Denizli’de 3 yıldır alamadıkları maaş ve kıdem tazminatları için mücadelelerini sürdüren Denizli Basma Sanayii (DEBA) işçileri, DEBA fabrikası karşısında direniş çadırı kurdu. Çadırda işçiler, her gün adalet ve hak nöbeti tutacak.

Sabah saatlerinde kurulan çadırı Denizli Belediye zabıtası ‘izinsiz’ diyerek kaldırmak istedi. İşçilerin zabıtanın yasal olarak böyle bir hakkı olmadığı ve kaldırılmasına izin vermeyeceklerini söylemeleri üzerine zabıta geri çekildi.

Direniş Çadırını niçin kurduklarını ve son gelişmeleri kamuoyuyla paylaşmak için Fabrika giriş kapısı önünde basın açıklaması yapmak için Fabrika’ya doğru yürüyüşe geçen 200’ü aşkın işçi, bu kez de polis engeli ile karşılaştılar. Polisin barikatına yüklenen işçiler, barikatı aşarak "direne direne kazanacağız”, “zafer direnen emekçinin olacak”, “susma haykır tazminat haktır”, “kurtuluş yok tek başına ya hep beraber ya hiç birimiz" sloganları eşliğinde fabrika önünde basın açıklamasını okudu.


Açıklamada, herkesin, fabrikanın DEBA’ya ait olduğu bilgisine sahip olduğu ancak dün fabrika çevresine "Türkiye İş Bankası A.Ş Mülküdür" tabelalarının asıldığı bilgisi aktarıldı. İşçiler, “Satışın ne zaman, hangi fiyatla olduğu, banka alacağından fazla olan miktarın neden işçilere ödenmediği, bu sürecin nasıl yaşandığı, CHP’li İş Bankası yöneticilerinin bunu partiyle paylaşıp paylaşmadığı yönündeki soruları dile getirdi. 


Fabrika önünde yapılan açıklamada, sürecin önemli bir döneminde işçilerle yan yana olan eski TEKSİF örgütlenme uzmanı Ömer Atılgan, "Bu yaşanan durum, polis, İş Bankası ve Esat Sivri işbirliğinin en açık göstergesidir. İş Bankası biz fabrikaya ipotek koymadık diye tekzip yayınlatırken, bizim meşru mücadelemiz ve kararlılığımız sonucunda gerçekler bir bir ortaya çıkmaya başlamıştır. İş Bankası, fabrika önünde çadır kuracağımızı öğrenir öğrenmez, bu işyeri çevresine "Türkiye İş Bankası A.Ş Mülküdür" şeklinde pankart açılarak, iki gün öncesine kadar DEBA levhalı fabrika bir gecede nasıl olduysa İş Bankası'nın mülkü haline gelmiştir!


Reklamlarında mutlu aile profili çizen ve 88. yılını kutlayan İş Bankası'na soruyoruz; 850 işçinin mutsuz ailesiyle mi mutlu aile reklamı yapacaksınız? Yine İş Bankası'na soruyoruz; bu fabrikanın değeri nedir, sizin alacağınız ne kadar, şu ana kadar bunun ne kadarını aldınız? Eğer hiç para alamadıysanız 3 yıldır fabrikayı neden satmadınız? 3 yıldır herhangi bir işlem yapılmazken neden bir gecede basın açıklaması öncesi İş Bankası Mülküdür pankartı açtınız?” sorularını sordu.

CHP YÖNETİMİ NEDEN SESSİZ?

Atılgan açıklamasında, İş Bankası işyerlerinde örgütlü olan BASİSEN sendika yetkililerine de seslenerek, “Burada 3 yıldır yaşanan sosyal cinayete sessiz mi kalacaksınız?” diye sordu.

Atılgan, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’na da seslenerek, “buradan CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'na sesleniyoruz; İş Bankası'nın yönetim kurulunda bulunan 4 CHP yöneticisi var, bu konuda neden bir çalışma yürütmüyorlar? CHP'nin bu konudaki susma tavrı manidardır. Biz hakkımızı almak için her yere gideceğiz, bunlardan birisi de CHP Genel Merkezi’dir” dedi.

DEBA işçileri, “Biz bugün burada direniş çadırı kuruyoruz. Fabrika önünden haklarımızı alana dek ayrılmayacağız, gerekirse İş Bankası'nın İstanbul'daki İş Kuleleri önüne de giderek bu mücadeleyi yükselteceğiz" dediler.

İşçiler, son öğrendikleri bilgilerden dolayı mücadele mekanlarının sadece Denizli olmayacağını anladıklarını, Ankara’ya, İstanbul’a gideceklerini buralardaki sınıf dostlarının dayanışmaya hazırlanmaları söylediler. (Demokrat Haber)