TÜİK araştırmasında "en mutsuz kent" olan Diyarbakır’da yurttaşlar, mutsuzluklarının nedeninin Kürt sorununun çözümsüzlüğü ve savaş politikaları olduğunu belirtti.

Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK), "Yaşam Memnuniyeti Araştırması" verilerinde en mutsuz illeri açıkladı. Buna göre “en mutsuz kent” Diyarbakır oldu. Kent nüfusunun yüzde 24,75’i hayatından memnun olmadığını kaydetti. Diyarbakır'ı sırasıyla Dersim, Urfa, Mardin, Muş, Bitlis ve Batman gibi bölge kentleri izledi. 

KÜRT SORUNU VE EKONOMİ 

Ceylan Şahinli ve Mehmet Güleş'in MA'da yer alan haberine göre "Neden mutsuzsunuz" sorusununa “Mutsuz olmamızın sebebi ortada değil mi?" diye yanıt veren Cihan Doğru adlı genç, kendisinin de mutsuz olduğunu kaydetti. Mutsuzluğunun en önemli sebeplerinden birinin ekonomik sıkıntılar olduğunu aktaran Doğru, "Eskiden mutluydum. Her şey de yerindeydi. Ama şimdi sokağa çıkamıyorsun. Yaşananlar siyasi krizden kaynaklı” dedi. 
 
Doğru, "Onlar (iktidardaki siyasi partiler) isterse biz mutluyuz, istemezlerse mutsuzuz. Sokağa cebinde para olmadan çıkamıyorsun. Meclis'te kürsüye çıkıp söylüyorlar; Kürt sorunu yok diye. Ben şahsen yaşadım biliyorum. Kürt sorunu var. Diyarbakır dışına çıktığınızda ırkçılığı görüyorsunuz. Kimse sizi istemiyor. Kürt sorunu her yerde var. Bugün başka bir şehre gittiğiniz zaman Kürtçe konuşamıyorsunuz. Ötekileştiriliyorsunuz” şeklinde konuştu. 

IRKÇILIK 

İşsizliğe ve geçim sıkıntısına dikkati çeken Muhammed Çavdar, "Devlet de keyfini sürüyor. Kayyım her şeyi yedi bitirdi” dedi.

Mutsuzluk oranının yüksek olmasının nedenin Kürt sorunu olduğunu kaydeden Çavdar, "Kürtlerin hakkı hiçbir zaman ödenmez. Kürtleri dışlıyorlar. Mesela Amedspor'a çok ırkçılık yapıyorlar. Onları otele bile almıyorlar. Çünkü onlar Kürt. Mutsuzuz. Antalya’da çalışıyorum. Kendi memleketimde bile çalışamıyorum. 2 bin TL’ye çalışan insan var burada. Bunu devlet de görüyor. Devlet de işbirliği yapıyor, hiç ses etmiyor. Bize çok haksızlık yapıyorlar. Siyasi yolla, her şeyle... Diyarbakırlı olduğumuzu söylediğimizde hiçbir yerde çalıştırmıyorlar" ifadelerini kullandı. 

İNSANLARIN GELECEKLERİ YANMASIN

Diyarbakır'ın sorunlarına karşı adım atılmadığını düşünen Abdulkadir Erdoğan, "Öyle yapılsaydı bugün Diyarbakır’da olmak İstanbul’da, Samsun’da, Ankara’da olmaktan daha kıymetli olurdu. Diyarbakır’ın itibarıyla oynayan kimseye hakkımızı helal etmiyoruz. Bu sükunetin ve zulmün ortadan kaldırılması, savaşın bitmesi gerekiyor. Diyarbakır’daki insanların gelecekleri yanmasın” dedi. 
 
Bölgedeki mutsuzluk oranlarının yüksek olmasının nedeninin Kürt birliğinin sağlanmaması olduğunu söyleyen Namıh Şanlı, "Birlik olursak zaten bir arada barış içinde, kardeşçe yaşayabiliriz” diye belirtti. 

‘BASKI SÜRDÜKÇE MUTLULUK YOK’

Bölge kentlerinde mutsuzluğun nedeninin ekonomik, siyasal, kültürel sorunlar olduğunu kaydeden Hasan Esen ise, "Bölgede insanlar hem ekonomik hem siyaseten hem kültürel hem de coğrafik anlamda bitmişler. İnsanların mutlu olması bir hayli zaman ister. Çünkü bölge her türlü şiddete maruz kalmıştır. Yoksulluk, adaletsizlik, hukuksuzluk ne derseniz bu bölgede mevcut. Kürtler de burada eziliyor. Yani bu iktidar olduğu müddetçe de düzelmesi mümkün olmayacaktır. Ancak başka bir iktidar gelirse belki. Kürtler üzerindeki baskı ve sömürü devam ettiği müddetçe bu halkın mutlu olması mümkün olmayacak. Ancak bunlar düzelirse olur. Yüzde 27 de az bir rakam, halkın yüzde 65-70’i mutsuzdur” diye konuştu.