İntihara sürüklenen İpek Er için eylem yapan Mersin Kadın Meclisleri, “Bir hafta önce toplum baskısıyla tutuklanan fail neden serbest bırakıldı?” diye sordu.
Mersin Kadın Meclisleri, Uzman Çavuş Musa Orhan’ın cinsel saldırıda bulunarak intihara sürüklediği İpek Er’e ilişkin açıklama yaptı. Özgecan Aslan Barış Meydanı’nda bir araya gelen kadınlar, “Asla yalnız yürümeyeceksin” pankartı ile “Kadın cinayetlerini durduracağız”, “İstanbul sözleşmesi 6284 uygulanacak, kadınlar eşit yaşayacak” ve İpek Er’in fotoğraflarının bulunduğu dövizler taşındı.
Mersin Kadın Meclisleri üyesi Fatma Menteş, İpek Er’in henüz 18 yaşında olduğunu hatırlatarak, “Bir hafta önce toplum baskısıyla tutuklanan fail neden serbest bırakıldı? Süreç neden gizlilikle yürütülüyor?” diye sordu. “Cinsel şiddet ve fiziksel şiddet uygulayan faillerin her biri ‘İstediğin yere şikayet et, bana bir şey olmaz. Daha öncede yaptım’ gibi cümleler kurabiliyor” diyen Menteş, kadına yönelik şiddet karşısındaki cezasızlık, yetkililerin titizlikle süreci işletmemesi sonucu böyle olduğunu söyledi.
Cezasızlığın yayılması, kadınlara şiddet uygulanabilir fikrini verdiğini ve failleri cesaretlendirdiğini kaydeden Menteş, “İpek’in yaşadıklarının ardından Musa Orhan'ın onca delile rağmen savcılığın baronun itirazlarına rağmen hala serbest bırakılmasının arkasında ne var? Toplumun sorduğu sorulara bir yanıt verilememesi işte cezasızlığı ve şiddeti normalleştiriyor. Toplum sosyal medya üzerinden adaletin peşine düşüyor. Biz böyle olsun istemiyoruz. Mahkemeler sosyal medyaya göre karar versin demiyoruz ama tüm toplumun bildiği konular gizlilikle, şüpheler içinde yürütülünce açığa çıkarmak için sosyal medyaya sarılıyor insanlar” diye konuştu.
Ardından konuşan Güneş Doğan ise faillere cesaret veren, "yaparım bir şey olmaz" denmesini sağlayan şeyin cezasızlık politikası olduğuna işaret etti.
İpek Er’in gündemde tutulmasından kimsenin rahatsız olmaması gerektiğini dile getiren Doğan, “Bir rahatsızlık konuşulacaksa o da bunca gelişmeden sonra hala Musa Orhan'ın serbest bırakılmasından doğan toplumun rahatsızlığıdır. Biz kadınlar olarak geleceğimizi inşa etmeye çalışırken şiddet tehdidiyle, cinsel saldırı tehdidiyle, ölüm tehdidiyle burun buruna yaşamak istemiyoruz! Ölmek istemiyoruz! Yaşamak İstiyoruz! İstanbul Sözleşmesi'nin tartışmaya açılmasının sonucudur İpek’in yaşadıkları ve onca itiraza rağmen hala Musa Orhan'ın tutuklanmayışı. Bu yüzden İstanbul Sözleşmesi'nin her bir maddesini uygulatana kadar meydanlarda olacağız. Kadınlar bilsin, asla yalnız yürümeyeceksiniz” ifadelerini kullandı.
Kaynak: MA
