Fincancı, Nesin ve Önderoğlu'nun tutuklanmasına gerekçe gösterilen yazı ve haberler

Özgür Gündem Gazetesi ile dayanışmak için başlatılan "Nöbetçi Genel Yayın Yönetmenliği" kampanyasına katılarak gazetenin birer günlük yayın yönetmenliği görevini üstlenen isimler hakkında "örgüt propagandası yapmak" suçundan başlatılan soruşturmada mahkemeye sevk edilen Türkiye İnsan Hakları Vakfı Başkanı (TİHV) Prof. Dr. Şebnem Korur Fincancı, gazeteci-yazar Ahmet Aziz Nesin ve gazeteci Erol Önderoğlu'nun tutuklanmasına yönelik ayrıntılar ortaya çıktı. 

DİHA’nın haberine göre; mahkeme gerekçesinde Özgür Gündem Gazetesi ile ilgili "silahlı terör örgütü PKK/ KCK veya bu örgüte bağlı alt yapılanmaların propagandası mahiyetinde yazılar yazıldığı, örgüt adına suç işleyen, güvenlik güçleriyle çatışan kişilerin övüldüğünün anlaşıldığı" ifadelerine yer verildi. 

30 Mayıs tarihli gazetenin nöbetçi Genel Yayın Yönetmenliği'ni üstlenen TİHV Başkanı Şebnem Korur Fincancı gazetenin 8'inci sayfasında yer alan "Nisêbîn (Nusaybin) düşmanı yerle bir etti", 9'uncu sayfasında yer alan sayfasında "HPG: Kırk asker öldürüldü, 2 tank imha edildi" ve gazetenin ekinde "Nerede ezilen bir kesim varsa orası bizim için mücadele alanıdır, HSD komutanı Rojda Felat: Esareti sona erdireceğiz" başlıklı yazı ve yazı içeriklerden sorumlu tutuldu.

Gazetenin 7 Haziran'daki sayısında Genel Yayın Yönetmenliği'ni üstlenen Ahmet Aziz Nesin ise gazetebin 1’inci sayfasındaki "Komutan Ebu Leyla tıpkı Mehmet Tunç gibi gurur duyulacak bir miras bıraktı", 8’inci sayfasındaki "Suriye'nin güneşi Ebu Leyla", 10'uncu sayfasındaki "Mücadele zafere taşınacaktır", 11’inci sayfasında "HPG: Dersim ve Şirnex'te 2 asker öldü" başlıklı haberler ve görsellerinden sorumlu tutuldu.

Gazetenin 18 Mayıs tarihli sayısında Genel Yayın Yönetmenliği'ni üstlenen Gazeteci Erol Önderoğlu da, gazetede yer alan "Akar'a JÖH isyanı", gazetenin 9'uncu sayfasında yer alan "Nisêbin'de JÖH-PÖH Çatlağı büyüyor" başlıklı yazı ve yazı içerikleriyle ve yanlarında yer alan görsellerden sorumlu tutuldu. 

Fincancı’nın mahkeme ifadesinde, düşünce ve ifade özgürlüğünü ve gazetecilerin haklarını savunmak, Özgür Gündem gazetesiyle dayanışmak için bir günlüğüne gazetenin genel yayın yönetmenliğini yaptığını söyledi. 

Korur, "Son dönemlerde özellikle Özgür Gündem ve diğer muhalif basına yönelik tutuklama ve diğer kararların Türkiye adına üzücü olduğunu düşünüyorum. Bizim olanlardan haberdar olma hakkımız vardır. Bunu sağlayan basına da borcumuz vardır. Ben de bu amaçla arkadaşlara destek olmuştum" dedi.

Nesin ise suç konusu yazılarda herhangi bir "terör örgütü propagandası" görmediğini belirtirken; Erol Önderoğlu da 21 yıldır gazetecilik yaptığını belirterek "10 binin üzerinde habere imza attım. Bugüne kadar hakkımda açılmış ilk soruşturma budur. Yaptığımız mesleki bir dayanışma ve medya özgürlüğüne sahip çıkmadır" dedi. 

3 ismin avukatı Meriç Eyüpoğlu, mahkeme başkanının mahkeme salonun kapısını kilitlettiğini hiçbir avukatın mahkeme salonuna giremediğini belirterek, mahkeme hakimin tutanağın sonuna, "Tutuklanmalarına engel bir hal yok" cümlesini yazdırmasının da dikkat çekici olduğunu söyledi.