Federe Kürdistan Başkanı Mesut Barzani'nin Diyarbakır ziyaretini Doğan Haber Ajansı muhabirine değerlendiren Diyarbakır Bağımsız Milletvekili Leyla Zana, ziyaretin tarihi önemde olduğunu, anlamlı ve değerli olduğunu belirterek, "Sürece katkı sunacağı umudunu taşıyorum. Hiç kimse küçük hesaplarla yaklaşmamalıdır. Kürtlerin bir birleri ile rekabet değil, bir birlerini tanıma, tanımlama ve tamamlama sürecidir. Bu herkese mesajdır. Herkesin bakışı farklı olabilir ama demokrasi diyorsak, demokratik işleyiş diyorsak önce herkes kendinden başlamalıdır. Hiç kimse bu ziyarete seçime yatırım gözüyle bakmamalıdır. Önemli olan ve kalıcı olması gereken süreçtir. Buradan herkes kazançlı çıkacaktır. Kaybedeni olmayacaktır. Bu ortak geziyi de selamlamak gerekir" dedi.

Zana, Mesut Barzani ile birlikte Kürt sanatçı Şivan Perwer'in de Diyarbakır'a gelecek olmasını değerlendirirken, "Bu 30 yıla aşkın sürgün politikasının çürütülmüş şeklidir. Umuyorum ve diliyorum bu bir başlangıç olur. Arkasında sürgünde yaşayan herkesin yolunu açar. Şivan Perwer ile birlikte İbrahim Tatlıses'in de olmasının sürece sanatsal bir katkı sunacağını düşünüyorum" dedi.

BDP ZİYARETE TEPKİLİ

Demokratik Toplum Kongresi Eş Başkanı Ahmet Türk, ziyarete ilişkin açıklamasında, Barzani'yi Newroz'da davet ettiklerini ancak  bu davete gelmediğini hatırlatarak, Erdoğan-Barzani ziyaretine yönelik tepkisini dile getirmişti.

Bugün de BDP Diyarbakır İl Örgütü, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın kente geleceği ve Federal Kürdistan Bölgesi Başkanı Mesut Barzani ile görüşeceği 16 Kasım günü protesto gösterisi yapacağını duyurdu.

Bugünkü toplantıda konuşan BDP Milletvekili Nursel Aydoğan ise Erdoğan'ın ve Barzani'nin Diyarbakır'daki görüşmesinin Kürt halkı için sürpriz bir görüşme olduğunu belirterek, "Şüphesiz ki Sayın Barzani'nin Türkiye'ye her zaman gelme koşulları vardı. Newroz'da Diyarbakır'a gelmeyen Barzani tam da Ortadoğu'da önemli siyasal gelişmelerin olduğu dönemde Başbakan'ın çağrısıyla Diyarbakır'a gelecek. Barzani'nin gelmesinin en önemli nedeni Rojava'daki son siyasi gelişmelerdir. Rojava'da dün itibariyle 82 kişinden oluşan bir meclis oluşturuldu. Bu meclis halkımızın demokratik özerklik modeline öncülük eden bir yönetimi açığa çıkaracaktır. Bize göre böylesi bir kazanımın Barzani tarafından alkışlanması gerekir. Böylesi bir süreci seçerek Diyarbakır'a gelişini eleştirmek istiyoruz. Keşke daha farklı bir dönemde gelseydi. Kürt Ulusal Birliği'nin sağlandığı bir dönem eş başkanlarımız ve seçilmişlerimizle birlikte halkımızla görkemli bir şekilde karşılasaydık. Ama şimdiki gelişi her Kürdün kafasında soru işareti bırakmaktadır" diye konuşmuştu.

Aydoğan ayrıca, Rojava devriminin önüne Barzani ve KDP'nin engel oluşturmak istediğinin herkes tarafından görüldüğüne dikkat çekerek, Rojava'ya yönelik ambargoda Barzani'nin de büyük bir payının olduğunu belirtmişti.