Adil yargılanma baş talebiyle ölüm orucuna başlayarak hayatlarını kaybeden Mustafa Koçak, Helin Bölek ve İbrahim Gökçek’ten sonra başka ölümlerinin yaşanmaması için Change.org üzerinden imza kampanyası başlatıldı.

Avukatlar Ebru Timtik ve Aytaç Ünsal ile müvekkilleri Didem Akman ve Özgür Karakaya da ölüm orucuna devam ediyorlar.

Ön imzacıları arasında farklı toplumsal ve siyasal kesimlerden insanların bulunduğu imza kampanyasının çağrı metininde şu görüşlere yer verildi:

Helin, Mustafa ve İbrahim sadece hak ve adalet talep ettikleri için hayattan koparıldılar. Mustafa Koçak, bir gizli tanık ifadesine dayanılarak, işlemediği bir suç nedeniyle, tek celselik bir yargılama ile adil yargılanma hakkı tanınmadan ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırılmıştı. Adil yargılanma talep ediyordu. Talebi karşılanmadı ve yaşamı elinden alındı.

Helin Bölek ve İbrahim Gökçek de Grup Yorum’a konulan keyfi konser yasakları kaldırılsın, gizli tanık ifadeleri ile somut delil olmadan haklarında açılan davalar düşürülsün, adil yargılanma ve türkülerini özgürce söyleyebilme talepleri ile başlattıkları eylemleri sırasında haklı taleplerine cevap verilmeyerek ölüme gönderildiler. Yaşam hakkının korunmasından sorumlu devlet; bu sorumluluğunu pervasızca göz ardı ederek suç işledi. Acılıyız, öfkeliyiz.

Helin, Mustafa ve İbrahim’in kaybına karşı devleti yönetenlerin takındığı vurdumduymazlık ve düşmanca tutum, bu zulüm düzeninin, eğer durdurulamazsa, özgür, sömürüsüz, eşit, adil geleceğimizi katletme kararlılığını gösteriyor.

Pandemi süreci bir kez daha açıklıkla gösterdi ki onlar sadece para ve iktidar için yaşıyor; zulüm, ölüm, çile, faşizm doğuruyorlar. Bu süreç, Konya Seydişehir T Tipi Cezaevi’nde maruz kaldıkları baskı ve işkencenin son bulması için 5 Mayıs günü süresiz dönüşümsüz açlık grevine başladıklarını ve talepleri kabul edilmez ise eylemlerini ölüm orucuna çevireceklerini duyuran 6 mahpusta olduğu gibi bir hak arama yöntemi olarak açlık grevlerinin hapishanelerde yeniden ve endişe verici bir şekilde yaygınlaşmasına yol açıyor.

Bu taleplerin muhatabı olan iktidar, toplumsal muhalefetin dağınıklığı karşısında en pervasız ve zalimce tavırları takınmaktan çekinmiyor.

"Ölsünler!" diyecek kadar insanlıktan uzak bu pervasızlığı ancak hep birlikte mücadele ederek durdurabiliriz.

Bizler; Helin’in, Mustafa’nın ve İbrahim’in hak ve adalet taleplerini sahiplenmenin bu zulüm düzenini durdurmak için önemli bir adım olduğunu görüyoruz.

Nerede ve ne iş yaptığı, inancı, siyasi düşüncesi, cinsiyeti fark etmeksizin, insanım diyen herkesi, hepimizi ve geleceğimizi ilgilendiren bu hak ve adalet taleplerinin karşılık bulması için, halen hapishanelerde ölüm orucu sürdürmekte olan avukatlar Ebru Timtik ve Aytaç Ünsal ile müvekkilleri Didem Akman ve Özgür Karakaya’ya ses olmak ve onlar şahsında tüm zulme direnenlerin hak ve adalet talebini yükseltmek amacıyla bir araya geldik

Öncelikle devlete sorumluluklarını hatırlatıyor, temel hakları ve adaleti sağlamakla yükümlü olan devlete bu sorumluluğunu derhal ve öncelikle Ebru, Aytaç, Özgür ve Didem şahsında olmakla birlikte, herkes için yerine getirmesi çağrısında bulunuyoruz.

Dostlar, yükselttiğiniz hak ve adalet talepleri milyonlarca kalbi, vicdanı etkiledi. Geniş kesimlerin mücadele kararlılığı ile bir araya gelmesini sağladı. İbrahim’i eylemine ara vermeye ikna eden bu bir araya gelişleri, şimdi Helin’in, Mustafa’nın, İbrahim’in acılarına başka acılar eklenmeden genişletme, yayma ve yeni yol - yöntemlerle ilerletme zamanıdır.

Ölümlerimize aldırmayanlara hep birlikte; "SONUNA KADAR TALEPLERİMİZİN ARKASINDAYIZ, DUYMASI GEREKENLER, YÜZBİNLER, CANLARIMIZI EMANET ETTİĞİMİZ HALK BİZİ DUYDU. UĞRUNA ÖLECEK KADAR SEVDİĞİMİZ YAŞAMI BUNDAN SONRA MÜCADELE DOSTLARIMIZLA BERABER YÜRÜYEREK SAVUNACAĞIZ. BİZ KAZANACAĞIZ " diyelim.

https://www.change.org/p/t-c-adalet-bakanli%C4%9Fi-t%C3%BCm-insanlar-hak-adalet-ve-ya%C5%9Fam-i%C3%A7in-bir-imza-hep-birlikte-biz-kazanaca%C4%9Fiz