Abdullah Öcalan ile görüşmek için Adalet Bakanlığı'na başvuran ve İmralı Adası'na gitmeleri beklenen BDP heyeti İstanbul'dan İmralı Adası'na hareket etti.

ANF’ye göre en son 7 Haziran'da Öcalan ile görüşme gerçekleştiren BDP heyetinin BDP Grup Başkanvekili Pervin Buldan ve BDP Eşbaşkanı Selahattin Demirtaş'tan oluştuğu öğrenildi.

Sırrı Süreyya Önder’in bu görüşmede de yer almaması dikkat çekti.

“HEYETE MÜDAHALE LAUBALİLİK”

İmralı'ya gidecek heyetlere müdahale edilmesini eleştiren Önder, şunları söylemişti:

“Bu ben belirlerim, ben çerçevelerim tavrı doğru bir tavır değil. Barışa dönük bir faydası da yok. Benim üzerimden geliştirdiği tasarrufla kalkıp "Süreç kötü, süreç zarar görüyor" şeklinde konuşmam da mümkün değil. Biz hiçbir zaman isimleri tartışma konusu yapmadık. BDP'nin sadece milletvekilleri değil her kademesindeki yoldaşımız bu görüşmeleri yapacak kadar yetkin, düzgün, kararlı bir şekilde yürütebilir. Biz isim üzerinden bir tartışmayı başından beri doğru bulmadık. Ancak sayın Öcalan benim belirlediğim heyete müdahale laubalilik diye bir değerlendirme yaptı. Bir daha heyete müdahale edilirse süreci gözden geçiririm diye değerlendirme yaptı. Bakalım ne diyecekler."

"İSİMLER ÜZERİNDEN TARTIŞMA YÜRÜTMEDİK"

Bir gazetecinin "İmralı'ya görüşmeler için gidecek heyetteki isimler ve gidilecek gün belli oldu mu? Siz bu heyetin içinde olacak mısınız" şeklindeki sorusuna Sırrı Süreyya Önder, "Bu heyet bugünlerde gidecek ama hangi gün olduğunu bilmiyoruz. Henüz bir bildirimde bulunulmadı. Biz isimler üzerinden hiçbir tartışma yürütmedik, yürütmeyeceğiz. Süreci başlatan sayın Öcalan'dır ve onun inisiyatifi, önerisi olmadan biz hiçbir zaman herhangi bir şeyi sürecin önünü tıkayan bir gelişmeye döndürmeyiz. Bizden kim giderse gitsin aynı yetkinlikle aynı kararlılıkla süreci devam ettirecektir. Barışa katkı sunmak için bizim müzakere heyetinde olmamıza gerek yok. Kişisel olarak sayın Öcalan'ın başlattığı sürece sonuna kadar bütün enerjimi zamanımı ve zekamı ayıracağım" şeklinde yanıtladı.