Türkmen Kalkınma Partisi Başkanı Muhammed Saadettin İlhanlı, Irak Türkmen Cephesi’nin (ITC), Ankara’ya yanlış bilgi verdiğini iddia etti.

Irak Bölgesel Kürdistan Yönetimi’nin 25 Eylül’de  gerçekleştirdiği bağımsızlık referandumu Türkmenleri ikiye böldü.

Türkmenlerin bir kanadı Referandum Yüksek Konseyi’nde yer alıp bağımsızlığa tam destek verirken, bir diğer kanat referanduma karşı çıkarak bunun Kerkük için tehdit olacağını savundu.

Bir kısım Türkmenlerin tavrı her zaman Türkiye’nin tavrına bağlı oldu ve Kerkük, Telafer ve diğer bölgelerdeki Türkmenlerin korunması gerekçesiyle askeri tehditlerde bulunuldu.

Referandum Yüksek Konseyi’nde Türkmenleri temsil eden Muhammed Saadettin İlhanlı, referandumla ilgili daha önce Türkiye’yi bilgilendirdiklerini söyledi.

Rûdaw’a konuşan İlhanlı, “İki yıl önce yapılan toplantıda da Türkiye medyasına verdiğimiz demeçlerde de Türkiyeli yetkilileri, Kürdistan’da referandum yapılmasının güçlü bir ihtimal olduğunu ve buna destek olacağımız konusunda bilgilendirdik. Çünkü Kürtlere yakınlık bizim için en iyi seçenekti” dedi.

ITC’nin 2003’ten sonra Şiileşen Bağdat’a yakınlık siyasetinin Türkmen halkının çıkarına olmadığını savunan İlhanlı, “Türkmenler gözardı edildi. Bağdat’ın denetimindeki bölgelerde talan ve istikrarsızlık baş gösterdi. Bunu da net bir dille Ankara’daki yetkililere ilettik” dedi.

Türkiye’nin Kürdistan Bölgesi’ne yönelik sert tutumu hakkında ise İlhanlı şunları söyledi:

“Türkiye, Türkmen Cephesi üzerinden yanlış bilgiler alıyor. Ahmed Davutoğlu’nın Dışişleri Bakanı olduğu dönem Türkmen konusu öne çıkıyordu ama bu dönem Türkmen konusu Türkmen Cephesi üzerinden öne çıkıyor. Örneğin Türkiye Dışişleri Bakanı Bağdat’a ve Erbil geldiğinde sadece Şii Türkmen partileriyle görüştü. Türkmen Cephesi, başka kimseyle görüşülmesine izin vermedi.”

ITC’nin, Türkmen dosyasını Kerkük’le sınırlandırdığını belirten İlhanlı, “Siyasi ve maddi destek almaya devam etmek için Türkmen meselesini tekeline almış durumdalar. Hem diplomatik kanallardan hem de Türkiye medyası üzerinden, Türkiye’nin bölgedeki en güçlü müttefikinin Kürdistan Bölgesi olduğunu açıkça söyledik. Bağımsızlık ilan edildiğinde de en güçlü ülke ve müttefik olacaktır” dedi.

Türkmen Halk Partisi Başkanı İrfan Kerküklü de ITC yetkililerini, Türkiye’ye yanlış bilgi vermekle eleştirdi.

Kerküklü, “Referandum günü Bağdat ve Ankara’dan birçok sert demeç verildi. Ama 25 Eylül, Kerküklüler için en sakin gündü. Türkmenlerin çoğu referanduma katılarak ‘Evet’ oyu verdi. Çünkü halkımızın çıkarı Bağdat’la değil Kürdistan’ladır” ifadelerini kullandı.

Referandumdan sonra Bağdat’ın, Kürdistan Bölgesi hava sahasını uluslararası uçuşlara kapatması, Kerkük ve Erbil’de yaşayan Türkmenlere de zarar verdi. ITC bu konuda da Bağdat’tan yana tavır sergiledi.

ITC’nin Erbil İl Başkanı ve Erbil İl Meclisi Başkan Yardımcısı Azad Kureci, parti lideri Erşed Salihi’nin talimatıyla partiden uzaklaştırıldı.

Erbil İl Meclisi Türkmen Listesi Üyesi İmad Refet, “Bize göre Türkmen halkının Kürdistan’a yakınlaşması, Türkmenler için altın dönemdir. Kürdistan’ın bağımsızlığı da Türkmenlerin çıkarınadır” diyor.

ITC Erbil Milletvekili Aydın Maruf ise eleştirilere, “Türkiye’nin Kürdistan Bölgesi’yle ilişkileri kötüydü, daha sonra düzeltti ve sağlamlaştırdı, bunu bize sormadı. Şimdi de ilişkiler bozulurken bize zormuş değil” sözleriyle yanıt verdi.

(Kaynak: Rudaw)