HDP İmralı Heyeti üyeleri, HDP Meclis Grubu'nda basın toplantısı düzenledi.

Sırrı Süreyya Önder, "Sayın Öcalan'ın güvenlik koşulları ihmal edilemeyecek, üzerinden atlanamayacak bir meseledir. En az darbenin yarattığı bütün vahşet kadar önemlidir ve geliştirilecek olan demokratikleşme hamlesinin olmazsa olmaz adımıdır" ifadelerini kullandı.
 
Halkların Demokratik Partisi (HDP) İmralı heyeti üyeleri Sırrı Süreyya Önder, İdris Baluken ve Pervin Buldan, 15 Temmuz darbe girişiminin ardından Abdullah Öcalan'ın durumuna dair endişelerini paylaştı.
 
Toplantıda açıklamayı HDP Ankara Milletvekili Sırrı Süreyya Önder yaptı.
 
Darbe girişimine ilişkin olarak bir kez daha bunu kınadıklarını belirten Önder, "Bu ülkede darbelerden en çok sıkıntı yaşayan kesim Kürtler, emekçiler, sol ve sosyalist kesimler ve aydınlar olmuştur. Bizim HDP'nin bileşen profiline baktığınızda da bütün yaşamı darbelerle siyaseten fiziksel olarak imha edilmenin tarihidir" dedi.
 
Önder, konuşmasını şöyle sürdürdü:
 
"İmralı'daki her görüşmemizin ilk 15 dakikasında bu tehlikeye işaret eden, buna karşı da başta iktidar olmak üzere bütün kurumların sessiz kalmasını eleştiren değerlendirmeleri göreceksiniz. Bugün gördük ki Sayın Öcalan'ın uyarıları vaktinde ciddiyetle ele alınmış olsaydı belki de güçsüz olan demokrasimiz böyle bir yara almayacaktı. Daha önce barış girişimleri bu yapı tarafından sabote edilmek istendi. KCK operasyonları buna bir örnektir."
 
'ÖCALAN İLE DERHAL GÖRÜŞÜLMELİDİR'
 
Önder, bugün bir gazetede Öcalan ile ilgili çıkan habere de işaret ederek, haberde yer alan darbecilerin Öcalan'ı öldürülmek istediği yönündeki bilgileri hatırlattı.
 
Önder sözlerine şöyle devam etti: "Biz de parti olarak, heyet olarak ilk günden beri darbecileri bu kadar teşhir erden bir insana kayıtsız kalınamayacağını ve güvenlik koşullarının ivedikle ele alınmasını, orada gerçekleşecek olası bir saldırının Türkiye'yi geri dönülmez bir iç savaşa sürükleyeceğini muhataplarımıza ilettik. İmralı heyeti olarak da devletten aldığımız bilgiyi süratle paylaştık. Bu yeterli midir? Hayır. Bir an önce zaten yasal hakkı olan aile ve avukat görüşünün, bununla birlikte bağımsız bir heyetin Sayın Öcalan'la görüşmesinin sağlanması ve durumuyla ilgili kamuoyunun tatmin edilmesi gerekir."
 
'DEMOKRASİ İÇİN FIRSATA DÖNÜŞTÜRÜLMELİ' 
 
Öcalan'la olası bir görüşmenin darbecilerin uzun zamandır planladıklar darbeye zemin hazırlama atmosferini dağıtacak en önemli hamle olacağını ifade eden Önder, "Bunlar tespit edilenler, herkes çok iyi biliyor ki tespit edilemeyen bir kısmı da var. Bu yüzden endişelerimiz provokatif olarak değerlendirilmemeli, demokratikleşme için önemli bir fırsata dönüştürülmelidir. Bunu yerine getirmek ve darbe ile mücadelenin olmazsa olmazı darbenin yok etmek istediği hukukun evrensel ilkelerine sahip çıkmakla olur" diye konuştu.
 
Önder, açıklamasının sonunda bir kez daha Öcalan'ın ailesi ve avukatlarıyla bağımsız bir heyetin İmralı'ya giderek, acil olarak Öcalan'ın güvenlik durumu açısından kamuoyunu tatmin edici bir açıklama yapması gerekliliğini yineledi.
 
Önder, açıklamanın ardından basın mensuplarının sorularını yanıtladı.

MECLİS BAŞKANINA TEPKİ
 
Meclis'te STK'ların katılımıyla gerçekleşen toplantıda kendisine dönük yapılanların sorulduğu Önder, Meclis Başkanı İsmail Kahraman'ın kendisinin üzerine yürüyen STK temsilcileri için kullandığı "dersini verdiniz" açıklamasına tepki gösterdi.
 
Önder, "Yakışıksız buldum. Dersini verdiniz demiş. Benim orada yaptığım konuşma da bu çerçevededir. Sayın Meclis başkanı ders alacaksa şuradan ders alabilir. Bu Meclis son bir ay içerisinde vekilliklerinin dokunulmazlıklarını kaldırıp, askere dokunulmazlık getirdi. Gelinen sonuç ortadadır. Ders alacaksa buradan ders alsın" dedi.
 
‘ÖCALANIN GÜVENLİK KOŞULLARI İHMAL EDİLMEYECEK BİR MESELEDİR’
 
Gazetecilerin Öcalan'ın durumuna ilişkin yönelttiği bir başka soruyu ise Önder, "Sayın Öcalan'ın güvenlik koşulları ihmal edilemeyecek, üzerinden atlanamayacak bir meseledir. En az darbenin yarattığı bütün vahşet kadar önemlidir ve geliştirilecek olan demokratikleşme hamlesinin olmazsa olmaz adımıdır.
 
“Sayın Öcalan'la görüşme koşullarının sağlanması için hükümet derhal görevini yerine getirmelidir. Daha önce Öcalan'ın fiziksel şiddete uğradığı da bilinen bir gerçek. Dolayısıyla İmralı sisteminin kendisi şüphe ile yaklaşılması gereken bir sistemdir. Oradaki görüşme koşullarının sağlanması, yaklaşık bir buçuk yıldır sürdürülen bu tecridin de sonlandırılması gerekir" yanıtını verdi.
 
(Kaynak: DİHA)