Elazığ’daki depremde enkaz altında kalan ve Suriyeli bir çocuk tarafından kurtarıldığını anlatan Nurdan Aydın, kendisiyle birlikte eşi Zülküf Aydın’ı da kurtaran Suriyeli üniversite öğrencisi Mahmud El Osman ile buluştu.

Tedavi altındayken paylaşılan videosu sosyal medyada gündeme oturan kadın, “Biz Suriyelilere taş atıyoruz ya, Mahmut isimli Suriyeli tırnaklarıyla toprağı kazıya kazıya elleri paramparça bizi enkaz altından çıkardı. Ben ölsem asla o çocuğu unutmam. Buradan çıktıktan sonra arayıp onu bulacağım” demişti.

‘O GÖZLERİNİ UNUTAMAM’

Evleri tamamen yıkıldığı için ailelerinin köyüne yerleşen Aydın ailesi ile Mahmud’un buluşması sırasında duygusal anlar yaşandı. Dürdane Aydın, kendisine teyit amaçlı Mahmud’un fotoğrafları gösterilince “Beni kurtaran bu çocuk. O gözlerini unutamam. Bizi buluşturun” dedi.

Nurdan Aydın, Mahmud’u görünce sarılıp ve ağladı. Mahmud El Osman’ın annesinin Suriye’de yaşadığını öğrenen Aydın “Sen hiç üzülme. Ben artık senin hem annenim hem de kardeşin. Seni artık bırakmam” diyerek sarıldı. Dürdane Aydın, enkaz altındayken eşiyle birbirlerine sarıldıklarını ve kurtarılmayı hayal bile etmediklerini söyledi. Aydın şunları anlattı:

“Yukarıdan gelen bir ışığı (Mahmud’un telefonu) görünce eşim ıslık çalıp yardım istemeye başladı. Mahmud, önce eşimi kurtardı sonra beni bulunduğum yerden çıkardı. O sırada elinin kanlar içinde olduğunu gördüm ama o bana halen ‘Abla cam var dikkat et, bir yerin kesilmesin’ diyordu. O bizim kahramanımız ve Hızır’ımız. Ben enkazdan çıktığımda eşime sürekli çocuk nerede diye sordum. Herkes kendi oğlumu ve kızımı sorduğumu sanıyordu ama ben onların annemlerde olduğunu biliyordum. Benim çocuk diye sorduğum kişi halbuki Mahmud’du.”

‘MAHMUD SONRA BAŞKALARINA YARDIM ETMEYE ÇALIŞTI’

Zülküf Aydın ise şunları söyledi:

“Ben Mahmud’un telefonunun ışığını görünce bağırıp yardım istemeye başladık. O zaman kurtulacağımızı anladık. Mahmud, üzerimdeki enkazı biraz aldıktan sonra onun yardımıyla enkazdan çıktım. Sonra eşimi çıkarmaya çalıştı ama bacağı sıkıştığı için çıkaramadı. Sonra çevredekiler Mahmud’u ayaklarından sarkıtarak eşimin olduğu yere doğru uzattılar ve Mahmud eşimi kurtarmak için çalıştı. Bizim için bu süre çok kısıtlı gibi oldu aslında ama meğerse eşim 3,5 saat enkazda kalmış ve Mahmud o süre zarfında hep çabalamıştı. Eşimi kurtardıktan sonra Mahmud başkalarına yardım etmeye çalıştı. Eşimi o sırada ambulansa bindirmek istedi ama o sürekli Mahmud’u bulup teşekkür etmeye çalışmıştı. Dün de olay yerine gidip Mahmud’u aramıştık ama bulamamıştık.”

Aydın, Mahmud’a “Sen hiç üzülme. Ben artık senin hem annenim hem de kardeşin. Seni artık bırakmam” dedi.

‘BENDEKİ YARALAR AĞIR DEĞİL’

İşten çıkıp spor yapmaya gittiği sırada depremin yaşandığını belirten Mahmud, şunları dile getirdi:

“Sarsıntı bitince ben de yıkılan bölgeye gittim. İnsanların sesini duydum. Sonra enkaz altından kadının ve eşinin sesini duydum. Ellerimle enkazı kaldırmaya çalıştım, çevredeki gençlerden de yardım istedim ve birlikte çalıştık. Önce adamı enkazdan çıkardık sonra kadının üzerine düşen parçaları çıkarmaya çalıştım. Kadının bacağının üzerine düşen büyük parçaları ellerimle kaldırdım, ondan sonra kadının bacakları serbest kaldı. Böyle olunca kaldırıp çıkardım. Ekipler de hastaneye götürdü.

Bendeki yaralar ağır değil. Zaten bir önemi de yok. Önemli olan onun kurtulması. Depremden sonra telefonum da kayboldu ama önemi yok. O insanların kurtulması benim için önemli. Telefonu olay yerindeyken ışık olarak kullanmış ve ablamızla eşi o telefonun ışığıyla kurtarılabileceğini anlamıştı. O yüzden bendeki yeri bambaşka.”

Suriyeli Mahmud 2 yıl önce Hama kentinden Hatay’a geldi ve üniversite eğitimi için 3 ay önce Elazığ’a yerleşti.