Meclis Dilekçe Komisyonu Başkanı Mehmet Daniş, Dersim’le ilgili çalışmaları anlattı. Alt komisyona 1937-1938 Dersim olayları ve sonrasında yaşanan mağduriyetleri konu alan başvuruların artarak devam ettiğini belirten Daniş, sayının 990’a ulaştığını söyledi. Daniş, şu bilgileri verdi:

 

Komisyona Tunceli’den 643, İstanbul’dan 145, Elazığ’dan 115 ve Erzincan’dan 15 başvuru yapıldı. Başvurularda batı illerine zorunlu göçe tabi tutulan ailelerin akıbetinin araştırılmasından, toplu mezarların açılarak cenazelerin yakınlarına teslim edilmesine, tüm arşiv belgelerinin açıklanmasından manevi tazminat ödenmesine ve Tunceli’de müze açılmasına kadar pek çok talep var.

 

Komisyon, 16 kurumdan Dersim arşivlerini istedi. Başbakanlık Devlet Arşivleri Genel Müdürlüğü’nden 4 DVD halinde belgeler geldi. Devlet Arşivleri Genel Müdürlüğü’nden 1935-2004 yıllarını kapsayan arazi tahsisi, yardım talebi, iskân, mecburi iskân gibi konularla ilgili 164 kutu evrak bekleniyor.

 

Başbakanlık’ın gönderdiği belgeler arasında Tunceli’den 32 ile sürgün edilenlere ait Tunceli İskan Defterleri de var. Sürgüne gönderilenlere ilişkin yedi defterde toplam 2 bin 907 aileye mensup 14 bin 419 kişinin bilgileri yer alıyor.

 

TÜİK’ten bölgenin 1927-1950 genel nüfus sayımlarına ait nüfus istatistikleri alındı. Cumhurbaşkanlığı da arşivindeki belgeleri dün komisyona iletti.

 

ÖRNEKLER İNCELENİYOR

Dersim komisyonu olarak dünya örneklerini de mercek altına aldıklarını belirten Daniş, şunları söyledi: “Devletler farklı açılımlar sağlamış. Bunları biz de örnek alabiliyor miyiz diye düşünüyoruz. Mesela Güney Amerika’da yaşanan son olaylar, Arjantin, Şili örneği var. Almanya’da Nazilerle ilgili böyle müzeler, anıtlar, çalışmalar var. Tabi ülke örnekleri derken burada hiçbir zaman soykırım gibi bir şey gündemimiz de yok. Öyle bir algılama bizim çalışmalarımızı engeller. Biz de tartışılsın istiyoruz. İnsanlar önyargısız konuşabilmeli. Herkesin bir öyküsü var. Umarım, o yılların acısını hâlâ hisseden insanlara, daha önemlisi toplum hafızasına biraz tercüman olabiliriz.”

 

DÜNYA NASIL YÜZLEŞTİ?

ARJANTİN: Antropologlardan oluşturulan adli tıp ekibi kuruldu. 1976-1983 cunta yönetimi döneminde işkenceyle öldürülen 10 bin kişiye ait bir toplu mezar ortaya çıkarıldı. Cuntacılar yargılandı.

 

ŞİLİ: Augusto Pinochet diktatörlüğü tarafından işlenen suçlar hakkında bir dokümantasyon oluşturularak mağdurların hikâyeleri kaydedildi. Böylece mağdurlar yaşadıklarını ifade edebildiler ve bunların başkaları tarafından dikkate alındığını gördüler. Pinochet döneminde ölen, kaybolan ve işkence gören on binlerce kişinin anısına müze açıldı.

 

ALMANYA: 1960’lardan sonra bir ‘yüzleşme’ sürecine girildi. Halen ölen Yahudiler anılıyor. 2005’te Berlin’de şimdiye kadar yapılmış en büyük ve görkemli soykırım anıtı olan Holocaust Anıtı açıldı. (Radikal)