İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi, eski Genelkurmay Başkanı emekli Orgeneral İlker Başbuğ hakkında hazırlanan iddianame üzerindeki incelemelerini tamamlayarak, kabulüne karar verdi. Davanın “İrtica ile Mücadele Eylem Planı” davası ile birleştirilmesi konusundaki talebin ise daha sonra değerlendirilerek karara bağlanacağı öğrenildi. İstanbul Özel yetkili Cumhuriyet Savcısı Cihan Kansız tarafından hazırlanan 39 sayfalık iddianamede Başbuğ için ‘Cebir ve şiddet kullanarak hükümeti ortadan kaldırmaya veya görevlerini yapmasını kısmen veya tamamen engellemeye teşebbüs’ suçundan ağırlaştırılmış müebbet, ‘Ergenekon terör örgütü yöneticisi olmak’ suçundan da 15 yıldan 22,5 yıla kadar hapsi cezası talep edildi.

 

'BU SUÇU REDDEDİYORUM' DEMİŞTİ

Başbuğ, 6 Ocak’ta tutuklanırken, mahkemede, ’Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin 26. Genelkurmay Başkanı olarak ‘silahlı terör örgütü kurmak ve yönetmekle’ suçlanmasının trajikomik olduğunu’ iddia ederek, “Suçu reddediyorum. Benim böyle kötü bir amacım olsa, 700 bin kişilik gücü elinde tutan bir komutan olarak bunu yapmanın başka yolları olabilirdi” demişti.

 

HER ŞEY BİR SUBAYIN İHBARIYLA BAŞLADI

Altında Albay Dursun Çiçek’in ıslak imzasının bulunduğu öne sürülen ‘İrtica ile Mücadele Eylem Planı’ belgesinin orijinalini yollayan meçhul subayın gönderdiği ikinci ihbar mektubu ile 2009’da başlatılan soruşturmada, Başbuğ’un ismi sık sık gündeme gelmişti. Ergenekon Savcısı Zekeriya Öz’ün başlattığı ve Öz’ün İstanbul Cumhuriyet Başsavcı Vekilliği’ne atanmasının ardından yerine görevlendirilen özel yetkili Cumhuriyet Savcısı Cihan Kansız’ın tamamladığı soruşturmaya ilişkin iddianamede, Tümgeneral Hıfzı Çubuklu, emekli Orgeneral Hasan Iğsız’ın da arasında bulunduğu 22 kişi Ergenekon yöneticisi veya üyesi olmakla suçlanmıştı. Soruşturma aşamasında hakkında hiçbir işlem yapılamayan Başbuğ için iddianamede de herhangi bir değerlendirme yapılmamıştı.

 

Yargılamanın başlamasının ardından ifade veren sanıklar, İnternet Andıcı’nın, dönemin Genelkurmay Başkanı emekli Orgeneral İlker Başbuğ tarafından da onaylandığını söylemiş, belgelerdeki komutana arz cümlesine dikkat çekmişti. İnternet Andıcı ile birleştirilen İrtica ile Mücadele Eylem Planı davasının sanıklarından Albay Dursun Çiçek ise İnternet Andıcı iddianamesinde yer alan ifadesinde, andıç için emekli Orgeneral Hasan Iğsız’dan onay alındığını, ancak eski Genelkurmay Başkanı emekli Orgeneral İlker Başbuğ’a arz edilmediğini söylemişti.

 

TÜMGENERAL KABUL ETMİŞTİ

Sanıklardan Yüzbaşı Murat Uslukılıç, savcılık ifadesinde andıcın dönemin Genelkurmay 2’nci Başkanı Hasan Iğsız’a sunulduğunu, Iğsız’ın da ‘Komutana arz’ notu yazdığını ifade etmişti. Davanın sanıklarından Tümgeneral Hıfzı Çubuklu da savcılık ifadesinde, andıcın doğru olduğunu kabul ederek parafın kendisine ait olduğunu, parafın yanındaki tarihin 16 Şubat 2009’u gösterdiğini, bu belgenin 1 Nisan 2009’da da İkinci Başkan parafıyla Genelkurmay Başkanı’na arz olunduğunu söylemişti. Davanın görüldüğü İstanbul 13’üncü Ağır Ceza Mahkemesi ise Başbuğ hakkındaki iddiaların araştırılması için 30 Aralık 2011’de savcılığa suç duyurusunda bulunmuştu. (radikal.com.tr)