Soma’da 301 işçinin hayatını kaybetmesi ile sonuçlanan işçi katliamının dört gün sonrasında, basına “avukatların tekme tokat gözaltına alınması” olarak yansıyan olay sırasında 13 yaşındaki çocuğu da gözaltına almak isteyen polislere "Onu bırakın!" diye bağırdığı için hakkında idari soruşturma açılan Soma Linyit Lisesi’nde görev yapan 35 yıllık beden eğitimi öğretmeni Ayşegül Ersoy, Kırkağaç Gelenbe Ş. Eşref Ortaokulu’na sürgün edildi.

POLİSE "ÇOCUĞU BIRAKIN" DEYİNCE BENİ ALDILAR

Kendisine yapılan tebligatta belirtilen kararname ile sürgün edildiğini öğrenen ve yaşanan hukuksuz sürgüne ilişkin olarak Çağdaş Ses internet sitesinden  Ece Sevim Öztürk'e konuşan öğretmen Ersoy, “17 Mayıs 2014’teki olay sırasında hiçbir eylem planı, hazırlığı yoktu. Eğitim Sen’in önünde bekliyorduk. Polis önüne gelene GBT yapıyordu. Av. Efkan Bolaç’a kimlik sorup gözaltına aldılar, üstelik baya bir darp ettiler. İnsanlar polise 'Yapmayın, etmeyin' dedikçe polis daha da sert müdahale ediyor, önüne geleni tekme tokat gözaltına alıyordu. O sırada beni tanıyan 13 yaşındaki bir çocuğu polis gözaltına almaya çalışırken bağırdım. 'Onu bırakın' dedim. Polis de onu bıraktı, beni aldı. Önce topluca spor salonuna götürüldük, arkasından da hastaneye. Fakat hiçbir adli soruşturma yapılmadı, hiçbirimizin ifadesi bile alınmadı. Serbest bırakıldık. Önce bu olaya ilişkin idari soruşturma neticesinde kınama cezası aldım. Şimdi de aynı olay sebep gösterilerek Kırkağaç’a sürgün edildim” ifadelerinde bulundu.

Olayın olduğu gün hiçbir gerekçe gösterilmeden gözaltına alınan avukatlar ve Soma’ya destek amacıyla giden vatandaşlar spor salonunda bekletilirken, ters kelepçe uygulamasına maruz kalmışlar, Av. Selçuk Kozağaçlı’nın polis tarafından kolu kırılmıştı.

ADLİ SORUŞTURMA YOK

Toplu gözaltı işleminin uygulandığı olaya ilişkin hiçbir adli soruşturma yapılmazken, Soma’da hayatını kaybeden madenci aileleri ile gösterdiği dayanışma ve Yırca’daki ağaç katliamında verdiği mücadele ile Soma’nın sevilen öğretmeni Ayşegül Ersoy’a yönelik yürütülen idari soruşturmada belirtilen “farklı illerden gelerek eylem yapmak için toplandığı anlaşılan grup” ifadeleri dikkat çekici oldu:

“Soma Linyit Lisesi Beden Eğitimi Öğretmeni Ayşegül Ersoy’un Manisa Valilik Makamı’nın Kamu düzenini sağlamak için yayımladığı yazının içeriği değerlendirildiğinde, olağansütü bir durumun gerçekleştiği bir ortamda, polisin vazifesine yardımcı olması gereken, polisin uyarılarına ve anonsuna rağmen yasalara aykırı olarak farklı illerden gelerek eylem yapmak için toplandığı anlaşılan grubun içerisinden ayrılmadığını “12-13 yaşında bir çocuğu alacaklarını ve kendisinin polise seslendiğini, onu almayın dediğini ve polisin de çocuğu bırakarak kendisini aldıklarını” beyan ederek, grupla birlikte hareket ederek polise mukavemet ettiğini dolaylı olarak kabul ettiğinden hareketle, Soma Linyit Anadolu Lisesi Beden Eğitimi öğretmeni Ayşegül Ersoy’un 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu 125/B-D maddesine göre “Hizmet dışında devlet memurunun itibar ve güven duygusunu sarsacak nitelikte davranışlarda bulunmak” fiilinin faili olduğu ve “kınama” cezası ile tecziyesinin ...”