ÇYDD Genel Başkan Yardımcısı Gülsün Kaya’ya göre yeni müfredattaki zorunlu din dersi sadece en koyu şekliyle Sünni İslam ahlakını öğretiyor.

Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği (ÇYDD) Genel Başkan Yardımcısı Gülsün Kaya, ilk ve ortaöğretim düzeylerindeki yeni müfredat kapsamında zorunlu olan Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi dersi ile ilgili Zafer Arapkirli ile Seyr-i Sabah'a değerlendirmelerde bulundu:
"Eğer aile İslam dışı bir dine sahipse, bu kayıtlara geçmişse o zaman din dersinden muaf olabiliyor. Ama İslam içinde farklı mezheplere sahipse veya ‘Ben dine inanmıyorum' diyorsa böyle bir hakkı yok."

"Türkiye'deki Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi dersinin zorunlu olmasının insan haklarına aykırı olduğu tescillendi" diyen Kaya, devletin verilen kararları uygulamadığını vurguladı.

‘AHLAK ANLAYIŞINI, SÜNNİ İSLAM ANLAYIŞINA DAYALI OLARAK ANLATIYOR'

ÇYDD Genel Başkan Yardımcısı Kaya, şöyle devam etti: "Dersin ismine Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi denmesi ‘Biz kültürünü anlatıyoruz bu işin' anlamına geliyor. Ama sadece dersin adında kalıyor bu. Sünni İslam dışındaki dinlere karşı eşit mesafede değil. İnanç biçimlerine karşı eşit mesafede değil. Ahlak anlayışını da Sünni İslam anlayışına dayalı olarak anlatıyor. Kısacası dinler hakkında bilgi veren bir ders değil. Sadece en koyu şekliyle Sünni İslam ahlakını öğretiyor."

Kaya, Milli Eğitim Bakanlığı'nın (MEB) pek çok dini vakıfla müfredat hazırlama yetkisi veren protokol imzaladığını belirterek, "Okullara bu dini vakıflar, tarikatlar rahatlıkla girecekler. Sünni başlığı altında birçok tarikat var. Neler yapacakları hakkında ciddi endişeler var. Örneğin Ensar Vakfı var, sosyal, kültürel etkinlikler yapacak. Çocukları gezilere götürecek. Çok korkunç bir protokol var" diye konuştu.

Kaya, zorunlu din dersinin çocuklar üzerinde büyük tehlikeler yaratacağını ifade etti: "Bu zorunlu din dersleri ile çocuklar özellikle Fethullah Gülen'in okulları ele geçirdiği dönemlerde yalnızca evde değil okulda da öğretmenlerine karşı tavır değiştirmeye başladılar. Örneğin, Ramazan'da ‘Sen niye oruç tutmuyorsun?' ya da bir kadın öğretmenine ‘Senin başın niye açık? Tırnaklarını niye boyuyorsun? Bu İslam'a aykırı' diyen öğrenciler olduğunu birebir biliyorum. Ailede de ‘Genel kurallara aykırısın sen anne. Neden öyle yaşamıyorsun?' diyen çocuklar çokca çıkacak. Toplumumuz için çok tehlikeli bir şey. Onun için bunu böyle basit bir olay olarak almamak gerek. Çünkü hepimizin geleceği için son derece büyük tehlikeler taşıyor."

(Kaynak: Sputnik)