Uzun yıllar Göbekli Tepe kazılarını yürütmüş, 2014 yılında yitirdiğimiz kazı başkanı Prof. Dr. Klaus Schmidt’in çalışma arkadaşı ve eşi, arkeolog Çiğdem Köksal-Schmidt, Göbekli Tepe arşivinde çalışma yapmasına yetkililer tarafından engel çıkarıldığını belirterek bu duruma tepki gösterdi.

Sosyal medya hesabından tepkisini dile getiren Almanya'da araştırmalarına devam eden Çiğdem Köksal-Schmidt, Prof. Klaus Schmidt’in arkasında düzgün bir arşiv bırakmak istediğini aktararak, bu talebine müze yönetimden olumlu yanıt alamadığını belirtti.

“Kazı ve araştırma kimin umrunda ki artık? Üzerinde tepindiğiniz Göbekli Tepe’ye eşimle birlikte 20 yılımızı verdik, insaf! Klaus’dan da işlerini bitiremediğim için özür dilerim” diyen Köksal-Schmidt, sosyal medya hesabında şunları yazdı:

“Klaus’un endişesi kazıyı, eser depolarını, yayınları düzenli bir şekilde arkasında bırakmak, projeyi devam ettirecek yeni nesillere kolay ulaşılabilir verileri iletmekti. Onun ardından bir buçuk senedir özellikle yayına yönelik, depoda bekleyen eserlerin belgelenmesi, incelenmesi konusunda kendimi sorumlu hissettim, bitirmem, düzenli bırakmam gereken işler vardı. Ancak bu yıl, kendimi tekrar hazır hissettim Urfa’ya çalışmak için gitmeye... Ama yapılan başvuruda önce ekip listesinden ismimi sildirmiş birileri, ayrıca başvuru yapın dediler depo çalışmaları için, onu yaptım beş haftadır iki satır yazıyı yazıp göndermeyip, benimle, yarın arayın, on dakika sonra arayın diye adeta dalga geçtiler…

Bugün nihayet yazı geldi, Urfa Müze Müdürlüğü yapacağım çalışmaya kısıtlama getirmişmiş, efendim 1995-2014 yılları arasında bulunan eserleri değil, şimdilik sadece 1995-2000 yılları arasında bulunanları çalışabilirmişim. Neden? Maksat eğlence olsun işte!

Kazı görmemiş, arkeoloji okumamış insanlara emanet edin siz bilimsel çalışmaları, böyle dalga geçilsin araştırmacılarla. Kazı gören birileri olsa etüdlük eserleri yıllarına göre değil, tipolojilerine göre veya bulundukları toplama birimine göre veya hammaddesine göre çalışacağımızı bilirlerdi en azından. Ama kazı ve araştırma kimin umrundaki artık, millet birbirini çiğneyecek Göbekli Tepe’yi nasıl paylaşalım diye. Bir de üstüne, gönderdiğimiz yazıyı beğenmediyseniz bir daha başvurun dediler pişkin pişkin telefonun öbür ucundakiler...

Utanın kendinizden! Üzerinde şu an tepindiğiniz Göbekli Tepe’ye eşimle birlikte 20 yılımızı verdik, insaf! Kısacası yetti bana artık… Klaus’dan da özür dilerim bir dahaki ilk buluşmamızda, işlerini bitiremediğim için…” (Kaynak: kulturservisi.com)