist modernite çağında insanların sadece arabalarını ve evlerini düşündüğünü dile getiren Türko, “Artık yardımlaşma, dayanışma ve insaniyet bitmiş. Türkiye’de güzel şeyler yapmak istiyorduk ama TC hep karşımıza çıktı. Biz uyuşturucuya karşı çıktık, TC bizi engelledi. Fuhuşa engel olmak istedik baktık ki, bu işlerin arkasında onlar var” diye belirtiyor.

Birlikte bir yaşamı kurmak için Türkiye’de mücadele yürüttüğünü söyleyen Türko, kendisinin Suriye’de yaşananları yakından takip ettiğini kaydediyor.

‘BİR TÜRK OLARAK BURADA BULUNMAYI ONUR BİLDİM’


Devrimci olduğunu ve 15 yaşından beri politik bir görüşe sahip olduğunu anlatan Türko, “Uzun bir süredir özellikle Rojava’da yaşananları takip ediyordum. Kürt halkına her alanda bir baskı olduğunu gördüm. Sömürü ve zulüm hiç durmuyor. Türkiye’nin IŞİD’e verdiği desteği de gördük. Rojava halklarına, Kürdistan halklarına IŞİD’i saldırtarak yok etmeye çalışıyorlar” diye konuşuyor.

Kobani’de yaşananlara daha fazla sessiz kalmak istemediği için YPG saflarında yerini aldığını ifade eden Türko, “Kendi iradem ile bir Türk olarak bunu onur bildim. Onurumla buraya geldim. Eğer bu gün yoldaşlarımızın yanında yer almazsak bir gün bizim de kapımıza dayanacaklardır. Burada çok sayıda yoldaşımız var. Kürt, Arap, Alevi, Sünni ve Ermeni halkları emperyalizme ve kapitalizmin ürünü olan IŞİD’e karşı savaşacağız. Özgürlüğümüz, barışımız ve halkların kardeşliği için savaşacağız” diyor.

Kobani’ye kısa bir süre önce geldiğini belirterek, buradaki yaşama değinen Türko, “Biz burada komün bir yaşamı sürdürüyoruz. Halkımız ile iç içeyiz. Paylaşımı öğreniyor ve eğitimler alıyoruz. Sevgi ve saygıyı pekiştiriyoruz. Birlikte ve kimsenin kimseden çıkarı olmadan yaşaması son derece güzel” ifadelerini kullanıyor.

‘GEZİ’DE BİRKAÇ AĞAÇ İÇİN ÇATIŞMADIM’

Yıllardan bu yana hayal ettiği yaşamın tam ortasında olduğunun altını çizen Türko, “Biz burada sosyalizmi yaşatıyoruz. Hayal ettiğim bir dünyadayım. Burada olmaktan çok mutluyum. Bütün halkların kardeşliğini savunanları buraya, Rojava’ya davet ediyorum” çağrısı yapıyor.

Daha önce Türkiye devrimci hareketleri içinde yer aldığını söyleyen Türko, Türkiye’de yaşayan tüm halkların enternasyonal bir ruh ile yeniden kendisini yaratması gerektiğini söyleyerek, Türkiye devrimci hareketlerinin özellikle Rojava’da yaşananlara kayıtsız kaldığını belirtiyor.

“Gezi direnişinde, Lice’den İstanbul, Ankara ve İzmir’e kadar uzanan isyan oluştu. Asıl amaç özgürlük ve demokrasiydi. Ama gördüm ki, yapılanlar birkaç ağaç içinmiş. Ben orada Gezi’de ağaç için çatışmadım. Ben özgürlük için oradaydım” diye konuşan Türko; Türkiye’de kendisine “devrimci” diyenlerin ellerinde son model telefonlar ile dolaştıklarını ve söylem ile pratiklerinin uyuşmadığı konusunda eleştirilerini sıralayarak, “Türkiye’de her şey unutuluyor. Soma’da 300′den fazla insanımız hayatını kaybetti. Soma’da hayatını kaybeden arkadaşımızın babası ‘Bizi bir hafta sonra unutursunuz’ demişti. Ve gerçekten de bir hafta sonra Soma’da olanlar unutuldu” diyor.

‘BAYRAĞI ELİMİZE ALDIK’

Roboski’de katledilenlerin, Cumartesi Anneleri’nin ve daha birçok katliamların hesabının sorulamadığını ifade eden Türko, “Gezi direnişinde, Ali İsmail Korkmaz, Ethem Sarısülük, Berkin Elvan polis tarafından öldürüldü. Biz bunun için hiçbir şey yapamadık. Bir şey yapmaya çalıştığımızda faşist devleti karşımızda bulduk. Ben vicdan sahibi bir insanım. Bir sonuç elde etmek için, buradayım” diyor.

Tüm halkların ve ezilenlerin Kobani’deki direnişte yerini almaya geldiğini söyleyen Türko, “Bize devrimin anahtarı verildi. Bayrağı elimize aldık. Bu devrimi tüm zulüm gören, sömürü altında yaşayan bütün halkların yanında yer almaya devam edeceğim” diyor.

Özgürlük ve barış için savaşmaya geldiğini tekrarlayan Türko, bu uğurda kanının son damlasına kadar direneceğinin altını çiziyor.

İçinde insan sevgisi kalan ve din, dil, ırk ayrımı yapmayan herkesin kendi saflarında yer alması gerektiğini kaydeden Türko, “Bunu sorumluluk sahibi bir görev olarak görüyorum. Bu hepimizin görevi ve sorumluluğudur. Burada atacağımız her doğru adım ilerde yaşamımızın güzelleşmesi için bir basamaktır. Çocuklarımıza onurlu bir gelecek bırakacağız” diye belirtiyor.

Özgür yaşam tutkusu ile Kobani'de bulunduğunu ifade eden Türko, “Biz burada özgürce yaşamaya başladık. Gezi ruhu ile Kobanê’deyim. Rojava halk devrimi hepimiz için bir örnektir” ifadelerini kullanıyor.