HDP İstanbul Milletvekili ve İmralı Heyeti Üyesi Pervin Buldan, Türkiye’nin uçuruma sürüklendiğini savundu.

ANF’den Ali Barış Kurt’a konuşan Pervin Buldan, PKK lideri Abdullah Öcalan ile görüşmelerin başlatılması gerektiğini söyledi.

Türkiye’nin uçuruma sürüklendiğini savunan Buldan, "Yaşanan krizin, kaosan ortadan kalkması için Sayın Öcalan ile derhal görüşülmeli. Türkiye bir uçuruma sürükleniyor; kimsenin can güvenliğinin olmadığı bir ülke haline gelmiş durumda. Bu yüzden de Sayın Öcalan ile görüşmelerin acilen başlaması gerekiyor. Tecrit durumu derhal kaldırılmalı ve avukatlar, siyasi heyetler, yurt dışından heyetler Sayın Öcalan ile görüşmeli" dedi.

'Çözüm Süreci'ne atıfta bulunan Buldan, üç yıllık süreçte çatışmaların yaşanmadığını, cenazelerin gelmediğini hatırlatarak, şöyle devam etti:

"Bu ülke barış ve müzakere sürecini gördü, yaşadı. Görüşmeler durduktan sonra Türkiye yeniden çatışmalı sürece girdi ve büyük kayıplar verildi, bedeller ödendi. Bu sürece tekrar ihtiyaç var. Ancak bu süreç de özgür koşullarda sağlanmalı. Sayın Öcalan'ın, muhatabının bulunduğu koşullarda bulunması gerekiyor. Bu, daha sağlıklı müzakere sürecini getirecektir. İmralı kapısının görüşlere açılması bu yüzden çok önemli."

'AKADEMİSYENLER, ÖĞRETMENLER, HDP'LİLER CEZAEVİNDE'
 
Herkesin korku psikolojisi içerisinde olduğunu söyleyen Buldan, "Herkes korku psikolojisi içinde. Ağzını açan herkesin cezaevine konduğu, basın ve ifade özgürlüğünün olmadığı, siyasi kanalların tıkalı olduğu bir süreçteyiz. HDP'liler, akademisyenler, avukatlar, sağlıkçılar, emekçiler, öğretmenlerin cezaevinde olduğu bir süreci yaşıyoruz. Tam da bu dönemde İmralı'da görüşme yapılmasına ihtiyaç var. Bu kadar önemli ve hassastır" diye konuştu.

Buldan şöyle devam etti:

"Sayın Öcalan, yaptığımız tüm görüşmelerde, Kürt sorunu çözülmeden hiçbir sorunun çözülmeyeceğine dikkat çekmişti. Özellikle darbe mekaniğinin devrede olduğunu ve bu konuda fırsat kollandığını, eğer süreç akamete uğrarsa darbe mekaniğinin devreye gireceğini söylemişti. Sürecin bitirilmesiyle birlikte darbe mekaniği devreye girdi. Sonra, askeri olmakla da sınırlı kalmadı; siyasi darbe olarak devam etti. Vekillere varacak kadar tutuklamaların olmasını bu süreçle birlikte ele almalıyız. Sayın Öcalan'ın öngördüğü şeyler, genelde yaşadığımız süreçte hep karşımıza çıkıyor.
 
Sayın Öcalan'ın 'imkan yaratılırsa 6 ay içince çözerim' demesi dikkate alınmalıdır. İkinci bir darbenin olasılığı çok yüksektir. Böyle bir şeye fırsat vermemek adına, Türkiye'nin demokratikleşmesi açısından Sayın Öcalan'a kulak verilmeli. Acilen müzakere süreci devreye konulursa, darbe olasılığı ve demokratikleşmenin önündeki engeller kalkacak, Avrupa Birliği meselesi tekrar gündeme gelecektir. Türkiye, Avrupa Birliği'ne girmesi gereken ülkelerin başında gelmesine rağmen, yaşananlar dolayısıyla bu şansının kalmadığı görülüyor. Sayın Öcalan önemli bir rol üstlenebilir; bu şansı heba etmemek lazım."