CHP Balıkesir Milletvekili Mehmet Tüm, 'tarafsız’ kamu yayıncısı TRT’nin ‘iktidarın yayın organı haline geldiği’ gerekçesiyle TRT adına yapılan zorunlu vergi kesintilerinin kaldırılması için TBMM Başkanlığı’na kanun teklifi verdi. Tüm, kurum 'tarafsız yayın' yapmayacaksa adının değiştirilmesini talep etti. 

Gazete Duvar'da yer alan habere göre, TRT’nin en son Adalet Yürüyüşü için kullandığı KJ’deki ‘sözde’ ifadesini hatırlatan CHP’li Tüm şunları söyledi:

“Milyonların yüreğinde umut yeşertmiş yürüyüşümüz için ‘sözde’ ifadesini kullanan TRT, ‘sözde’ resmî ve tarafsız bir devlet televizyonu ama yıllardır iktidarın yayın organı gibi çalışıyor. Kanaldaki tartışma programlarında muhalefeti terörle ilişkilendirmek adına birtakım kişilere sürekli Saray amigoluğu yaptırılıyor, toplumsal muhalefeti baskılamak ve susturmak adına saldırgan bir yayın politikası izleniyor. TRT adında yazan Türkiye ismini bu yayıncılık anlayışıyla artık hiçbir şekilde hak etmemektedir. TRT ya kendi ismiyle uyumlu şekilde gerçekten tarafsız, bağımsız ve yasalarda belirtildiği üzere iktidardan tümüyle özerk hale getirilecek şekilde yeniden düzenlenmeli ya da en azından dürüstlük adına ismi ‘T-RTE’ veya ‘Reisinin Sesi’ olarak değiştirilmelidir. Diğer taraftan, TRT’nin memur alırken mülakatlarda yaptığı adaletsizlikler, toplumsal değerleri suistimal eden yayınları gibi birçok konu da yine kurumun itibarını çok ciddi şekilde zedelemiştir. Biz yürüyüşte bu kişilerin halkın vergileriyle yandaşlık yapmasın diye de ‘adalet’ dedik ve ben bu adaletsizliğin bir nebze giderilmesi adına TRT için halktan alınan zorunlu kesintilerin kaldırılması için kanun teklifi veriyorum.”

TRT’nin ‘taraflı yayınlarıyla toplumsal bütünleşmeyi de engellediğini’ belirten CHP’li Tüm’ün kanun teklifi gerekçesinde şu ifadeler yer aldı:

“Gelirinin yüzde 86’sı yurttaşlardan kesilen vergilerle finanse eden ve Anayasanın 133. Maddesi ve 2954 Sayılı Türkiye Radyo Televizyon Kanunu uyarınca tarafsız bir kamu tüzel kişiliğe sahip olması gereken Türkiye’nin tek kamu yayın kuruluşu TRT’nin muhalif parti ve oluşumlara yönelik bu saldırgan tutumu, kamuoyunda TRT’nin kurumsal varlığını sorgulatır hale getirmiş ve sosyal medyada ‘TRT kapatılsın’, ‘TRT özelleştirilsin’ gibi kampanyaların konusu haline getirmiştir. Toplum nezdinde itibarını ve kurucu ilkelerini kaybeden ve bir partinin adeta yayın organı haline gelen TRT’nin yurttaşlardan alınan yüksek vergilerle finanse edilmesi hukuka aykırı bir durum oluşturmaktadır ve ‘fiili duruma hukuki bir yol aranması’ ihtiyacını doğurmaktadır.”