HDK Eşsözcüsü Sebahat Tuncel, 7 Haziran seçim sonuçlarına rağmen AKP'nin halkı zor ve baskıyla yönetmeye çalıştığını belirterek, "AKP şu anda bir sivil darbe yapıyor" dedi.

Halkların Demokratik Kongresi ( HDK) Eşsözcüleri Ertuğrul Kürkçü ve Sebahat Tuncel, yaşanan son siyasal gelişmeleri değerlendirmek amacıyla İstiklal Caddesi'ndeki HDK bürosunda basın toplantısı düzenledi.

Türkiye'nin çok ciddi bir kaos ve gerilim süreci yaşadığını belirten Tuncel, bu gerilim ve kaosun durdurulmasını önlerindeki en acil görevlerden birisi olduğunu söyledi. 7 Haziran seçimlerinde Türkiye halklarının AKP'nin baskı politikalarına "dur", HDP'nin yeni yaşam projesine ise "evet" dediğini dile getiren Tuncel, sonucun bu olmasına rağmen AKP'nin baskı ve zorla hala halkları yönetmeye çalıştığını söyledi. Tuncel durumu, "AKP şu anda bir sivil darbe yapıyor" sözleri ile eleştirdi.

'YAŞANAN SAVAŞIN SORUMLUSU AKP'DİR'

PKK Lideri Abdullah Öcalan'ın öncülüğünde 2013 Diyarbakır Newroz'u ile başlayan çözüm süreci sonrasında Türkiye halklarında barış umudunun yeşermeye başladığını söyleyen Tuncel, bugün ise AKP tarafından savaş konsepti devreye sokulduğunu ifade etti. Yaşanan savaşın sorumlusunun AKP olduğunu belirten Tuncel, "Halkın barış umudu ile oynamak kimsenin hakkı değildir. Bugün yaşanan savaşın sorumlusu AKP'dir. Kürt halkı AKP'nin çözümden yana olmadığını, çözümsüzlükten yana olduğunu gördü. Tam bir savaş başladı. Bu çözüm sürecini bozan bizzat Erdoğan ve talimatlarını alan AKP'nin kendisidir" dedi.

'BARAJI AŞMAMAMIZ İÇİN SÜRECİ HEBA ETTİNİZ'

Tuncel, Başbakan Yardımcısı Yalçın Akdoğan'ın HDP'yi hedef alarak, sürekli çözüm sürecinin HDP'nin yüzünden bittiğini iddia etmesine sert tepki göstererek, "Siz barajı aşmamamız için süreci heba ettiniz" ifadeleriyle eleştirdi. AKP'nin çatışmalı ortama geri dönmesi ile gündeme gelen "90'lı yıllara geri mi dönülüyor" söylemlerine değinen Tuncel, "90'lı yıllarda kanunsuz olan her şeyi AKP kanun içine sıkıştırarak, yasallaştırdı. Musa Çitil kimdir? Şu anda Diyarbakır Jandarma Genel Komutanlığı'na atandı. 90'lı yıllara geri dönülmedi mi?" diye kaydetti.

Dün Silopi'de polisin halkı taraması sonucu yaşanan katliam girişimine de tepki gösteren Tuncel, "Barışta ısrarcıysanız neden peki savaşı devreye soktunuz. Bu savaş hepimiz yakar. Sadece Kürtler değil, tüm Türkiye halklarının bu savaşa karşı tavrını ortaya koymalıdır. Davutoğlu çok rahat söylüyor 'biz çocuklarımızı feda etmeye diye, soruyoruz buradan, kimin çocuklarını ne için feda ediyorsunuz" diye konuştu.

'TECRİT BİR TEHDİT ARACI OLARAK KULLANILIYOR'

Tuncel, HDK olarak çözüm önerilerini aktararak, bir an önce Dolmabahçe Mutabakatı'na dönülmesi ve müzakerelerin başlamasını, gözlemci heyetlerin İmralı'ya gitmesi ve TBMM'nin çözüm sürecinde rol oynaması çağrısında bulundu. Öcalan üzerinde 5 Nisan'dan bu yana devam eden ağırlaştırılmış tecride de değinen Tuncel, "Tecrit bir tehdit aracı olarak kullanılıyor. Mesele HDP heyetinin İmralı'ya gitmesi değil, mesele Sayın Öcalan'ın gelip barışın inşasında daha aktif rol oynamasıdır. Devlet heyetinin Sayın Öcalan ile görüştüğüne dair haberleri doğru bulmuyoruz. Bu tecridi meşrulaştırmak amaçlıdır" dedi. Tuncel, konuşmasının sonunda yarın Barış Bloku tarafından Bakırköy Halk Pazarı'nda saat 17.00'de gerçekleştirilecek olan Barış Mitingi'ne katılım çağrısı yaptı.

KÜRKÇÜ: İŞİD MEVZİLERİNİ ES GEÇEREK, PKK'NİN KAMPLARINI BOMBALADI

HDK Eşsözcüsü Ertuğrul Kürkçü de, ulusal ve uluslararası boyutta çatışmalı ortamın meşrutiyetinin sorgulanması gerektiğini ifade ederek, "AKP, Türkiye'nin IŞİD'in tehdidi altında olduğuna dair bir resim verdi. Bu resimle ABD ve Avrupa'ya yanaştı. Ancak ABD ve Avrupa ile IŞİD'e karşı mutabakata varan Türkiye'nin savaş uçakları İŞİD mevzilerini es geçerek, Kandil'i ve PKK'nin kamplarını bombaladı. Türkiye Kürtlere karşı savaş açtı. Buna NATO, ABD ve diğer ülkeler tepki gösterdi. Türkiye IŞİD'e karşısında Kürtleri bombalayarak, IŞİD'in güçlenmesine yol açmıştır" diye konuştu. (DİHA)