Mehmet Göcekli / Demokrat Haber

Dünyanın çeşitli ülkelerinde yaşayan bir grup Süryani (Asuri/Arami) politik sivil örgüt temsilcisi, bağımsız aydın ve aktivistleri yaptıkları ortak açıklamada “yabancı ülke silahlı kuvvetlerinin Suriye’ye askeri müdahalesini kesinlikle reddediyoruz” dediler.

“Askeri çözüm denemesi Suriye’ye ve bölgeye daha fazla istikrarsızlık getirecek ve dünya barışını tehlikeye sokacaktır” diyen Süryani aydınlar Birleşmiş Milletler ve Arap Birliği öncülüğünde yeni bir Cenevre konferansını Suriye’deki sorunu çözmek için tek şans olarak gördüklerini belirttiler.

Açıklamanın devamı ve imzacıları şöyle:

İki seneden fazla süren amansız savaş, etnik ve dini azınlıkları ve özellikle Hristiyanları iki cephe arasında bırakmıştır. İsyancı gruplar, Cephet El-Nusra cihatçıları tarafından yönetilmektedir.

El-Kaidenin alt örgütü olan Cephet El-Nusra, başta ABD olmak üzere Batı ülkeleri tarafından terörist olarak ilan edilmiştir. Cihatçı gruplar ve Selefiler, dünya kamuoyu önünde fütursuzca kadınların ırzına geçiyor, çocukları öldürüyor, din adamlarını kaçırıyor, kellelerini uçuruyor. Bu çeteler Katar, Suudi Arabistan, Türkiye ve bazı Batılı ülkeler tarafından destekleniyorlar. Cihatçı ve Selefi çeteler her türlü imha aracını kullanmaktan çekinmemektedirler. Bu nedenle 21 Ağustos 2013’teki zehirli gaz saldırısının bu çeteler eliyle gerçekleştirilmiş olması kuvvetle muhtemeldir.

Batı ülkelerinin, Suriye’deki kimyasal silah saldırısını dikkatle ve objektif şekilde incelemesi gerekir. Bu ülkeler Suriye rejiminin bu yola başvurmasının akıl ve izan ölçüsünde olmayacağını bilmelidirler. Kimyasal silah saldırısının Suriye rejimi tarafından yapıldığı açık ve net kanıtlarla ispatlanmadan söz konusu olan bir askeri müdahale, Cihatçı ve Selefi çetelere destek anlamına gelmektedir. Bu ayrıca Suriye’de demokrasi ve insan haklarının değil, Batılı ülkelerinin stratejik çıkarlarının korunduğu anlamına gelecektir.

Geçtiğimiz yüzyılda Türkiye’de Hıristiyan halklar soykırıma ve sürgüne uğratılarak, yurtlarından kovularak nüfusları önemsiz oranlara düşürülmüştür. Tarihin kendisini tekrarı, Hıristiyanları benzer bir kıskaç içine düşme tehlikesi ile karşı karşıya getirecektir. Doğu Hıristiyanları kendilerini Batılı ülkeler tarafından terkedilmiş ve yalnız hissetmektedirler. Daha önce Irak’ta olduğu gibi dünya kamuoyunun gözleri önünde yine kitlesel göçlere zorlanmaktadırlar.

Dünya kamuoyundan askeri müdahaleye karşı çıkmalarını bekliyoruz: aksi takdirde tüm katılanların elleri masum hıristiyanların kanına bulaşacaktır.

BETHNAHRİN AYDINLARI VE AKTİVİSTLERİ

Almanya Süryani Federasyonu (HSA)

Beth-Sefro Othuroyo/Suryoyo (Belçika)

Hamburg Süryani Kültür Derneği (Almanya)

Mor Gabriel Derneği Hamburg (Almanya)

Dr. Yusuf Güney (Avusturya)

Gabriel Azar (Hamburg Meryemana Kilisesi heyeti başkanı)

Zeina Alkan (Turkiye)

Yuhanen Danho (Türkiye)

Ferit Sağ (Almanya)

Murat Arslan (Türkiye)

Johannes Gauro (İsviçre)

İshak Akyüz (Almanya)

Shabo Boyacı (Türkiye)

Özcan Metin (Türkiye)

Jakob Tan (Almanya)

Gilgamesh Gabriel (Avustralya)