Bu hafta gösterime tam 4 yabancı film giriyor ve ikisi Tom Cruise (Jack Reacher) ve Brad Pitt (Kibarca Öldürmek) gibi yıldızları kadrosunda barındırıyor. Altın Küre adaylıkları olan diğer bir film ise (Pi’nin Yaşamı) sinemaseverler tarafından uzun zamandır beklenen bir yapım.

JACK REACHER

5 kişiyi 6 el silah ateşiyle öldüren zanlının sorgusuyla öne çıkan Jack Reacher karakterine odaklanan film başroldeki Tom Cruise ile güç kazanıyor.

Lee Child’in (Gerçek adı Jim Grant) 2005’te yayınlanan romanı ‘One Shot’tan uyarlanan ‘Jack Reacher’ Christopher McQuarrie tarafından senaryolaştırıldı ve yönetildi.

Başrolde Tom Cruise’un rol aldığı ve ABD prömiyeri geçen hafta yapılması planlanan ancak 20 çocuğun katledildiği okul baskınından dolayı bu haftaya ertelenen film biraz gecikmeli olarak vizyona giriyor.

Orijinal hikayenin yazarı Lee Child’in, Jack Reacher rolünü canlandıracak oyuncu konusunda ciddi bir endişe yaşadığı belirtilirken Cruise’u seçen yazarın şu görüşlerine yer veriliyor: “Jack Reacher karakteri kitapta durdurulamaz bir güç metaforu olarak öne çıkıyor ve Tom Cruise bunu kendi yöntemleriyle yeteneklerini sergileyerek yansıtabiliyor. Cruise’un nispeten ufak tefek kalıbına gelince… Başka bir aktörle yüzde yüz yükseklik, ihtişam, endam sağlayabilirdik ama bu sadece yüzde 90 Jack Reacher olurdu. Tom Cruise ile yüzde yüz Jack Reacher yakalayabildik.”

Yapımı, kullanım haklarının yapımcı Paramount’a verilmesi ve senaryosunun geliştirilmesi konusunda çetin tartışmaların yaşandığı filmin yönetmeni McQuarrie daha önce yine bir Tom Cruise filmi olan Valkyrie’i (2008) yönetmişti.

Josh Oslon yönetmen ve senarist McQuarrie’ye hikayenin son şeklini almasında büyük yardımları dokunan isim olarak konuşuluyor.

Daha önce 2013 Şubat ayında gösterime gireceği duyurulan filmin tarihi Tom Cruise’un Aralık ayında gösterime giren daha önceki Mission Impossible-Ghost Protocol gibi filmlerinin Box Office başarısı göz önüne alınarak Aralık ayı olarak güncellendi.

KİBARCA ÖLDÜRMEK

Bir çete tarafından yönetilen poker oyunu sırasında yapılan soygun ve sonrasında yaşanan olayları anlatan film haftanın iddialı yapıtlarından biri.

Andrew Dominic tarafından yönetilen bu neo-noir film de başka bir yıldız oyuncuyu, Brad Pitt’i hayranlarıyla buluşturacak. Türkiye’de yanılmıyorsam ilk olarak Randevu İstanbul etkinliğinde izleyiciyle buluşan film George V. Higgins tarafından yazılan 1974 tarihli Cogan’s Trade adlı bir romanın perdeye uyarlanması.

Türkiye’den önce Altın Palmiye ve Cannes Film Festivallerinde prömiyerleri yapılan ‘Kibarca Öldürmek’ (Killing Them Softly) izleyenlerin çoğundan epey olumlu eleştiriler aldı.

Filmin senaryosunu da yazan yönetmen Andrew Dominic, orijinal hikayeyi filme uyarlamak için çalışmaya başladığında hikayenin kumar tarafından finanse edilen bir ekonomide yaşanan kriz olduğunu söylüyor. “Bu kriz kurallar dahilindeki ekonominin çarpıklıklarından kaynaklanan bir krizdi. Bu engel olamayacağımız bir şeylere sahip olmak zorunda kalmak gibi bir şeydi.”

Brad Pitt’in Dominik ile arasındaki kısa bir mesajlaşmanın ardından sadece yarım saat süren bir görüşmeyle rolü kabul ettiği konuşulan filmin önce 2.5 saatlik olan süresinin kısaltıldığı konuşuluyor.

Altın Palmiye’de yönetmen Dominic’e en iyi yönetmen adaylığı getiren ve eleştirmenlerden, izleyenlerden çok olumlu eleştiriler alan filmin Kapitalizm üzerine dersler içerdiği belirtilirken Cinema Score’un filme olumsuz puan verdiğini de ekleyelim.

Pİ’NİN YAŞAMI

Yann Martel’in 2001’de yayınlanan aynı adlı romanından uyarlanan film, Ang Lee tarafından yönetildi. David Magee tarafından senaryolaştırılan filmde  Suraj Sharma, Irrfan Khan, Gérard Depardieu, Tabu, and Adil Hussain rol alıyor.

‘Sürrealist epik’ film olarak aylar öncesinden lansmanına başlanan filmin yine aylardır konuşulan özel efektleri filmden sonra da beklenen etkiyi yaratacak mı birkaç gün içinde göreceğiz. Piscine (Pi) adlı bir gencin ailesiyle Pasifik Okyanus’unda yolculuk yaptığı geminin batmasıyla bir Bengal kaplanıyla bir sandalda baş başa kalması hikayenin odağını oluşturuyor.

En iyi görüntü ve yönetmenin de dahil olduğu 3 dalda Altın Küre adayı olan filmin esin aldığı Yan Martel imzalı kitap yayınlandıktan birkaç yıl sonra filmi kimin yapacağı ve yöneteceği üzerine başlayan tartışmalar 2009’a kadar sürdü.

M. Night Shayamalan’dan Jean-Pierre Jeunet’e kadar birçok yönetmenle görüşmeler gerçekleştiren yapımcı Fox 2000 Pictures nihayet yönetmen Ang Lee ve senarist David Magee’yi 2009 yılında sinemaseverlere açıkladı. Filmin kahramanı Piscine (Pi) rolünü canlandıracak oyuncu için yaklaşık 3000 kişiyi deneyen yönetmen Lee, Suraj Sharma’da karar kıldı. (Pi’nin farklı yaşlardaki rolünü diğer oyuncular kısa bölümler halinde canlandırıyor.)

Filmdeki okyanus sahneleri set ekibi tarafından Tayvan’da kullanılmayan bir havaalanında inşa edilen dev bir su tankında çekildi. Dünyanın en büyük dev dalga tankı olarak kayıtlara geçen bu yapı, 1.7 milyon galonluk su kapasitesine sahip.

Hindistan, Tayvan ve Kanada açıklarında çekilen filmin orijinal esin kaynağı olan kitabı okuduğumu ve edebi yönden beğenmediğimi belirtir, ama filmi aylar öncesinden merakla bekleyen çoğunluğun içinde olduğumu şahsen eklemek isterim.

BEKARLIĞA VEDA

Haftanın gösterime giren son yabancı filmi ise bir grup kadının arkadaşlarının evlenmesinden önce düzenlediği bekarlığa veda partisini öne çıkarıyor. Bir televizyon dizisinden uyarlanan film romantik komedi meraklılarının ilgisini çekebilir.