DBP'li belediyelere kayyum atanmasını öngören torba yasa tasarısına ilişkin, HDP ve DBP eş genel başkanlarının  katılımıyla Diyarbakır’da açıklama yapıldı.

DBP Eş Genel Başkanı Sebahat Tuncel, yasanın kendileri için yok hükmünde olduğunu ifade ederek, "Bu yasa karşısında direneceğiz" dedi.

Yasayla halkın iradesinin gasp edildiğini kaydeden Tuncel’in, konuşması şöyle:

"Yarın Meclis'te görüşülmesi düşünülen torba yasaya ilişkin toplandık. Bu, yerel yönetimlerin sorunlarını çözme yerine, nasıl el koyabiliriz yasasıdır. Bu yasa çıksa da çıkmasa da bizim için yok hükmündedir.

Bu yasayı var sayamayız. Bu yasaya karşı durmak özgürlükler açısından da olmazsa olmazdır. Bütün dünyada çatışmalar yaşanmıştır. Bunun yolu diyalog ve müzakeredir.

Demokratik yöntemlerin devreye girmesi gerekir. Böylesi bir durum olmadığı zaman çatışma olur. Devlet zorla Kürt sorununu çözeceğini sanıyorsa yanılıyor. Bu sadece krizi derinleştirir. Bu yasa sadece belediye başkanlarını görevden almak değil halkın iradesini gasp etmek, yerel demokrasiyi bitirme yasasıdır.

Bütün kazanımların gasp edildiği yasadır. Çöktürme Planı'nın bir parçası olarak görmek gerekir bu yasayı. Bir yandan Kürt halkı üzerinden siyasi soykırım yapıldığı bir süreçtir.

'BÜTÜN BELEDİYELERE SALDIRIDIR'

DBP olarak hem hükümete hem de ana muhalefet partisinden uyarıda bulunuyoruz. AKP meclis tatile girmeden bunu meclisten geçirmek istiyor. CHP'nin de tavır alması lazım. Bugün Kürdistan'daki belediyelere el konuluyor diye bir şey yapmayanlar, yarın sıra onlara geldiğinde yanlarında kimseyi bulamayacaklar.

Aynı yağmur altında ıslandık dediklerinin bugün nasıl olduğunu görmek gerekir. Yarın tüm belediyelere bu yasa reva görülebilir. Her an biri İçişleri Bakanı tarafından seçilmiş görevden alınıp, yerine bir memuru atanabilir. Herkesi terörist gören bir yasadan bahsediyoruz. Böylesi bir dönemde çıkarılan yasa bütün belediyelere saldırıdır.

'BU YASA KARŞISINDA DİRENECEĞİZ'

Derhal bu yasa geri çekilmelidir. 40 yıllık mücadelemiz var. İnsanlığın kazandığı bu değerler bizim değerlerimizdir. Bu yasa karşısında direnmek bizim hakkımızdır. Bu yasayı yok hükmünde görüp her yerde direnişe geçeceğiz. Halk belediyeleri bize teslim etti. Bizim de bunlara sahip çıkmamız gerekir. Bunlara sahip çıkmak için de bizim için görevimizdir.

'BUGÜN KÜRTLERE YARIN BAŞKASINA'

AKP'ye çağırımdır çöktürme planıyla Kürt sorununu çözemezsiniz. Bu ancak ülkeyi kaosa sürükler. Darbe mekaniğini ortadan kaldırmanın yolu demokratik cumhuriyeti inşa etmektir.

AKP Türkiye'de giderek krizi derinleştiriyor. Bu yol yol değil. Müzakereyi esas alan bir yolu doğru buluyoruz.

Amed'te bir kez daha uyarıyoruz. Bu yasanın geri çekilmesini istiyoruz. Bu politika krizi derinleştirecek bir durumdur. Bugün Kürtlere yarın başkasına."

(Kaynak: DİHA)