Kadir Has Üniversitesi Uluslararası İlişkiler Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Serhat Güvenç, ABD ile Rusya arasında Suriye üzerinden artan gerilime ilişkin değerlendirmelerde bulundu.

Kimyasal silah iddialarının ardından yükselen tansiyonu değerlendiren Güvenç, sorunun diplomatik ve müzakereye dayalı çözüm ihtimalinin yüksek olduğunu ifade etti.

Güvenç “Çatışma ihtimali de hâlâ var tabi, bunu yadsıyamayız” dedi.

Türkiye’nin bölgedeki pozisyonuna değinen Güvenç, “Türkiye bir yandan, Esad rejiminin gitmesini istiyor. Bu anlamda, siyaseti Fransa ve ABD ile örtüşüyor. Ama öte yandan, Suriyeli Kürtler konusunda da, beklediği desteği ya da sempatiyi bir tek Rusya’dan bulabiliyor. Bu çelişkileri yönetmek çok zor. Dolayısıyla Türkiye açısından bir kez daha ağır sınav bu” ifadelerini kullandı.

‘TANSİYONU ÖNCE YÜKSELTTİ SONRA DÜŞÜRDÜ’

ABD Lideri Trump’ın gerilimi yükselten “Rusya hazır olsun” tweeti sonrasındaki gelişmeleri değerlendiren Güvenç, “Trump’ın ilk tweeti ile birlikte işler bir hayli sertleşti. Ama Trump da kısa bir sürede geri adım anlamına gelebilecek bir açıklama yaptı. Dolayısıyla ortalık biraz daha sakinleşmiş gözüküyor” dedi.

Evrensel’den Şerif Karataş’ın haberine göre, “Sanıyorum bu aşamada diplomatik, müzakereye dayalı bir çözüm bulma ihtimali yüksek” diyen Güvenç devamında şunları söyledi:

“Ama bu şey gerçeğini değiştirmiyor. ABD, Fransa ve İngiltere’nin sahada desteklediği askeri güçler, ciddi ve önemli bir yenilgi almış durumdalar, dolayısıyla Suriye’deki nihai durumu, yani rejimin kazanımlarını etkileyecek bu. Bu anlamda bir çaresizlik var. Son bir hamle denemesiydi, sanki yapılmayacak. Çünkü Rusya bu işin maliyetinin ne kadar yüksek olduğunu, hangi noktalara tırmanabileceğini ifade etmiş oldu. Dolayısıyla Rusya da, özellikle İsrail’i bu konuda uyardı. Olayı tırmandırmama konusunda. Şuan üç gün öncesine göre daha sakinleşmiş bir ortamdayız. Ama çatışma ihtimali de hâlâ var tabi, bunu yadsıyamayız.”

‘MACRON HALEFİNİN YAPAMADIĞINI YAPMAYA HEVESLİ’

Fransa’nın ABD’nin yanında aldığı pozisyonu da yorumlayan Prof. Dr. Güvenç, “Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron halefi eski Cumhurbaşkanı François Hollande’den farklı bir politika geliştirdi. Halefinin yapamadığını yapmaya hevesli. Özellikle Fransa’nın ABD’nin müdahalesine sıcak baktığını söyleyebiliriz. Bu anlamda, bir saldırı ve cezalandırıcı bir hamle hâlâ şaşırtıcı olmaz. Ama ölçeği dünyayı genelini etkileyecek boyutta olmayabilir” ifadelerini kullandı.

‘ÜÇÜNCÜ DÜNYA SAVAŞI’

Trump’ın attığı tweet sonrası yapılan açıklamalar üzerinden üçüncü dünya savaşı tartışmalarına ilişkin de Prof. Dr. Güvenç şunları söyledi:

“Üçüncü dünya savaşı çok yüksek maliyetlidir. Ortada, hiç kimsenin siyasetinin kazanamayacağı bir ortam var. Biz buna tırmanma merdiveni diyelim, çok alttan başlayan krizin çok kısa sürede stratejik nükleer saldırılara dönüşme ihtimali yüksektir. Taraflar bunu biliyorlar. Rusya da bu tırmanma işinden kaçınmayacağını ortaya koydu. Buna hazır görünüyor. Dolayısıyla üçüncü dünya savaşı senaryoları bana sorarsanız, ihtimal dışında değil, ama pek olası değil. Öyle bir risk yok. Ama bir şey yapmak zorundalar, ne yapıp edip edeceklerini onu da bekleyip göreceğiz.”

AKP HÜKÜMETİNİN ÇELİŞKİLERİ YÖNETMESİ ZOR

AKP Hükümetinin Suriye’deki gelişmeler içindeki durumuna ilişkin de Prof. Dr. Güvenç şunları söyledi: “Türkiye’nin Suriye konusunda çelişen öncelikleri burada da karşımıza çıkıyor. Türkiye bir yandan, Esad rejiminin gitmesini istiyor. Bu anlamda, siyaseti Fransa ve ABD ile örtüşüyor. Ama öte yandan, Suriyeli Kürtler konusunda da, beklediği desteği ya da sempatiyi bir tek Rusya’dan bulabiliyor. Dolayısıyla burada önceliklerini ABD ile çelişiyor. Bu çelişkileri yönetmek çok zor. Dolayısıyla Türkiye açısından bir kez daha ağır sınav bu. Hem ABD ile hem de Rusya ilişkilerini Suriye üzerinden nasıl yürütecek? Bu ciddi bir gerilim yaratıyor ve baskı yaratıyor Türkiye üzerinde.”

Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov’ın “Türkiye’nin Afrin’i Esad’a vermesi” yönündeki açıklamasının zamanlamasını enteresan olarak değerlendiren Güvenç, “Türkiye, Suriye rejiminin kimyasal silah kullanmasına karşı bir cezanın gelmesi gerektiğini düşünüyor. Ama destekleyici bir tutum takınabileceğinin işaretlerini verir vermez Lavrov da Afrin işaretini ortaya atıverdi. Dolayısı ile bunlar bu süreçteki pazarlıkların bir parçası gibi geliyor. Dolayısıyla Rusya’nın ve ABD’nin yeşil ışığı olmadan bu hamleleri yapması çok zor. Bir başka ihtimalde bu ülkelerin sahada silahlı çatışmaya girmesi durumunda Türkiye’nin önüne bir takım fırsatlar çıkabilir. O fırsatları değerlendirmek üzere bu hamleler yapılabilir. Aksi taktirde çok zor.”

Kaynak: Evrensel