HDP Ankara Milletvekili ve İmralı Heyeti Üyesi Sırrı Süreyya Önder, Kılıçdaroğlu'nun açıklamasının, "Cumhurbaşkanı Erdoğan'a 'seni başkan yaptıracağız' demek" anlamına geldiğini belirterek,  "Kemal Bey'in dışında dokunulmazlığın kalkmasını isteyen kimse yok. CHP, Genelkurmay'dan sert zılgıt yedi" ifadelerini kullandı.

Sırrı Süreyya Önder, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun Ak Parti'nin dokunulmazlık teklifini destekleyeceklerini açıklamasını değerlendirdi.

Milliyet’ten Namık Durukan’ın haberine göre, Kılıçdaroğlu'nun "destekleyeceğiz" açıklamasına, "CHP statüko eliyle terbiye edilmiş hizaya sokulmuştur“ ifadelerini kullanan Önder’in açıklamaları şöyle:

‘CHP SİYASAL ARENADA PES ETTİ’

'Anayasaya aykırı ama biz evet diyeceğiz. HDP’liler de Anayasa Mahkemesi’ne gitsinler' ifadesinin altından Kemal Kılıçdaroğlu imzasını çektiğin zaman, Recep Tayyip Erdoğan tarafından en az 20 kere telaffuz edilmiş bir yaklaşımın ifadesidir. Dolayısıyla CHP dün (önceki gün) itibarıyla siyasal arenada pes etmiş bunu da genel başkanları eliyle duyurmuşlardır.

Başlangıç çizgisi son derece tutarlıydı ve ortak bir noktadaydık. Kürsü dokunulmazlığı hariç diğer bütün dokunulmazlıkların anayasa düzenlemesiyle geçmesiydi. Biz hâlâ bu noktadayız. CHP, bu noktadan ricat ederek bu ülkedeki bütün hukuksuzlukların üzerine şal örtmüş ve bunların yapılabileceğini genel başkanları eliyle beyan etmişlerdir.

‘CHP’DE STATÜKONUN HOŞ OLMADIĞI 20-25 MİLLETVEKİLİ VAR’

Olacak olanları da söyleyeyim; bize bir şey olmaz, biz şerbetliyiz. Hayatımız cezaevlerinde geçti. HDP’nin Meclis grubu; toplamında 100 yılın üzerinde hapis yatmış insanlardan oluşuyor. Ama CHP erenk perenk olacak. Yaşayacağız, göreceğiz.

Onları savunmak da bize düşecek. CHP’de statükonun başının hoş olmadığı 20-25 milletvekili var. Kılıçdaroğlu, bunları Cumhurbaşkanı'nın insafına terk etmiş durumda. Sistem ne zaman kendi içinde çelişkiye düşse, derin bir kriz yaşasa, Kürt’e vurarak bu krizleri aşma ezberi var. Bu meselede de böyle olduğunu gördük. Alevilerin, Kürtlerin, CHP’den bir demokrat tutum beklentisi içinde olanların defalarca uğradığı hüsrandan birisini daha seyredeceğiz.

‘CHP GENELKURMAY’DAN SERT BİR ZILGIT YEMİŞTİR’

CHP, Genelkurmay’dan sert bir zılgıt yemiştir. Koşa koşa Tayyip Erdoğan’ın yanında hizalanmıştır. Kemal Kılıçdaroğlu’nu izlerken üzüldüm; bir insan nasıl kendisini bu duruma düşürür diye. 'Çok sert olacağız' diyor. Neymiş sert olması; yolsuzluk demeyecekmiş, hırsızlık diyecekmiş. Sertlikten anladıklarına bak. 'Efendim getirin bu işi Meclis’te konuşalım' demişlermiş. Meclis’te komisyonu kurulduğu zaman üye vermeyen bir partinin liderinden duyuyoruz bunları. CHP selde kütük gibi sistemin yeli nereden eserse oradan oraya savrulup gidiyor. CHP’ye oy veren kitle sanırım dün gece (önceki gece) itibarıyla CHP’nin üst yönetiminin diktatörlük rejimiyle mücadele edebilecek kalibre ve kapasitede olmadığını üzülerek görmüştür. CHP, dün itibarıyla kendisini siyasi mefta ilan etmiştir.

‘AK PARTİ'DE EN AZ 30 MİLLETVEKİLİ RED OYU VERECEK’

En az 30’a yakın AKP’li milletvekilinin bu oylamada red oyu vereceğini biliyoruz. CHP’li vekillerin aklını başına toplaması lazım. CHP’de bir iç toplantı yapılıyor ve görülüyor ki Kemal Bey’den başka dokunulmazlığın kalkmasını isteyen başka hiç kimse yok. CHP’li vekil arkadaşlara özellikle demokrasi mücadelesinde kararlı bir şekilde yer alanlara... Yarın öbür gün cezaevlerine konulacaksın ve ranzalardan AKP’ye saydırmanın hiçbir gerçekliği olmayacak. Onlar için cezaevinde dinlemek üzere 'kendim ettim, kendim buldum' şarkısını şimdiden repertuarlarına almalarını öneriyorum.

Kılıçdaroğlu’nun çözemediği siyasi logaritma şu: AKP bizi cezalandırmak istemiyor, umrunda değiliz. 5-10 tane vekilimiz cezaevine girmiş girmemiş bu AKP’nin umrunda değil. CHP şunu göremiyor, AKP bizim Meclis mevcudumuzla oynamak üzere başkanlığın yapı taşlarını örüyor. Bu Kılıçdaroğlu’nun benimsediği politika şudur. Bugünden kayıtlara geçsin ki yarın öbürgün CHP’liler ah-vah ettiğinde suçluyu başka yerde aramasınlar. Bu Tayyip Erdoğan’a seni başkan yaptıracağız demektir. Bu anayasa hukuksuzluğuna evet oyu vermek, Erdoğan’a seni başkan yaptıracağız müsterih ol demek anlamındadır. Öyle de olacağını yaşayarak göreceğiz.