Dersim Belediyesi ve Dersim'i Yeniden İnşa Cemiyeti'nin dün başlayan ve bugün sonuçlanan Dersim Katliam Konferansı'nın sonuç bildirgesi açıklandı.

DİHA’nın haberine göre sonuç bildirgesinde, soykırımın bütün yönleriyle araştırılarak, görsel, yazılı ve diğer kalıntıların toplanarak sergilenmeleri ve korunmaları için kente bir müzenin oluşturulması, soykırımı temsil eden bir anıtın yapılması gibi bir dizi karar alındı.

Dersim Belediye Eş Başkanı Nurhayat Altun tarafından okunan sonuç bildirgesinde şu kararlar alındı:

* 1920'lerde başlayan hazırlık dönemiyle birlikte, ağırlıklı olarak 1937 ve 1938 yıllarında, yapılan kitlesel imha ve sürgün eylemlerinin BM Soykırımı Önleme ve Cezalandırma Sözleşmesi'nin tanımladığı soykırım tanımına uygun olduğu ve devletin bu tanıma uygun olarak soykırım suçunu tanıması, bu suçla tüm yönleriyle resmi bir yüzleşmenin yapılması,

*Yüzleşmenin çağdaş dünyanın normlarına göre olabilmesi için, bağımsız çevrelerden, mağdur ailelerden ve uluslararasında konuya dair çalışan hukukçu ve akademisyenlerden oluşturulacak, Hakikatleri Araştırma ve Adaleti Sağlama Komisyon'u kurulması ve bu komisyonun sağladığı veriler üzerinden,

*Başta Seyit Rıza, oğlu ve arkadaşları olmak üzere idam edilenlerin ve katledilenlerin akıbetleri ve mezar yerlerinin bildirilmesi,

*Soykırım sürecinde kadınlara yönelik cinsel suçlar başta olmak üzere, tüm insanlığa karşı işlenen suçların tespiti ile kayıp çocukların akıbetinin açıklanması, ailelerine bildirilmesi, bu konudaki kayıtların açıklanması,

*Bu suçun işlendiği Dersim'de, Dersim Belediyesi öncülüğünde Sivil Toplum Kurumlarıyla bir platform çerçevesinde, soykırımın bütün yönleriyle araştırılarak, görsel, yazılı ve diğer kalıntıların toplanarak sergilenmeleri ve korunmaları için bir Müzenin oluşturulması, soykırımı temsil eden bir anıtın yapılması,

*Kitlesel imha noktaları olarak kullanılan tüm alanların bir haritasının çıkarılması ve bu alanların belirlenerek koruma altına alınmaları; kronolojisinin oluşturulması,

*Dersim soykırımının gerekçesi olan inanç ve etnik kimliğini temsil eden başta Dersim ismi olmak üzere ilçe ve köy ve diğer coğrafik yer isimlerinin iadesi,

*Soykırımla ilgili olarak gerek Türkiye Cumhuriyeti'nin arşivlerinde ve gerekse Avrupa, Amerika ve Rusya Federasyonu'nda mevcut olan arşivlerin kullanıma açılması,

*Dersim katliamında katkısı olan kişilerin öncelikle katliam bölgesi olan Dersim'de olmak üzere tüm yerlerde isimlerinin kaldırılması,

*Dersim kutsal coğrafyası başta olmak üzere, şu anda fiili olarak Maraş'ta Alevi coğrafyasına dışarıdan getirilen nüfusla müdahale edilmesi, Alevilerin kendi coğrafyalarından sürülme çabalarına, Baraj/HES müdahalelerine son verilmesi,

*Alevi inancına, bilgisine ve ibadethanelerine yönelik müdahaleye derhal son verilmesi,

*Diyanet İşleri Başkanlığı ve zorunlu din derslerinin kaldırılmasına,

*Dersim'de konuşulan Kırmancki'nin UNESCO'nun kayıp diller kategorisinde olması sebebiyle, bu dilin önündeki engellerin kaldırılarak, anadilde eğitimde kullanılmasının bir an önce sağlanmasına,

*Kürt halkına yönelik yürütülen inkar süreci ve bunu sağlamak için yürütülen imha ve asimilasyona, bu amaçla işlenen tüm insanlık suçlarına karşı cezasızlık pratiğine son verilmesi, derhal barış sürecinin başlatılması ve bu çerçevede siyasi temsilli yetin önünü tıkayacak tüm uygulamalara son verilmesi,

*Bölgede ve Dersim'de hukuk dışı sokağa çıkma yasaklarıyla fiili olarak yürütülen olağanüstü hal uygulanmasının kaldırılarak, başta yaşam hakkı olmak üzere tüm temel hak ve özgürlüklerin güvenceye alınması,

*Dersim Belediyesi, Dersim Sivil Toplum Kurumları ve Dersim diyasporasının daha yakın çalışma ilişkisi içinde olunmasına karar verilmiştir.

Sonuç bildirgesinin okunmasından sonra Dersim Belediyesi Eş Başkanı Mehmet Ali Bul kapanış konuşması yaptı. Bul, "Biz atalarımızın ardılları olarak bu soykırımın ilan edilmesi ve anlatılması noktasında eksik kaldık. Sürekli devam eden zihniyetin sona ermesini istiyoruz. Ermeni soykırımı ile yüzleşilseydi Dersim olmazdı.

Eğer Dersimle yüzleşilseydi Roboski olmazdı. 37-38'de Dersim'i temizledik diyen zihniyet şimdi Sur'da, Nusaybin'de devam ediyor ve direnişe çarpıyor. 'Temizledik' zihniyetine inanıyorlarsa yanılıyorlar, çünkü bunun en somut olarak Mehmet Tunç'un söylemlerinde gördük" diye konuştu.

Eş Başkan Bul'un konuşmasının ardından Dersim Tertelesi'nde yaşamını yitirenler için Derwiş Cemal Ocağı'ndan Ana Menşure Doğan dualar okudu.

Dualarının ardından konferans yakılan çıranın sırlandırılması ve niyazların dağıtılmasının ardından Metin Kahraman, Mikail Arslan ve Erdoğan Emir'in okuduğu gulbangların ardından sonlandı.