Hürriyet’te Cem MumcuTürk’ün Twitter’la imtihanı’ yazdı. Bakalım bunları okuduktan sonra hala tweet atacak özgüveni kendinizde bulabilecek misiniz?

 

Gerçek hayatta neyse ahvalimiz Twitter’da da aynen öyle suretimiz. İşte sanal sofralardaki en milli hasletlerimiz:

 

1. Zerafetten -ısrarla- yoksun olmak.

2. Mümkün oldukça -fırsat buldukça- ısrarla laf sokmak. Gerekiyorsa bunun için fırsat yaratmak.

3. Yerli yersiz koprolalik (kötü, pis, küfürlü) konuşmak. Ki yerinde kullanıldığında lezzetli ve anlamlı olabilir.

4. Histrionik yapının eski ama güzel tanımlamalarından birine uygun olarak ‘seksten başka her şeyi seksüalize etmek’. (Dikkat edin konu seks değilken bile!)

5. Konu cinselliğin kendisiyse olabildiğince duygudan sıyırıp, kirletmek.

6. Hoyratlığı marifet ve zeka gösterisi sanmak.

7. Olur olmaz herkese ve her şeye laf yetiştirmek.

8. Bilir bilmez her konuda ahkam kesmek.

9. Bir biçimde sevmediği herkese ulu orta hakaret ve küfür savurmak.

10. Birinin herhangi bir hatasını yakalamayı büyük bir iştahla beklemek.

11. Twitter’ı başka birçok anlamı olabilecek bir mecradan çok, gerek gıybet gerekse iftira konusunda yakalanmış bir fırsat olarak görmek.

12. Twittter’ı yüz yüze söylemeye cesaret edilemeyecek şeylerin söylenebildiği sahte bir cesaret alanı olarak değerlendirmek.

13. Sığ ve içeriksiz sloganlar fışkırtmak.

14. Komik olmak için her yolu mübah görmek.

15. Takipçi sayısı fazlalığını bir değer olarak algılamak ve bunun için gerekirse her şeyi yapmak.

 

MAHLAS ARKASINDAN SERBEST ATIŞ

16. Kendini filozof sanmak.

17. Saygıdan olabildiğince uzak olmak, hatta saygılı olmayı eziklik zannetmek.

18. Kendini bir birey olarak değil reyting kovalayan bir TV kanalı gibi görmek.

19. Nick’i ya da mahlası varsa onun arkasına sığınıp her şeyi sorumsuzca yapabileceğini sanmak.

20. Eleştirmeyi hakaret sanmak.

21. Fikirlerden çok insanlar üzerinden konuşmak.

22. Asla ve asla empati yapmamak.

23. Ciğer bekleyen kedi gibi alay edilecek, dalga geçilecek, aşağılanacak bir şeyler aranmak.

24. Kısaca ‘ağız ishali’ olarak tanımlayacağım lögoreik biçimde aşırı konuşmak.

26. Evde oturup “Ulan ne yapsam da ilgi çeksem, komik olsam” diye zorlamalı espri üretmeye çalışmak.

27. Duyarlı, sorumlu ve politik duruş sahibi görünme çabasıyla klişenin dibine vurmak.

28. Mevlana’yı bir Twitter fenomeni haline getirmek.

29. İçi boş spiritüel abuklamalar yazıp durmak.

30. “Allahım o kadar entellektüelim ki” dercesine zorlamalı, zortlamalı; sonu bir yere varmayan veya iki dakika sonra hafizalarimizdan silinecek cümleler kurmak.

 

YAZILMADIK HİÇBİR ŞEY HENÜZ YAŞANMAMIŞTIR

31. Gündemdeki meseleyi yakalayıp acilen popülist bir hashtag oluşturmak.

32. Sığ duygu sömürüsü ve kötü şiirlerle; ki ben bunlara şiör diyorum; kurnazca popüler numaralar çevirmek.

33. Yazdığı tweetin ne kadar ilgi çektiğini deli gibi takip edip, beklediği ilgiyi ve retweet sayısını bulamayınca yazdığını silmek.

34. Twitter’ın mantığıyla tamamen çelişir bir biçimde kimseyi izlememek ve bunu bir ‘önemli olma hali’ olarak görmek.

35. Kendi kendinin medyası olmak.

36. Evden çıkıp plastik terliklerle ekmek almaya gittiğin bakkaldan bile check in olmak isteyecek hale gelmek.

37. Bir şey yediğin zaman, bir şey kutladığın zaman, bir yerde bulundugun zaman, bunu belirtmezsen hiç yaşanmamış gibi hissetmek. Yani her ne yapıyorsan bunu ‘offical-resmi’ hale getirmek. Sözü geçen olayı, yeri, kişiyi, yemeği tweet’lemediysen onu yaşanmamış saymak.