Türkiye’nin ilk Rumca gazetesi Apoyevmatini kapanma tehlikesiyle karşı karşıya. Her gün 300 TL zarar ettiklerini belirten, gazetenin sahibi Mihail Vasiliadis verilen destekler sayesinde iki buçuk ay daha yayına devam edebilecek.

ASLI GÜR / STAR / [email protected]

Apoyevmatini  Türkiye’nin Rumca yayımlanan ilk gazetesi. Tarihi, neredeyse Cumhuriyet kadar eski. 1925 yılında Rum Vasiliadis kardeşler tarafından kurulan ve o dönemin en çok satan günlük gazetesi olan Apoyevmatini, Türkiye ve Yunanistan’dan siyasi ve ekonomik gelişmeleri aktarıyor. Aynı zamanda İstanbul’da yaşayan Rumların cenaze, doğum, düğün, nişan, kutlama gibi özel günlerini de gazeteden öğrenmek mümkün. Zaten sloganı da ‘Apoyevmatini’nin haberi olmadan ne bir Rum doğar ne de ölür.’  Gazete hala İstiklal Caddesi’ndeki Suriye Pasajı’nda basılıyor. Geçtiğimiz haftalarda reklam gelirleri azaldığı için doğum günü olan 12 Temmuz’da kapanma tehlikesi yaşayan gazete, internetten başlatılan kampanya ve Rumca bile bilmeyen vatandaşların desteğiyle yaşadığı ekonomik krize meydan okudu, ayakta kalmayı başardı.

30 BİN TİRAJA ULAŞMIŞ

Kurulduğu dönemde öğleden sonra basılıp dağıtıldığı için gazetenin adı  ‘ikindi vakti’ anlamına gelen ‘apoyevmatini’ olarak belirlenmiş. Eczacı olan Konstandinos ve Andonis Vasiliadis kardeşler 1920’li yıllarda aynı mahallede iki eczane olmamasını öngören kanundan dolayı mesleklerini icra edememiş. 1924’te Rumca gazete basımına izin verilmesiyle iki kardeş, Apoyevmatini’yi çıkarmaya karar vermiş. Siyah beyaz, fotoğrafsız basılan ve tüm dünyadan haberleri duyuran Apoyevmatini, kısa sürede 30 bin tiraja ulaşmış. Hatta Apoyevmatini’yi okuyarak Rumca öğrenenler bile olmuş.

Dokuz yıldır gazetenin başında 72 yaşındaki Mihail Vasiliadis var. Gazeteciliğe 1950’li yıllarda başlayan Vasiliadis, Apoyevmatini gibi kendi hikayesinin de inişli çıkışlı olduğunu anlatıyor: “2002’de gazetenin sahibi öldü. 76 yıllık gazete kapanmasın diye beni Yunanistan’dan çağırdılar. Gazeteyi devraldığımda 80 nüsha satıyordu. Şimdi ise her Rum evine giriyor.” 

TÜRKÇE BAŞYAZI BİR JESTTİ

600 tirajlı 86 yıllık gazete Apoyevmatini’nin kepenklerini indirme tehlikesi yaşamasının nedeni Yunanistan’daki ekonomik kriz. Çünkü oradan gelen reklamlar kesilmiş ve gazetenin de dayanacak gücü kalmamış. Gazetenin yayınlandığı her gün 250-300 TL zarar ettiğini belirten Vasiliadis son günlerde gelen desteklerle ayakta kalmaya devam edeceklerini söylüyor. Vasiliadis, haziran ayının son haftasında Türkiye Ekonomik ve Sosyal Etütler Vakfı’nın (TESEV) düzenlendiği bir toplantıda gazeteyi kapatmayı planladığını söylediğinde destek yağmuruna tutulmuş: “Önce Prof. Dr. Baskın Oran aradı ve gazeteyi kapatma hakkımın olmadığını söyledi. Ardından Bahçeşehir Üniversitesi Öğretim Görevlisi Yrd. Doç. Dr. Cengiz Aktar gibi pek çok öğretim görevlisi öğrencileriyle birlikte destek olmaya başladı. Bilgi Üniversitesi öğrencileri Memet Ali Alabora, Rojin ve diğer sanatçılarla birlikte reklam filmleri çekmiş. Facebook ve Twitter’dan destek yağıyor. Öğrenciler harçlıklarından ayırıp okuyamayacakları bir gazeteye üye oluyor, bu beni çok duygulandırıyor. ‘Zamanında Rumları koruyamadık, en azından özür için onlardan kalan kültürümüzü koruyalım’ diyorlar. Hiç Rumca bilmeyen insanlar bile üye oldu. Bu sayede gazetenin ayakta kalmasını sağladık. Destek verenlere teşekkür etmek için gazete doğum günü olan 12 Temmuz’da tarihinde ilk defa Türkçe başyazıyla yayımlandı. Rumca bilmeyen abonelere jest yapmak istedim.”

Son 15 günde gelen destekle iki buçuk ay daha yollarına devam edeceklerini belirten Vasiliadis “Basın İlan Kurumu Genel Müdürü Mehmet Atalay destek ziyaretinde bulundu. O da bu ziyareti Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın önerisiyle yapmış. Gazetemizin Türkiye ve Yunanistan arasında köprü olduğunu, kapanmaması gerektiğini ve bu duruma bir çare bulunacağını anlattı” diyor. 

‘6-7 EYLÜL OLAYLARI SIRASINDA BİZ HİÇ ZARAR GÖRMEDİK’

Yıllar boyu inişli çıkışlı evreler geçiren gazetenin en parlak döneminin 1950-55 yılları arasında yaşandığını söyleyen Mihail Vasiliadis, çok partili dönemin kendilerine uğurlu geldiğini anlatıyor: “Halkoyu ile gelen Demokrat Parti ve Menderes hükümeti bize bambaşka bir açıyla baktı. İlişkiler düzeldi ama ardından 1955’te 6-7 Eylül olayları yaşandı. Tüm Rumlar bu durumdan etkilenirken Apoyevmatini de 15 gün süreyle çıkmadı. Aslında zarar görmeyen tek Rum gazete bizdik. Çünkü Suriye Pasajı’nın karşısında Rus Konsolosluğu vardı. Yine Kıbrıs Harekatı döneminde de Türk gazeteler ne yazıyorsa biz de ona göre bir baskı yaptık, taraf olmadık. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın göreve geldiği günden beri ise baskı görmüyoruz. Zaten Türkiye-Yunanistan ilişkileri de düzeldi ama eski hasarlar iki bin kişilik Rum nüfusu etkiliyor.”