Darbe girişiminin ardından sokaklara çıkan grupların, polise teslim olan askerleri linç ederken ortaya çıkan görüntüleri tepki çekti.<br /> <br /> Askerler ‘Bize tatbikat var dediler’ derken, darbeciler tarafından zorunlu olarak askerlik yapan askerlerin kullanılmış olduğu yönünde bir kanı hakim.<br /> <br /> Vicdani Ret Derneği (VR-DER), konuya dair yazılı bir açıklama yaptı.<br /> <br /> VR-DER, zorunlu askerlik yasası gereğince emir altında olan askerlerin Kürt illerinde katliam yapıp, kentleri yıkarken "kahraman" ve öldüklerinde "şehit" ilan edildiğini, aynı emir-komuta zinciri altında darbe hareketinin içerisinde yer aldıktan sonra yakalanan veya teslim olan zorunlu askerlerin ise bu kez sokaklarda linç ve işkenceye maruz kaldığına dikkat çekti.<br /> <br /> Medyada, kafası kesilen asker fotoğrafları olduğuna dikkat çeken VR-DER, "Ölmeyi ve öldürmeyi reddeden vicdani retçiler, 'emre itaatsizlik' suçlamalarıyla yargılanırken, üstlerinin emirlerine itaat eden askerler şimdi 'vatana ihanet' suçlamasıyla karşı karşıyalar" dedi.<br /> <br /> Bu süreçte, askere gitmemenin, eline silah almamanın önemine işaret edilen açıklamada şu ifadeler yer verildi:<br /> <br /> "15 Temmuz gecesi Atatürk Havalimanı'nda 'vur de vuralım, öl de ölelim!' diyenler, sözde 'demokratik' bir amaçla sokağa çıkıp linç kültürünü örgütleyenler, 'kan dökenleri tebrik ediyorum' diyen politikacılar; militer ve para-militer bir şiddet sarmalının açıkça uygulamaya konulduğunu göstermektedir. Bu süreçte biz vicdani retçilere düşen, bir yandan eline silah almayı ve zorunlu askerliği reddetmek, bir yandan da sıkıştırılmak istendiğimiz bu şiddet sarmalına ve militarist dayatmaya karşı direnmektir."<br />