Urfa'nın Suruç ilçesi Amara Kültür ve Sanat Merkezi'nde Kobanili çocuklara oyuncak götüren Sosyalist Gençlik Dernekleri Federasyonu (SGDF) öncülüğündeki gençlere yönelik 20 Temmuz 2015 tarihinde düzenlenen canlı bomba saldırısı 34 genç yaşamını yitirmişti.

Suruç'ta 34 gencin yaşamını yitirdiği canlı bomba saldırısına ilişkin açılan davanın ilk duruşması 4 Mayıs’ta görülecek.

İlk duruşma öncesinde Suruç Aileleri İnisiyatifi Diyarbakır’da basın toplantısı düzenledi. İHD Diyarbakır Şubesi’nde düzenlenen toplantıya HDP Diyarbakır Milletvekili Ziya Pir, ESP, SGDF, DTK ve aileler katıldı.

 ‘SURUÇ DAVASINI SAHİPLENMELİYİZ’

Katliamdan yaralı kurtulan Erkan Keskin, Suruç’ta yaşanan katliamın üzerinden bunca zaman geçmesine rağmen hala adaletin yerini bulmamasının kendileri açısından çok acı veren bir durum olduğunu ifade etti.

Keskin, “Katliamın izini rumuzda yaşayanlar olarak, bu davanın takipçisiyiz. 4 Mayıs’ta Hilvan’da görülecek davaya herkesi davet ediyoruz. Suruç katliamının failleri açığa çıkarılsaydı 10 Ekim Ankara katliamı yaşanmazdı. Suruç katliamından sonra ilk kez bir dava görülecek. Onun için bu davayı çok güçlü sahiplenmeliyiz” dedi.

‘ONLARIN HAYALLERİNİN PEŞİNDE OLACAĞIZ’

Ardından hazırlanan basın metnini okuyan Suruç Aileleri İnisiyatifi Sözcüsü Mesut Çeki, 20 Temmuz 2015’ten bu yana hep aynı acı ile uyandıklarını dile getirdi. Çeki, “33 düş yolcusunun anılarına ve hayallerine tutunarak ayakta duruyoruz. Onların kardeşliğe ve dayanışmaya olan inançları, insanlık değerlerine sıkı sıkıya bağlılıkları bizi hayata daha büyük bağlarla bağlıyor. Onların hayallerinin peşinde bizler de olacağız” diye konuştu.

‘KATLİAMDAN SADECE 3 KİŞİ SORUMLU TUTULDU’

Katliamın üzerinden 20 aya yakın bir zaman geçtikten sonra savcılık soruşturması tamamlanıp davanın açıldığını dile getiren Çeki, 20 aya yakın bir zaman boyunca soruşturma yürüttüğünü ileri süren savcılık, böylesi bir katliam için sadece 3 kişiyi sorumlu olarak bulduğunu söyledi.

Keçi, “Suruç Emniyet Müdürü Mehmet Yapalıal hakkında katliamda ihmali bulunduğu gerekçesi ile geçtiğimiz aylarda 7 bin 500 TL para cezası verilmesi gibi, yargı adeta acılarımızla dalga geçmektedir. Ancak bu 20 ay içerisinde Suruç katliamında yakınlarını kaybedenler ve Suruç katliamından yaralı olarak kurtulanlar birçok kere gözaltına alındılar, tutuklandılar. Herkesin gözü önünde gerçekleşen Suruç Katliamı ile ilgili tek bir kişiyi bile yakalamayan yargı, konu yaralılar, aileler olunca gözaltılar, tutuklamalar yapmakta hiç tereddüt etmediler” ifadelerini kullandı.

‘ÇOCUĞUMUN KATİLİNİ İSTİYORUM’

Son olarak konuşan Suruç’taki saldırıda yaşamını yitiren Murat Yurtgül’ün annesi Şemsa Yurtgül ise şunları söyledi:

 “Benim çocuğum oraya kavga etmeye gitmemişti. Oğlum savaş için de gitmemişti. İnsanlık için gitmişti. Kobanê için gitmişti. Çocuğumu öldürdüler. Ben bu davanın takipçisi olacağım. Oğlumun katilini istiyorum. Bastonla da gezsem çocuğumun katilini bulmadan bu davadan vazgeçmeyeceğim. DAİŞ yaptı diyorlar. Ama ben DAİŞ’in tek başına yaptığına inanmıyorum. DAİŞ’in arkasında da birileri var. Çocuğumun cenazesini almaya gittiğimde etrafımız TOMA’larla sarıldı. Gazlar sıkıldı. Ama katliamı yapanlarla ilgili tek bir görüntü yok. Herkese sesleniyorum bu davayı sahiplenelim. Yanımızda olsunlar adalet isteğimizi haykıralım.”

(Kaynak: Dihaber)