1864 ve sonrası yıllarda Çarlık Rusyası tarafından soykırım ve sürgüne uğratılan, anavatanları Kuzey Kafkasya'dan sürgün edilerek farklı coğrafyalarda yaşamak zorunda kalan Kuzey Kafkasya halklarının torunları hem yaşadıkları ülke Türkiye'deki karar organı TBMM'den hem de anavatanları Kuzey Kafkasya'nın da içinde bulunduğu Rusya Federasyonu'ndaki parlamentodan yasal düzenlemelerin yapılarak çifte vatandaşlık haklarının verilmesini talep ediyor.
 
Türkiye’de yaşayan Abhaz'ların, Adige'lerin, Balkar'ların, Çeçen'lerin, Çerkes'lerin, Dağıstanlı'ların, Kabardey'lerin, Karaçay'ların, Oset'lerin torunları bu amaçla bir imza kampanyası başlattı.


 
UNPO GENEL KURUL KARARI ALMIŞTI
 
UNPO (Unrepresented Nations and Peoples Organization-Temsil Edilmeyen Halklar ve Uluslar Örgütü), 15-19 Temmuz 1997 tarihleri arasında gerçekleştirdiği genel kurul oturumunda Çerkes halklarının mevcut sorunlarını masaya yatırmıştı. Bir DÇB (Dünya Çerkes Birliği) temsilcisinin de katıldığı ve görüş belirttiği oturum sonunda UNPO, Rusya'ya 19.Yüzyıl'da Çerkes ulusuna soykırım yapıldığının kabul edilmesi ve Çerkes ulusuna sürgünde yaşayan ulus statüsü tanınması, Çerkeslere, hem Rusya hem de yaşadıkları ülke vatandaşlığı olmak üzere çifte vatandaşlık ve çifte pasaport hakkı verilmesi ve Çerkesler'in kendi tarihsel topraklarına dönebilme garantisi sağlanması çağrılarında bulunmuştu.
 
UNPO Genel Kurulunda alınan bu karar Birleşmiş Milletlere de bilgi olarak sunulmuştu. UNPO Genel Kurul kararı ve yapılan resmi çağrılar tam anlamıyla yanıt bulmadıysa da DÇB ve Çerkeslerin uluslararası kuruluşlara Çerkeslerin taleplerini iletme ve bir karar alma bakımından ilk girişim niteliği taşıması açısından önemli.


 
HER KESİM TARAFINDAN SAHİPLENİLDİ
 
Kuzey Kafkas Halklarına mensup bireylerin, gerek yaşanılan diasporadaki ülkenin parlamentosundan (TBMM) gerekse anavatan Kuzey Kafkasya'daki cumhuriyetlerin bağlı bulunduğu Rusya Federasyonu Parlamentosu'ndan çifte vatandaşlık talebiyle üzerinden başlayan imza kampanyası reele de (ıslak imzalı) taşınıp hızla yaygınlaşmaya, hemen hemen her kesim tarafından sahiplenilmeye başlandı.
 
Kampanyayı yürüten aktivistler, var olan sorunlarına farklı çözüm önerileri üreten farklı dernek ya da STK'larda örgütlenen Kuzey Kafkasya Halklarına mensup bireylerin aynı amaç doğrultusunda bir araya gelmiş olmalarını gelecek adına umut verici olarak görüyorlar.
 
Aktivistler, kampanya süresince hiçbir kişi, kurum ve kuruluştan (dernek/vakıf/parti) hiçbir şekilde maddi destek alınmayacağını, teklif edilirse de reddedileceğini belirtiyor. Aktivistler, imza kampanyasının tamamen gönüllülük prensibiyle devam edeceğini vurguluyor.
 
İmza kampanyası 2017 Mayıs ayına kadar gerek sanalda, gerekse reelde yaygınlaştırılarak sürdürülecek. Toplanan imzalar Mayıs ayında ilgili kurumlar olan Rusya Federasyonu Parlamentosu ve TBMM'ye sunulacak.


 
TBMM "1864 BÜYÜK ÇERKES SÜRGÜN VE SOYKIRIMI"NI TANIMADI
 
Geçmişte çeşitli şehir meydanlarında imza stantları açılarak "1864 Büyük Çerkes Sürgün ve Soykırımı"nın TBMM tarafından tanınması için geçmişte bir imza kampanyası düzenlenmiş, toplanan imzalar TBMM'ye ve mecliste grubu bulunan siyasi partilere iletilmişti. Bir siyasi parti tarafından TBMM'ye konu önerge olarak verilmiş, ancak diğer tüm siyasi partilerce reddedilmişti. Reddedilen bu önergenin yasal süresi dolduğu için yeniden TBMM'nin gündemine getirilmesi için mecliste grubu bulunan tüm siyasi partilerle bir kez daha görüşülmesi planlanmakta. (Cemal Demirok / Demokrat Haber)