Mardin Büyükşehir Belediye Eş Başkanı Ahmet Türk, Dicle Elektrik Dağıtım A.Ş.'nin (DEDAŞ) Mardin Su ve Kanalizasyon İdaresi’nin (MARSU) elektriklerini kesmesi sonucu yaşanan kesintiler, kayyım döneminin usulsüz harcamalarına dair tespitler ve bazı basın yayın organlarında belediyeye ilişkin çıkan karalayıcı haberlere ilişkin basın tplantısı düzenledi. Belediye binasında toplantıya çok sayıda belediye yetkilisi katıldı. 14 Nisan'da devraldıkları belediye üzerinden bir algı operasyonu yapılmak istendiğine dikkat çeken Türk, DEDAŞ’ın ilk kesintisini göreve gelmesinden 5 gün sonra yaptığını hatırlattı. Türk, “Geldiğimizde 80 milyonluk bir DEDAŞ borcu ödendi. Kayyum döneminde bize devredilen 12 milyonluk bir borç vardı. Gelir gelmez DEDAŞ yetkilileri ile görüştük ve imkanlarımız dahilinde bu borçları ödeyeceğimizi söyledik. Ama 14 Nisan’dan 19 Nisan’a gelindiğinde gelip elektrikleri kesmesi bir hukuksuzluk, bir algı operasyonu yaratmaya dönüktü. Oysa ki; 80 milyon borç olmasına rağmen 3 yıl boyunca elektrikler kesilmedi. Biz geldiğimizde 5 gün içinde elektrikleri kestiler. Biz geldiğimizde 80 milyonun dışında 12 milyon borç vardı. Şu anda ise 6-7 milyon borç var. Bugün DEDAŞ 98 milyon borç olduğunu söylüyor. 80 milyonu ödenmiş. Bugün yaptığı açıklamada ödeme yapılmadığını söylüyorlar. Geldiğimiz günden bu yana 1 milyon 250 bin TL ödeme yaptık. Cumartesi günü de 300 bin TL ödeme yaptığımız bildirdik. ‘Tamam’ dediler. Ancak yine elektriği kestiler” bilgilerini paylaştı. ‘TÜM KURUMLAR BİZLERİ YIPRATMAK İÇİN MUTABAKAT YAPMIŞ’ MARSU’nun elektriklerinin kesilmesinin kamu sağlığı ve güvenliği açısından tehdit oluşturduğunun altını çizen Türk, MARSU’nun bütün gelirinin İller Bankası’ndan geldiği gün direkt kesildiğini aktardı. “Buradaki tüm kurumlar bizleri yıpratmak için mutabakat yapmışlar” vurgusunda bulunan Türk, “Borcumuzu karşılayamadığımızı biliyoruz. Ama imkanlarımızı zorluyoruz” dedi. Sorunun sadece elektrik kesintisi ile alakalı olduğunu belirten Türk, “Bu bir algı operasyonudur. Bu bir siyasi karardır. Ve bu siyasi kararı verenler adeta bizi çalışmaz hale getiren bir irade, bir trol var” vurgusunda bulundu. Son dönemlerde işlerine son verilen kişilere de değinen Türk, “Geldiğimiz gün bu belediyenin paketlerini ve eşyalarını çalarken yakaladığımız birisi hakkında emniyete şikayette bulunmuşuz. Ama bu kişinin hırsızlık yaptığını söyleyen kişiyi karakolda tutuyorlar. Sonuçta bu adamı (hırsızlık yapan kişi) Valilik kendi bünyesine alıyor. Görüntüler var. Belediyenin eşyalarını çalarken yakalanan insanlar ‘bizi işten çıkardılar. Şehit ailelerini çıkardılar’ şeklinde yaygara yapıyorlar. Biz bugüne kadar 163 kişiyi işten çıkardık. Mardin Spor diye bir kulüp getirmişler. Ben kendileri ile görüştüm. Dört antrenör, bir masör, futbolcular dahil toplam 78 kişiye belediyeden maaş veriliyor. Daha önce de 800 bin TL bağış yapılmış. Yine gençlik merkezine gittiğimizde, örgütlenmiş 4-5 kişi yönetime ve bizlere hakaret ediyorlar. Tespitli. Bunları işten çıkardık. Biz kimsenin kim olduğuna bakmıyoruz" diye konuştu. 17 kişinin 30 Mart’ta işe alındığını ve hiçbirinin işe gelmediğini de aktaran Türk, "23 kişi 5-8 Nisan’da işe alınmış. Bunlar da işe gelmemiş. Seçimden sonra alınmışlar. Bunları usulsüz olarak aldıkları için biz sözleşmelerini feshettik” diye aktardı. ‘BÜTÇEYİ 7 MİLYON ZARARA SOKAN BİR DURUM VAR’ Kayyım döneminde işe alınan personel sayısı üzerinde de duran Türk, yasaya göre belediyenin personel alımının gelirinin yüzde 30’unu aşmayacağını işaret ederek, “Yasaya göre şu an 7 milyon 340 bin TL bütçeyi zarara sokan bir durum ile karşı karşıyayız. Ve biz burada bunu yüzde 30’a indirmediğimiz durumda hakkımızda dava açılacak” ifadesini kullandı. ‘YOLSUZLUKLARI ORTAYA ÇIKARDIĞIMIZ İÇİN HEDEF SEÇİLDİK’ “Hukuksuzlukları, yolsuzlukları ortaya çıkardığımız için bizi hedef seçtiler” diyen Türk, “Bir irade bizi hedef olarak seçti. Ben yapılanları halkımızdan saklayacak değilim. Kamuoyu ile paylaşmak zorundayım” diye ekledi. Kayyım öncesinde kendi yaptıkları ihalelere de değinen Türk, açık ihale usulü ile 25 milyon TL'ye verdikleri ihalenin kayyım döneminde doğrudan temin ile birinin 49 milyon TL, bir başkasının ise 56 milyon TL'ye verildiğini söyledi. Türk, yine kayyım döneminde 296 milyon TL karşılığında verilen bir ihalenin alt yapısını 7 milyon TL, üst yapısının ise 42 milyon olarak gösterildiğini kaydetti. Alt yapının yapılmayacağı için 7 milyon TL gösterildiğini kaydeden Türk, müteahhitlere gelip belirtilen paraya yapmalarını istediklerini ancak müteahhitlerin yapamayacaklarını söylediklerini ifade etti. ‘BÜTÜN HEDİYELER DAİRE BAŞKANININ İŞYERİNDEN ALINMIŞ’ Kayyım döneminde Cumhurbaşkanı da dahil olmak üzere kente gelen bakanlara 570 bin TL değerinde hediye alındığını hatırlatan Türk, alınan bütün hediyelerin Ulaştırma Daire Başkanı Eyüp Balcı’nın oğlunun işyeri olan Fırat Silver’den alındığını söyledi. Türk, bahsi geçen iş yerinde 100 bin TL değerinde malzemenin de bulunmadığını dile getirdi. Türk, “Yalanlarla bizleri yıpratmaya çalışanlara verecek cevabımız var. 3 yılda hiçbir şey yapılmamış. Hiçbir yol doğru dürüst yapılmamış. İhaleler yapılmış ama işe başlanmamış. Yolların üstü kazılmış ama asfaltı yapılmamış. Bir enkazı devraldık. Buna rağmen ihaleleri alan müteahhitleri tek tek çağırıyoruz. Asfalt yardımını yapamazsanız bu işi yapamayacağımızı söylüyoruz. Çok karlı bir şekilde almışlar ihaleleri zaten. Bu nedenle destek istiyoruz kendilerinden” diye konuştu. ‘ŞEHİT AİLELERİNİ BELEDİYE DEĞİL, DEVLET İŞE ALMAK ZORUNDA’ İstenilmesi durumunda ortaya atılan iddiaları boşa çıkarabileceklerini söyleyen Türk, birilerinin kendilerini DEDAŞ üzerinden halkla karşı karşıya getirmeye çalıştığını kaydederek, yapılanların masumane olmadığını kaydetti. Buna karşı mücadele etmeye devam edeceklerini vurgulayan Türk, basın mensuplarının yaptıkları haberlerde kendisine de söz hakkı vermeleri gerektiğini belirten Türk, “Siyasi hesaplarla işçi alınmış ise, bunun sorumlusu ben değilim. Şehit aileleri diyorlar. Mardin’de kaç tane şehit ailesi var. Bunu bana çıkarsınlar. Yasada şehit ailelerinden iki kişiyi devlet işe almak zorunda. Belediye işe almak zorunda değil” şeklinde devam etti. Kaynak: Mezopotamya Ajansı