Erzurum'un Hınıs ilçesinde bulunan doğal kanyonlar, adeta saklı bir cennet. Turizm açısından yeterince tanıtımı yapılamayan kanyonlar, yıllardır turizme açılmayı bekliyor.

İlk yerleşim yeri olan ve yöre halkı tarafından "Kilisedere Mahallesi" olarak adlandırılan Hınıs Çayı vadisi ile Hınıs Kalesi (Bahçe Mahallesi) arasında bulunan kanyonlar, keşfedilmeyi bekliyor.

Kanyonların oluştuğu vadide, Ermeniler'den kalma tarihi kilise ise Selçuklular döneminde restore edilerek Ulu Camii olarak kullanılmakta.

'HINIS ÖZGÜN BİR YERLEŞİM YERİ'

İlçe tarihi ve kanyonlarına ilişkin bilgi veren DTK Ekoloji Komisyonu üyesi İrfan Keskin, ilçenin özgün bir yerleşim yeri olduğunu ifade etti.

Keskin, kanyonların bulunduğu Kilisedere Mahallesi hakkında, "Tarihte burada iki tane kilise olması nedeniyle Kilisedere Mahallesi denilmiştir. Ama şimdiki ismi Köprübaşı Mahallesi. Burada kiliseler yıkılmakla kalmamış mahalle isimlerine de tahammül edilmemiştir. Eski kilise şuan cami" diye konuştu.

'DOĞA HARİKASI KANYONLAR TANITILMALI'

Hınıs kanyonlarının dünyaya tanıtılabilecek nitelikte olduğunu belirten Keskin, şöyle devam etti:

"Dünyanın en güzel kanyonlarından biri de Hınıs kanyonları. Bu kanyonların oluşumu dördüncü jeolojik zamanda meydana gelmiş. Kanyonlar akarsuların ve rüzgarın aşındırmasıyla oluşmuştur. Bir doğa harikasıdır."

'TURİZME AÇILMASI ŞART'

Hınıs kanyonlarının turizme açılmasının önemine dikkat çeken Keskin, "Kanyonların turizme açılmayışının nedeni, önceki yerel yönetimlerin doğaya kültüre uygarlığa bakış açısıdır. Doğaya, kültüre yapancı yönetimler işbaşına geldiğinden, bu güne kadar muhteşem doğa görüntüsüne sahip kanyonlar ülkeye, UNESCO'ya tanıtılmadı" diye konuştu.

Kaynak: DİHA